Geceyi bitirmek istemeyenlerin şarkısı: Sürme

Kendine özgü vokali ve yaratıcı fikirlerle bezenmiş şarkıları.. Seda Erciyes’in müziği en iyi böyle ifade edilebilir.

Mert Cengiz

Seda Erciyes’in 7 Temmuz’da yayımladığı teklisi “Sürme” yaz boyunca partilerde sıkça duyacağımız bir şarkı.

Türkiye’de R&B’nin tanınan isimlerinden biri olan Erciyes ile Sürme’yi, müzik kariyerindeki yolculuğu ve sanatsal üretim süreçlerini konuştuk.

- İlk dinlemede bile kendisine eşlik ettiren teklilerinize Jersey club türündeki “Sürme” ile bir yenisi daha eklediniz. Parçalarda genel anlamda net tavırlar görülüyor. Son tekliniz Sürme nasıl oluştu?

Dinleyicilerin bir şarkıyı resmetmelerine yardımcı olmayı seviyorum. Görsel yolla öğrenen biri olarak şarkılarımı da görsel bir hafızadan yazıyorum. Sürme’nin hikâyesi İstanbul’un hafif esintili akşamlarından birinde, bir teras partisinde geçiyor. “Geceyi bir türlü bitirmek istemeyenlerin, eve yalnız dönmeyi reddedenlerin ve geç saatte gelen hüznü anlayanların şarkısı” diye tanımlıyorum. Son zamanlarda geceler dağınık bir makyajla, tatsız bir dönüş planıyla ve yalnız sonlanıyor benim için.

- Önceki bazı teklileriniz YABANİ ve Uçak’ta olduğu gibi Pop ve R&B karışımı Sürme’de de hareketli bir dans müziği tadı var. Konserlerdeki dinleyicilerinizin havası nasıl oluyor?

Dinleyicilerimin bir tercihi yok, sakin R&B parçalarımı da dans ettikleri hareketleri olanları da çok seviyorlar. Özellikle konserlere özel yaptığımız canlı aranjeleri çok beğendiklerini söyleyebilirim. Konserlerimizin yargısız, güvenli bir alan olarak geçmesini seviyorum, herkesin kendini dans ederken çok özel ve özgüvenli hissetmesini istiyorum. Hareketli parçalarda da böyle bir partiye dönüşüyor.

FARKLI TÜRLERİN ALAŞIMI

- Son parçalarınızda bas ritimleri, vokal tarzları öne çıkıyor. Müziğinizde hangi türlerde geziniyorsunuz?

Çalıştığım prodüktörün güçlü yönlerini beni destekleyecek şekilde ön planda tutmayı seviyorum. YABANİ ve Sürme’nin prodüktörü Arsan Salaryfar, çok yetenekli bir müzisyen, bas gitarist ve prodüktör. Onun imza bas yürüyüşlerini duymayı çok seviyorum. Birlikte ilham aldığımız ve sevdiğimiz türleri birleştirip alaşım haline getiriyoruz.

- Yeni konseptler üzerinde çalışırken ilham kaynaklarınız neler oluyor? İşlerinize bugünden bakıldığında bir devinim hali hissediliyor. Müzik kariyerinizdeki yolunuzu nasıl tanımlıyorsunuz?

Müzik yolculuğumu bir tanıma sığdıramıyor, bir şekilde tanımlayamıyorum. Kendime özgü şekilde ilerlediğimi söyleyebilirim. Ne çok hızlı ne çok yavaş. Üretimin her adımında yenilikçi, öncü, kalıcı, özgün olmaya çalışıyor ve bağımsız şekilde yürüyorum. Bir yandan konserler, canlı performans da benim için çok önemli. Kendimin daha iyi bir hali, daha iyi bir müzisyen, şarkı yazarı ve vokal olmak istiyorum. Türkiye’nin X’i olmak değil de Seda Erciyes olmak amacım. Bunu bulma yolculuğundayım.

YAPAY ZEKÂ İLE KLİP

- Üretiminizi ilgi çeken ve güncel kreatif işlerle de zenginleştiriyorsunuz. Bu yaratım ve uygulama süreci nasıl ilerliyor?

Şarkıların görsel olarak da desteklenmesine önem verdiğimden bahsetmiştim, o yüzden şarkıyı bitirirken kapak ve görselleri de canlanıyor bende. Yazılım sektöründe bir geçmişim olduğundan teknolojik gelişmeleri, görsel sanatlara ilgim olduğu için de beğendiğim sanatçıların işlerini yakından takip ediyorum. Bir fikir bulduğumda bunu işinin ehli insanlara anlatıyor ve onlara bir alan açıyorum.

Şarkımın onlardaki izdüşümlerini görmek çok hoşuma gidiyor. Klipler ve artworkler benim oyun alanım. Orada da iyi sanatçılarla çalışmayı çok seviyorum. YABANİ ve Sürme’de Afterwork ile çalıştık. YABANİ, yapay zekâ entegre görsellerin olduğu bir klibe sahip. Şu an yapay zekâ ile yapılan kliplerde kullanılandan farklı bir teknik uygulandı, kare kare şarkı sözlerine uygun “prompt”lar girildi ve yapay zekâ sözlere uygun bir estetikle benim görselim üzerinden eğitildi.

MÜZİK SEVGİSİ

- Parçalarınız ve duruşunuzla alışageldik, sıkıcı kalıpları tanımayan bir tarzınız var. Hiç motivasyon kaybı yaşıyor musunuz? Bu durumlarda nasıl toparlıyorsunuz tekrar?

Her zaman. Özellikle toplumumuzda hala müziğin tam olarak bir meslek olarak görülmemesi yüzünden herkes gibi ben de gelecek kaygısı yaşıyorum. Kadın müzisyen olarak başka kaygılarım var. Bu durumlarda müziği ne kadar çok sevdiğimi, kimse bana inanmasa ve şarkılarımı dinlemese bile müzik yapmaya devam edeceğimi, en başta bu işe neden başladığımı hatırlayıp motivasyonumu geri topluyorum. Mesleğimizin en büyük zorlukların biri öz motivasyon konusunda usta olmak zorunluluğu.

YENİ ALBÜM

- Albüm hazırlıkları yaptığınızı biliyorum. Biraz detay verebilir misiniz?

Evet, bir süredir albüm hazırlık sürecindeyim. O sırada bol bol şarkı çıkaracağım. Bazıları albümde olacak bu şarkıların. Umarım beklediğinize değecek. Heyecan verici daha çok detay vermek isterim ancak söyleyeceklerim şimdilik bu kadar.