Dünya Mirası Listesi'ndeki Jeopark yakınına jeotermal projesine tepki
Çevre Gönüllüleri Derneği, Manisa'nın Kula ilçesinde bulunan UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi'ndeki Jeopark yakınlarında kurulması planlanan jeotermal kaynak arama projesine tepki gösterdi. Dernek adına konuşan Sebahattin Argaç, "İlimizin tümünün su ihtiyacı Gediz Havzası'nın yeraltı sularından karşılanmaktadır. Bu tesisler açılırsa içme sularımız bozulacak, Alaşehir, Kula, Salihli, Ahmetli ve Urganlı'daki kaplıca ve maden suyu kaynaklarının verimi düşecektir" dedi.
ANKAManisa’nın Kula ilçesinde bulunan ve UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Jeopark yakınlarına açılmak istenen jeotermal sondaj kuyusu ile ilgili Kulalı çevre gönüllüleri bir araya gelerek basın açıklaması yaptı.
“VERİM DÜŞECEK”
Kula'da toplanan Çevre Gönüllüleri Derneği adına konuşan Sebahattin Argaç, “Dünyanın en verimli tarım alanlarından biri Gediz Havzası’dır. Kula ilçesinde yapılmaya çalışılan düzenlemelerin oluşturacağı kötü etkiler hakkında bilgi vermek istiyorum. Kapitalist düzen, Türkiye'nin ilk ve tek jeoparkı seçilen Kula'yı bir çöp alanına çevirmeye ve vahşi jeotermal enerjinin etkilerini düşünmeden, para hırsıyla tüm halkımızı rahatsız edecek hastalıklara yol açacak, tarımı bitirecek, gelecekteki nesillere kötü bir miras bırakacak düzen kurmaya çalışılmakta. Bu etkiler, ilçemizi yaşanamayacak bir sanayi kentine dönüştürme çabasıdır. Düşünün ki Aydın ve Alaşehir'de bu tesislerden kurulu, ancak yerin 2 bin metre altından çıkan buharla enerji üretmek için geri dönüşüm sağlanamadığından tarım bitmiş. Aydın'da kanser ölüm oranı yüzde 42 ile dünyanın birinci sırasını almıştır. Bu oran dünyada yüzde 16, Türkiye'de yüzde 18'dir. Manisa bir tarım kenti olarak üzüm, pamuk, zeytin, badem, ceviz üretiminde Türkiye'de öncüdür. Ayrıca ilimizin tümünün su ihtiyacı Gediz Havzası'nın yeraltı sularından karşılanmaktadır. Bu tesisler açılırsa içme sularımız bozulacak, Alaşehir, Kula, Salihli, Ahmetli ve Urganlı'daki kaplıca ve maden suyu kaynaklarının verimi düşecektir” diye konuştu.
"AYNI ŞAHIS DAHA ÖNCESİNDE DE GİRİŞİMDE BULUNMUŞTU"
“Biliyor musunuz bugün ÇED raporu gerekli değildir diye yazı almaya çalışan Ahmet Bozkurt isimli şahıs, 2020 yılında aynı yerdeki sondaj kuyuları ile ilgili ‘ÇED gerekli değildir’ kararını Çevre İl Müdürlüğü vasıtasıyla almış, ancak Manisa 2. İdare Mahkemesi'nin 2020/186 esas nolu kararı ile hatta temyiz incelemesinden de geçen kararla ‘ÇED raporu gerekli değildir’ kararının oy birliği ile iptaline karar verilmiştir” diye devam eden Argaç, “Bilirkişi incelemesi olarak seçilen beş profesör oy birliği ile bu iptali destekleyici karar vermişlerdir. Ancak ne yazık ki aynı şahıs, koordinatların birkaç yüz metre ilerisinde aynı kuyuları ısrarla açmak istemektedir. Kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen Çevre İl Müdürlüğü talebi işleme almış ve ÇED gereksizdir raporunu bir yolla almak istemektedir. Ancak mahalle muhtarlarımız itiraz kayıtla işlemi reddetmişlerdir. Yazı kaymakamlıktan geri gitmiştir. Acaba bizi oyalamaya mı çalışmaktalar? Artık parası olan her istediğini yapmanın bir yolunu bulsun mu? Kula çöp olmayacak, Kula bu tesislere izin vermeyecek, Kula mirasçılarına temiz bir yaşam alanı bırakacak var mıyız? Hepimiz Kula sevdalısı olarak elimizden geleni yapmaya hazır mıyız?” ifadelerini kullandı.
Sosyal Haklar Derneği Soma Temsilciliği adına Hülya Kaya da “UNESCO tarafından Dünya Mirasları Listesi adı altında bulunan Kula’daki jeoparktayız. Bu jeopark JES projeleri ile yok edilmeye çalışılıyor. Bu projelerin karşısındayız. Bu ekosistemin bozulmasına izin vermeyeceğiz. Bu alanın tahribatına izin vermeyeceğiz" dedi.