Doğa katliamı yargı dinlemiyor!

Türkiye’de yaşanan doğa katliamlarına karşı çıkan yaşam savunucularının açtığı birçok davada kazanım sağlansa da projeler yaşama geçiyor. Şirketlerin en çok kullandığı yöntem iptal edilen projeler için yeniden ÇED başvurusu yapmak.

Şeyda Öztürk

Türkiye’de doğa katliamlarına karşı yaşam savunucuları birçok dava açıyor. Projeler yargı tarafından iptal edilse de bir şekilde yapımına başlanıyor.

5’li çete olarak anılan şirketlerden Cengiz Holding’e bağlı Truva Bakır Maden İşletmeleri Anonim Şirketi’nin “Halilağa Bakır Ocağı Kapasite Artışı, Cevher Zenginleştirme Tesisi ve Atık Depolama Tesisi” projesi de her ne kadar mahkeme tarafından iptal edilmiş olsa da şirket tekrar başvuru yaptı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sistemindeki bilgiye göre projeye 14 Mart’ta yeniden “ÇED olumlu” kararının verilmesinin ardından çalışmalar geçen günlerde başladı. Projeye ilişkin halihazırda devam eden davalar mevcut.

Aynı şekilde Muğla Menteşe’deki Deştin Mahallesi’nde yapımına başlanan çimento fabrikasına karşı da dava açılmıştı. Mahkemenin atadığı bilirkişi heyeti oy birliğiyle hazırladığı raporda “ÇED raporu iptal olmalıdır” dedi ancak Muğla 2. İdare Mahkemesi hâlâ yürütmeyi durdurma kararı vermedi. Buna karşı çıkan yurttaşlar hafta içi her gün mahkeme önünde nöbet tutuyor.

‘KANUN YOK SAYILIYOR ’ 

Cumhuriyet’e konuşan Muğla Çevre Platformu’ndan Umay Karabaş, çevre davalarının kamu davası olması gerektiğini söyledi. Karabaş, “Masraflar hâzineden karşılanmalı. Devletin yapması gereken şeyi yapıyoruz ifadelerini kullandı. Karabaş, “2009/7 sayılı genelge kapsamında mahkeme kararıyla iptal ettirdiğimiz ÇED kararları Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na tekrar gidiyor. 2009’da çıkmış bir genelge hukuk normu sayılamaz. Kanun bu şekilde yok sayılıyor” diye konuştu.