Bakanlık, Erdoğan'ın çılgın proje dediği 'Kanal İstanbul'un planlarını devre dışı bırakmış!
Mağdurlar, Çevre Bakanlığı’nı mahkemeye verdi. 19 Ağustos’taki duruşmada bakanlığın planları iptal ettiği anlaşıldı. Çılgın proje hayalleri suya düşecek.
Bora ErdinCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “çılgın projesi” Kanal İstanbul’un planlarının sessiz sedasız iptal edildiği ortaya çıktı. Kanal İstanbul projesinin 1, 2 ve 3. etabına ait olarak hazırlanan planlardaki mülk sahiplerine, projenin içinde bulunan arazilerinin yerine değersiz araziler verilmişti.
Tapu sahipleri emsal olarak verilen yerlerin parseli yönünden hukuka aykırı olduğu, uygulama sonrası çok uzaktan yer verildiğini ileri sürerek konuyu İstanbul 14. İdare Mahkemesi’ne taşıdı. Mahkeme ise 19 Ağustos 2022’de davacılara gönderdiği karar yazısında Kanal İstanbul projesinin imar planlarının iptal edildiği bilgisini paylaştı.
Mahkeme tarafından planlara itiraz eden mülk sahiplerine gönderilen karar metninde projenin 26 Temmuz 2022’de sessiz sedasız iptal edildiği ortaya çıktı.
2022/1305 karar numarası ile mülk sahiplerine gönderilen yazıda şu ifadeler yer aldı: “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mekânsal Planlama Genel Müdürlüğü’nün 26.07.2022 tarih ve E.4178254 sayılı ‘Olur’u ile de dava konusu işlemin kaldırılmasına karar verildiği anlaşıldığından, bu haliyle dava konusu taşınmaza yönelik imar uygulaması işleminin iptal edilmesi nedeniyle işbu dava hakkında konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.”
‘DAVAYLA ÖĞRENDİK’
“Kanal İstanbul projesi toplam yedi etaptan oluşuyor” diyen davacıların avukatı Birsen Baraz, “Yenişehir Rezerv Yapı Alanı 1, 2, 3 etap planlama sahasına ilişkin imar uygulaması işleminin iptali talebi ile idare mahkemesine dava açtık. Dava devam ederken parselasyon çalışmaları ve imar uygulamaları ile ilgili çok fazla itiraz olduğu görüldü. İtirazlar sonucunda bakanlık tarafından 4 Temmuz 2022’de verilen ‘makam oluru’ ile dava konusu imar uygulaması işlemine dahil bir kısım alanların imar uygulaması sınırlarından çıkarılması nedeniyle parselasyon planının bütüncül olarak değişmesi gerekliliği ortaya çıktı. Belirlenecek yeni düzenleme sahasına göre parselasyon planının yeniden yapılmasına karar verildiği bakanlık avukatı tarafından mahkemeye bildirildi. Mahkeme tarafından iptali talep edilen imar uygulaması ile ilgili hukuki durum ortadan kalktığından davanın konusuz kaldığı belirtilerek bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına karar verildi. Biz de planların iptal edildiğini bu karar ile öğrendik” ifadelerini kullandı.
DEĞİŞİKLİĞE GİDİLMİŞTİ
Kanal İstanbul projesinde geçtiğimiz ay da değişikliğe gidilmişti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı “İstanbul İli, Yenişehir (Avrupa Yakası) Rezerv Yapı Alanı (Kanal İstanbul Projesi) 1. Etap 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği”ne plan notu ekledi.
Askıya çıkan plan notu düzenlemesinin açıklama raporunda yer alan bilgilere göre Yenişehir Rezerv Yapı Alanı 1. Etabına ilişkin imar planlarına açılan davada mahkeme, Arnavutköy Boyalık Mahallesi 125 ada 210 ve 218 parsellere verilen “belediye hizmet alanı” fonksiyonunda detayın belirlenmemesi nedeniyle planın bu kısmının yürütmesini durdurdu. Söz konusu parsellerin büyüklüğü yaklaşık 110 bin metrekare ve tapuda “tarla” olarak gözüküyor.
‘MÜLKİYETLERİ DEVAM EDİYOR’
Harita mühendisi Ahmet İpekçi mülk sahiplerine kendi arazilerinin 15 kilometre uzağında yerler verilmek istendiğini söyledi.
İpekçi, “3755 sayfalık imar planları askıya sadece bir aylığına çıkarıldı. Bunları okumak, anlamak hem uzmanlık hem de zaman istiyor. Arnavutköy ilçesinde 12, Başakşehir ilçesinde ise üç mahalleyi kapsayan planların itiraz süresi çok kısaydı. Yaptığımız inceleme sonucunda mülk sahiplerinin yerlerine karşılık verilmesi planlanan arazilerin başka bir mahallede olduğunu gördük. 1000 kat daha değerli deniz manzaralı araziler alınıp yerine yolu bile olmayan yerler verilmek istenmişti. Mağdurlar dava yolunu seçtiler. Mahkemeden gelen karar metninden zaten Kanal İstanbul projesinin iptal edildiğini, bu nedenle mülk sahiplerinin kendi mülkiyetlerinin aynen devam ettiğini gördük” dedi.