Aydınlı köylülerin JES mücadelesine AİHM’den sevindiren haber: 'Hak ihlali' vurgusu
Aydın’daki Danıştay tarafından reddedilen jeotermal elektrik santrali (JES) davası Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşındı. AİHM, hak ihlali vurgu yaparak köylüleri haklı buldu.
Cengiz Karagözİmamköy’deki yurttaşlar uzun süredir bölgedeki JES projesine karşı mücadele ediyor. Yurttaşlar tarım alanları ve yaşam kaynaklarına zarar vereceği gerekçesiyle JES projesine verilen ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir’ kararını 2015 yılında mahkemeye taşımıştı.
Ancak yerel mahkeme ‘zaman aşımı’ gerekçesiyle davayı reddetmişti. Yerel mahkemenin verdiği kararın ardından yurttaşların temyiz talebi de Danıştay tarafından reddedildi.
Bunun üzerine köylüler ve yaşam savunucuları konuyu AİHM’e taşıdı. Köylülerin avukatı Arif Ali Cangı tarafından yapılan başvuruda, “JES’ler yenilenebilir bir enerji kaynağı olmasına karşın, bu tür projelerin kimyasal kirliliğe ve su kalitesinin bozulmasına yol açacağı ve her ikisi de projenin etkisinden doğrudan etkilenecek olan insanların sağlığı ve çevre üzerinde sonuçları olacağı sürece ÇED prosedüründen muaf tutulacağı anlamına gelmemektedir. Bu nedenle, ÇED kararı verilmemesinin hukuka aykırıdır” denildi.
Ayrıca ‘ÇED gerekli değildir’ kararından önce inşaata başlandığı ve gerekli izinlerin de alınmadığı dile getirildi.
ALTINCI MADDE VURGUSU
Başvurunun üzerine AİHM geçen günlerde kararını açıkladı. AİHM tarafından verilen kararda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin altıncı maddesinde yer alan adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine vurgu yapıldı.
Ayrıca kararda, “Projenin ÇED sürecinden çıkarılmasına neden olan ‘ÇED gerekli değildir’ kararının yasallığına itiraz etmek için mahkemeler nezdinde bir inceleme prosedürüne erişimlerinin engellendiğini belirtmiştir. Böylece, proje hakkında bilgilendirilme ya da kendilerine danışılma şansından mahrum bırakılmışlardır” denildi.