Gizemli Güneş rüzgarlarına güç veren şey nedir?

Güneş'in rüzgarları püskürttüğünü bilsek de bunun nedenini bilmiyorduk. Ancak şimdi Solar Orbiter tarafından elde edilen görüntüler gizem perdesini aralıyor.

cumhuriyet.com.tr

Güneş'in Güneş rüzgarları püskürttüğünü biliyoruz, ancak geçtiğimiz on yıllar boyunca çok sayıda araştırmaya konu olsalar da bu yüklü parçacık akımlarının kaynağı bir gizem olarak kalmaya devam ediyor. ESA ve NASA'nın Güneş Yörünge Aracı'nda (Solar Orbiter) bulunan Extreme Ultraviolet Imager (EUI) enstrümanı tarafından geçen yıl yakalanan görüntüler, nihayet bize bu rüzgarlara neyin güç verdiğini açıklamak için gereken bilgiyi vermiş olabilir.

GÜNEŞ RÜZGARLARININ ARDINDAKİ MEKANİZMAYI ANLAMAYA BAŞLIYORUZ

Donanımhaber'in Science dergisinden aktardığı bir makalede, bir grup araştırmacı uzay aracının çektiği görüntülerde Güneş'in "koronal delik" adı verilen karanlık bir bölgesinden çıkan çok sayıda “jetin” gözlemlendiğini açıkladı. Ekip bu plazma yüklerine “pikoflare jetler” adını verdi çünkü bunlar en büyük Güneş patlamalarının üretebileceğinin yaklaşık trilyonda biri kadar enerji içeriyor. Her bir jet 20 ila 100 saniye arasında sürüyor ve plazmayı yaklaşık 100 km/s hızla dışarı atıyor. Bu jetler uzun zamandır aranan Güneş rüzgarının kaynağı olabilir.

Koronal delikler uzun zamandır bu fenomenin kaynak bölgeleri olarak bilinse de, bilim insanları hala plazma akışlarının bunlardan tam olarak nasıl ortaya çıktığının mekanizmasını anlamaya çalışıyorlar. Bu keşif nihayet yıllardır aradıkları cevap olabilir.

Max Planck Güneş Sistemi Araştırmaları Enstitüsü'nden çalışmanın başyazarı Lakshmi Pradeep Chitta yaptığı açıklamada bu jetler hakkında şunları söyledi: “Gözlemlediğimiz pikoflare jetler, Güneş koronasında daha önce gözlemlenmemiş en küçük ve enerjik olarak en zayıf jet türüdür... Yine de yaklaşık 1 dakika yaşayan tek bir pikoflare jetin enerji içeriği, İngiltere'deki yaklaşık 10.000 hanenin tüm bir yıl boyunca tükettiği ortalama güce eşittir.”

Chitta'nın ekibi Solar Orbiter'ı kullanarak koronal delikleri ve diğer potansiyel Güneş rüzgarı kaynaklarını izlemeye devam edecek. Gezegenimizde auroraların oluşmasından sorumlu plazma akışları hakkında nihayet bize cevap verebilecek verileri toplamanın yanı sıra, gözlemleri Güneş'in koronasının veya atmosferinin neden yüzeyinden çok çok daha sıcak olduğuna da ışık tutabilir.

GÜNEŞ, DÜNYA'YI NASIL ETKİLİYOR?

Güneş'in manyetik alanını ve Güneş rüzgarını anlamak çok önemli çünkü bunlar GPS, telekomünikasyon gibi ağa bağlı sistemlerle uydular ve Uluslararası Uzay İstasyonu gibi alçak Dünya yörüngesindeki nesnelerin faaliyetlerini olumsuz etkileyen yüklü parçacıklar taşıyorlar. Güneş rüzgarı Dünya'nın manyetik alanıyla çarpıştığında, kuzey ve güney ışıkları gibi renkli Auroraların da oluşmasını tetikliyor.

Önceki gözlemler gökbilimcilerin Güneş rüzgarının bir kısmının Güneş üzerindeki koronal delikler adı verilen manyetik yapılardan kaynaklandığını belirlemelerine yardımcı oldu. Bu oluşumlar manyetik alanın Güneş'e geri dönmek yerine dışa doğru uzandığı bölgelerdir.

Güneş'in manyetik alanı o kadar büyüktür ki Plüton'un ötesine uzanır ve güneş rüzgarının doğrudan Güneş Sistemi boyunca seyahat etmesi için bir yol sağlar. Ancak bilim insanlarının kafasını kurcalayan bir diğer soru da yüklü parçacıkların ilk etapta nasıl salındığıdır. Solar Orbiter'ın gözlemleri güney kutbunda küçük bireysel jetler içeren bir koronal delik yakaladı. Her bir jet az miktarda plazma salıyor, bu da Güneş rüzgarının sanıldığından daha az sürekli bir akış olduğunu gösteriyor.