Zülal Kalkandelen
Zülal Kalkandelen zulal.kalkandelen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

‘Büyük Yalan Tekniği’ yarışı tam gaz devam ediyor!

24 Kasım 2021 Çarşamba

AKP’liler adeta paralel evrende yaşıyor; aynı anda da gerçeklikten kopma konusunda birbirleriyle yarışıyor.

Çünkü hepsi Hitler’in Propaganda Bakanı Goebbels’in yolundan gidiyor. AKP örgütü, “Yeterince büyük bir yalan söyler ve onu tekrar etmeye devam ederseniz, insanlar sonunda ona inanmaya başlayacaktır” şeklinde açıklanan “Büyük Yalan Tekniği”ni (BYT) uyguluyor.

Aşağıda sıraladığım birkaç örneğe bakmak bile 19 yıldır bu konuda tam anlamıyla kıyasıya bir yarış sürdüğünü görmeye yeter.

Mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen ay, “Ya, utanmadan sıkılmadan evine götüreceği ekmeği yok diyor. Ya, şu anda bakıyorsunuz her evde araba var. Kapıcısında araba var, şu anda ikinci el araba yetişmiyor. Bunlarda edep, hayâ yok!” dediğini hatırlıyor musunuz?

İnsanların açlıktan pazarlarda yere düşen çürük sebze ve meyveleri topladığı, evine ekmek götüremeyenlerin intihar ettiği bu ülkede, AKP’li Cumhurbaşkanı, sıkılmadan bunları söyledi…

HUKUK DEVLETİNİ ÇÖKERTİRKEN NEFRET SÖYLEMLERİNİ COŞTURAN İKTİDAR

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün, yaklaşık iki hafta önce, “Nefret, ayrımcılık ve ötekileştirme gibi unsurlar mazide kaldı. Bu topraklarda, nefret, ayrımcılık, ötekileştirme tohumlarının bir daha asla yer almamasının da teminatı hukuktur, hukuk devletidir” dediğini hatırlıyor musunuz?

Ülke içinde güvenliği sağlamakla yükümlü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bile “sapkın LGBT” diyerek ayrımcılık ve ötekileştirmenin dik âlâsını yaptığı, AKP’li yetkililerin sürekli nefret suçu söylemlerinde bulunduğu Türkiye’de, Adalet Bakanı, hiç sıkılmadan nefret ve ayrımcılığın bittiğini iddia etti...

AKP: KADININ YAŞAM HAKKINA TEHDİT OLUŞTURAN HAREKET 

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık ise bu yarışta iddialı isimlerden biri. İki gün önce Goebbels’in tekniğini kullanarak gerçekleştirdiği konuşmasıyla BYT yarışında önemli bir atak yaptı:

“Türk siyasetinde kadın hareketini, kadının varlığını, sadece siyasette değil, siyasetle başlayan ve sonraki süreçte de kadınların varlığını teslim eden, AK Parti siyasetidir. Kadınların Türkiye sosyolojisi içerisindeki yerini teslim eden hareket AK Parti siyasetidir. Bugün tersini söyleyen muhalefet söylemlerine bakmayın, kadınların gerçek hakkını teslim eden hareket AK Parti’dir” dedi!

Kadına yönelik her türlü şiddetin ve ev içi şiddetinin önlenmesi, şiddet mağdurlarının korunması, suçların kovuşturulması ve suçluların cezalandırılması için bağlayıcı nitelik taşıyan uluslararası nitelikteki İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılan bir hükümetin bakanı olarak bunları söyledi.

AKP hükümetinin İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiği tarihten sonra 200 kadının öldürüldüğü, tecavüz ve şiddetin sürekli artış gösterdiği, kadın kelimesinin ilgili bakanlığın adından bile kaldırıldığı bu ülkede bir kadın bakan olarak sıkılmadan bunları dedi.

Türkiye’de iş bulamayan çalışabilir durumdaki kadınların yüzde 70’inin başkalarına bağımlı olarak yaşamak zorunda kaldığı…

OECD ülkeleri arasında kadınların istihdama katılma oranının en sonda yer aldığı…

Kadın erkek çalışan ücretlerindeki farkın yüzde 50’nin üstüne çıktığı… 

AKP iktidarı döneminde tecavüzcülerin serbest bırakıldığı...

Kadın katillerine mahkemede “iyi halden” ceza indirimi uygulandığı...

Kadınların yaşam hakkının, yani en temel insanlık hakkının, yok edildiği bu ülkede, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı hiç utanmadan, “Türkiye’de kadınların gerçek hakkını teslim eden hareket AK Parti’dir” cümlesini kurabildi.

AKP’de nefes nefese süren Büyük Yalan Tekniği yarışmasında bence birisi hâlâ açık ara önde ama o kadar çok dişli aday var ki insan hayret ediyor! 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları