​​​​Kaç türkü, kaç ölüm eder?

05 Nisan 2020 Pazar

Türkülerini söyleyebilmek için ömrünü vermek... Konser verebilmek için hayattan vazgeçmek... Yasaklar kalksın diye kendini ölüme mahkûm etmek...

Zulüm ve vicdansızlığın egemen olduğu ortamlarda ölümü seçmek, ölüm oruçları asla ve asla bir çare değil. Bugüne değin de hiçbir zaman olmadı. Yaşama inananlar"ın asla onaylamadığı, onaylamayacağı bir gerçek bu. Ben de bunu onaylamayanlar arasındayım.

Gelin görün ki Grup Yorum’a karşı yapılan haksızlığa, yanlışa, vicdansızlığa, ahlaksızlığa ve zulme karşı ses çıkarmamak bin kat daha büyük ahlaksızlık, bin kat daha büyük, bin kat daha korkunç bir zulümdür.

Grup Yorum üyesi Helin Bölek iki yıl hapiste kaldıktan sonra tahliye edilmiş, tutukluyken başlattığı süresiz, dönüşümsüz açlık grevini ölüm orucuna dönüştürmüştü. Önceki gün onu kaybettik. Allah’tan rahmet, tüm yakınlarına, sevenlerine, milyonlarca dinleyicisine sabırlar diliyorum.

Kısa bir süre önce İstanbul Barosu, İstanbul Tabip Odası, Sanatçılar Girişimi ve Sanat Meclisi, Grup Yorum üyelerine baskıya dikkat çekmek ve yetkilileri Grup Yorum’un hukuksal, insani ve sanatsal sorunlarını çözebilmek için çağrıda bulundu.

Hiçbir delil olmadan tutuklanmalarına, tutukluluğun devam etmesine, 3 yıldır tüm konserlerinin yasaklanmasına, çalışma merkezlerinin ha bire polis baskınıyla talan edilmesine, cezaevindeki baskıya, avukat görüşmelerindeki sıkıntılara, sanatsal faaliyetlerinin sonlandırılmasına dikkati çekip yetkililere çağrıda bulunuldu. Duyan olmadı!!!

Grup Yorum

Grup Yorum, 12 Eylül faşist darbe sonrasında üniversiteli gençlerin 1985’te kurduğu, dünyada birçok benzeri olan bir protest müzik grubu. Türküleri, şarkılar haksızlığa, işkenceye, zulme, sömürüye karşı çıkar. Sivas Madımak katliamı da, cezaevlerindeki işkence de, fabrikadaki grev de, üniversite işgalleri de işledikleri konular arasındadır...  

Müzikal tınıları Anadolu esintileri, folklor, rock, Akdeniz ezgileri, Latin Amerika marşları vb. gibi farklı türleri harmanlar... Sayısız albümleri, milyonlarca dinleyicileri vardır. Konserlerinde en büyük kalabalıkları, her tür dinleyiciyi bir araya getirdiler. Çünkü hep güncel olanı yakalarlardı.   

Onlar, dünyadaki 68 kuşağının çocuklarıdır. Dünyanın her yerinde protest müzik, hükümetler ne olursa, hangi ideolojiden olursa olsun, muhaliftir. “Başka Bir Dünya” olasılığına inanmışlardır... Pete Seeger, Bob Dylan, Joan Baez, Victor Jara, Inti-Illimani, Theodorakis, Pink Floyd’dan süzülerek gelen ve günümüzde RAP müziğiyle en yaygın ifadesine kavuşan bir müzik...

Bizdeki protest müzikçiler arasında Ruhi Su, Selda Bağcan, Ahmet Kaya, Haluk Levent, Zülfü Livaneli’nden Bulutsuzluk Özlemi, Grup Munzur, Mor ve Ötesi, Moğollar gibi gruplar ilk aklıma gelenler...

Dünyayla bizim aramızdaki en büyük fark ise bizde protest müziğin ölümle, zulümle, baskıyla ölçülmesi... (Victor Jara’dan özür dileyerek yazdım bu son tümceyi...)

Kin - nefret - korku sarmalı

Helin Bölek’i kaybedince, sosyal medyada acıların, haksızlıkların gündeme gelmesi, cezaevlerindeki tehlikenin yeniden ortaya dökülmesi üzerine... Troller tüm nefretlerini kusmaya başladı Grup Yorum hakkında. Günümüzde biat etmeyen herkes “terörist”. Yaftalanmamak için de herkes susuyor!

Ayıptır, günahtır. Ölünün arkasından bunca kin, nefret ve kötülük saçılmaz! Tanrı korkusu da mı yok sizde!

Grup Yorum hiçbir zaman terörist olmadı, terör yaratmadı. Onlar sadece şarkılarını ve türkülerini söylediler.

“İnsan vatanını satar mı /suyunu içtiğin ekmeğini yediğin/dünyada vatandan aziz şey var mı/beyler, bu vatana nasıl kıydınız.

Eli kolu zincirlere bağlanmış/ vatan çırıl çıplak yere serilmiş/ oturmuş göğsüne Teksaslı çavuş/beyler, bu vatana nasıl kıydınız

Günü gelir çark düzüne çevrilir/günü gelir hesabınız görülür/günü gelir sualiniz sorulur

Beyler, bu vatana nasıl kıydınız.”

Bu mu suç???



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları