Sanat, umuttur

03 Ocak 2021 Pazar

Kadınlara hakareti âdet haline getirmiş; kadına baktığında kendi kafasındaki pislikten başka bir şey görmeyen gerici, yobaz, din taciri bir zihniyetle yönetilen; her gün kadın katliamlarının rekor kırdığı bir ülkede...       

En ufak eleştiriye tahammülü olmayan; sosyal medyayı, meslek kuruluşlarını, sivil toplum örgütlerini “kitle imha silahı” olarak gören; sivil toplumu bitirmeye çalışan, üniversitelere kayyım atayabilen bir otoriter sistemde... 

“Sanatçı” diye sadece iktidara yalakalık ve biat edenlerin akla geldiği, tek adam yönetiminde...

Yukarıdaki başlığa bakıp gülümsediğinizi görür gibi oluyorum. Ama inanın ki öyle! 

Yeni yıl konseri 

Dünyanın en nitelikli ve köklü orkestralarından biri olan Viyana Filarmoni Orkestrası’nın geleneksel yeni yıl konserini naklen yayımlayan TRT 2’ye teşekkürler önce. Dünyadaki 90 ülkede milyonlarca izleyici arasına bizleri de kattığı için... 

Nitelikli, köklü, geleneksel... Bu sözcükler rastgele seçilmiş değil. Anımsatayım: Orkestranın kuruluşu 1842. Yeni yıl konserleri 1941’den beri yapılıyor. 

Bu yılın şefi Riccardo Muti’ydi. O Riccardo Muti ki Viyana’da ilk yeni yıl konseri yapıldığı yıl Napoli’de doğmuştu. 2021 boyunca 80 yaşını kutlayacaktı. Bugüne dek 6 kez Viyana’nın o ünlü (Musikvereinsaal) “Müzik Dostları Derneği Salonu”nda yeni yıl konserini yönetmişti. Önceki gün ise bu orkestrayla 50 yıllık çalışmasını ve 500. konserini taçlandırıyordu. (Kabul edin ki üç satırda bunca yuvarlak sayıya zor rastlanır!) 

Çiçeklerle donatılmış salonda yeni yıl konseri ilk kez dinleyicisiz yapıldı. Ancak bir yıl öncesinden bilet almış olanlar, biletlerini iade ettiler ama evlerinden alkışlarla (çevrimiçi)  katılmaya hak kazandılar. Alkışlar canlı olarak salona ve biz ekran başındakilere; alkışlayanların fotoğraflarıyla birlikte yansıdı. Müthiş duygusaldı. Gözyaşlarımı tutamadığım anlardı...

Anılar demeti

Size konseri anlatmayacağım. Muhteşem konserin sonlarına doğru Maestro Muti’nin yaptığı, müziğin işlevini, misyonunu dile getirdiği konuşmayı paylaşacağım...

Ama önce: Konser boyunca bu olağanüstü şefle geçirdiğim saatlerin yakamı bırakmadığını söylemeliyim. Çoğu Leyla Gencer’li anılar. 

İstanbul’dayız, mehtaplı bir yaz gecesi Maestro’yu evimde ağırlıyorum. “Leyla, beni bu şehre âşık etti” diyor.

Milano’da La Scala’dayız, kuliste, iki perde arasında Leyla Hanım çantasından çıkardığı keten mendille Muti’nin alnında birikmiş teri siliyor...

Roma Operası’nda başladığımız sohbete Ravenna Festivali’nde devam ediyoruz: “Çocuktum, günün birinde orkestra şefi olacağımı bilmiyordum. Leyla’yı televizyonda izleyince ona âşık oldum. Her gece rüyamda onu gördüm.”

...

“1970’te düşlerim gerçekleşti. Onunla ilk kez Attila Operası’nda, en sonra da Macbeth’de çalıştım. Şefe ecel terleri döktürür ama onunla çalışmayı hiçbir şeye değişmem.” 

...

 “O, söylediği her söze evrensel bir anlam katar”...  

Maestro Muti’nin mesajı

Maestro Riccardo Muti çok anlamlı, İngilizce, kısa konuşmasında müziğin misyonunu anlattı.

Müzik böyle zamanlar için vardı: “İçinde bulunduğumuz bu zor koşullarda kültürü, müziği, tiyatroyu, tüm sanatları yok edemeyiz” diyordu. 

Boş salonda çalmayı, “garip, tuhaf bir duygu” diye betimliyor, yaşadığımız dönemi Latince “Annus Horribilis” (büyük felaket) olarak niteliyordu. “Ama hâlâ hayattayız, buradayız ve müziğin mesajına inanıyoruz” diyordu.  

(Konserde kimse maske takmamıştı, sosyal mesafe de gözetilmemişti, ancak herkes her gün test edilmişti.)   

Maestro’ya göre sahnedeki müzisyenlerin tek silahı çalgılarıydı ve o çalgılar işte bugün çiçek açıyordu. “Bizler, coşku, barış, dayanışma ve kardeşlik için çalıyoruz” diyordu. 

Beden sağlığı kadar akıl sağlığı ve ruh sağlığına da vurgu yaptıktan sonra, Almanca yeni yılı kutladı ve kendi ülkesine de tek kelime İtalyancayla “Grazie” diyerek selam yolladı.  

Biz de sana teşekkür ediyoruz Maestro Muti. Haklısın, müziğin misyonu yaşamak ve yaşatmaktır! Yaşamımızdan sanat, müzik, tiyatro hiç eksik olmasın. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları