Yakup Kepenek
Yakup Kepenek yakupkepenek06@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

CHP'nin Gerçek Eksiği

12 Aralık 2011 Pazartesi
\n\n\n

Ankara Üniversitesi SBFden Armağan Öztürk, 4 Aralık tarihli Radikal İKİde yayımlanan İki CHP başlıklı yazısında, CHPdeki gelişmeleri özetledikten sonra;

\n

“…partide sosyalistlerle Kemalistler arasında bir mücadele var

\n

diyor ve çözümü;

\n

Kemalist ve sosyalist radikalizme karşı partiyi dengeli bir bütünlük içinde tutacak tek potansiyel alternatif, yani sosyal demokratlar…(ın) parti içinde ağırlığının artmasında görüyor ve Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi yeni CHPden gerçekten de partinin halka ve sola daha yakın olması gibi bir şeyi anlıyorlarsa, bu konuda daha kararlı adımlar atmalı diyor.

\n

Öztürkün, yapıcı ve yol gösterici çözümlemelerinin bir eksiği var.

\n

CHPde parti içi savaşımın ya da Öztürkün seçtiği sözcükle mücadelenin sosyalist radikaller ile Kemalistler arasında olduğu varsayımı doğruları yansıtmıyor.

\n

CHPdeki parti içi savaşım, gerçekte, partinin sağcılaşmasını; yapısına cemaatçiliğin de şırınga edilerek tüzüğü ve programıyla AKPlileştirilmesini isteyenlerle buna karşı çıkanlar arasındadır.

\n

Siyaseten ömrünü tamamlamış ya da başarısız olmuş sağcılar ve cemaatçiler, milletvekili adaylarının saptanmasında çok etkili oldukları yetmezmiş gibi, seçimlerden sonra da CHPye danışman olarak akıl vermeyi sürdürüyor.

\n

Parti, Mecliste tutarlı ve etkili bir muhalefet sergileyemiyor; kurulduğu açıklanan gölge kabinenin gölgesi bile görünmüyor. Devlet, yaz boyu çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) AKP anlayışı doğrultusunda yeniden yapılandı; CHP Meclis açıldığında bunları gür ve tutarlı bir karşı çıkışla, kamuoyunun gündemine taşıyamadı. Ana muhalefet, AKPye ucuz laf yetiştirmenin sığlığında kalıyor; derinleşemiyor. Ekonomi, yeniden enflasyon-faiz sarmalına dolanıyor; CHPden ekonomik önlemler sesi, bütçe bağlantılı olarak bile çıkmıyor; hakça bir vergi düzeni; işsizlik; çalışma koşulları unutturuluyor. AKP dış politikada ABDnin kaptanlığında Ortadoğuya yelken açıyor; CHP susuyor.

\n

***

\n

Öztürkün Kılıçdaroğlunu genel başkan olarak daha kararlı adımlar atmaya çağırması ise, üzülerek belirtmeliyim ki, tam anlamıyla bomboş bir istektir.

\n

Bu nokta bizi CHPnin asıl eksiğine götürür. Şöyle ya da böyle yönetiliyor diye nitelendirmenin hiçbir anlamı yok; CHP, tek sözcükle, yönetilmiyor!

\n

Seçimlerden sonra gündeme getirilen demokratik tüzük unutulmuştur. CHP, kendi içinde demokratikleşemediği için ülkeye de demokratikleşme öneremiyor.

\n

İşbaşına geldikten sonra MYKsini sıkça değiştiren Kılıçdaroğlu, kendisinden önceki yönetimler gibi sürekli olarak il ve ilçe başkan ve yöneticilerini değiştirmekle uğraşıyor. Örneğin, son 18 ayda yalnızca İstanbulda beş il, onca ilçe başkanı değiştirildi. Bu kadar sık sahip değiştirmeye mahalle bakkalı bile dayanamaz, batar. Sürecin son bir örneği olarak CHP Tunceli İl Yönetimi geçen hafta görevden alındı. Görevden alınan il başkanının tamamen hukuksuzluktur dediği bu işlem, bir başka Dersim katliamı değil de nedir?

\n

Nedenleri parti kamuoyuna bile açıklanmayan görevden almaların hangi ölçüye göre yapıldıkları da belli değildir. Üyelikten başlayan katılımcı, demokratik bir parti yapısı ve işleyişi oluşturma yerine Kılıçdaroğlu kendi atadığı il yönetimlerini ilçe yönetimlerini atamalarında özgür bırakacak kadar bile güvenmiyor. Parti enerjisini ilkesiz ve anlamsız bir biçimde kendi içinde tüketiyor; kendi kendini yiyor!

\n

Sonuç olarak, üzülerek belirteyim ki, Kılıçdaroğlu bu partinin ideolojisinin cumhuriyetin değerleriyle çağımız solunun eşitlik, özgürlük ve dayanışma ilkelerinin çoğulcu bir birleşimi olduğunun bilincinden uzaktır. Çok yanlış bir tutumla CHP sağcılaşırsa oy alır gibi bir yol izleniyor. Bu nedenle, partinin gizilgücü harekete geçirilemiyor; toplumun aydınlık geleceğinin güveni olunmuyor; çok başarısız bir yönetici görüntüsü sergileniyor; kimi milletvekillerinin olumlu uğraşıları da kişisel kalıyor; bütüncül bir muhalefet gücüne dönüşemiyor. CHPnin ideolojisi yoktur diyebilen Kılıçdaroğlu, bu düşünsel belirsizliği nedeniyle kararlı bir birleştirici lider olamıyor.

\n

Oysa CHPnin demokratik süreçleri işleterek iç tartışmalarından bir an önce kurtulması gerekiyor. CHPnin durumu Özgür örneğinde olduğu gibi değişik yorumlara yol açıyor. Söylemeye gerek yok; eleştiriler, esas olarak daha güçlü ve etkili bir CHP isteğinden kaynaklanıyor.

\n

***

\n

ODTÜ Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi, Elektrik Mühendisleri Odası, öğretim üyeleri dernekleri, Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Barış Derneği başta olmak üzere örgütlü savaşımın önde gelen örgütleyicisi; sosyalist düşünür; bilim ve sanatı kişiliğinde birleştirmeyi başarmış olan çok değerli arkadaşım, sevgili dostum Günay Gönençi geçen hafta yaşamın sonsuzluğuna uğurladık. Bir yapıtının adıyla o hep aramızda olacak.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yerelde yeşermeli 25 Mart 2019

Günün Köşe Yazıları