Sevil Arınan

Bakan yorumsuz kaldı

20 Eylül 2011 Salı

Son dönemde artan kadına yönelik şiddet için projeler hazırlayan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, dün kadın örgütlerini dinledi. Önceliğin 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Yasası Tasarısı Taslağı’na verildiği toplantıda, örgütlerin görüş-önerileri, bakanlığa olan bakış açıları tartışıldı. Örgütler, bakanlığın toplantı programına aldığı, yeni anayasa sürecinde kadın çalışma grubunun oluşturulması önerisine karşı çıkarak kabul etmedi.

Bakan Fatma Şahin, örgüt temsilcilerinin sunduğu “Bakanlığın adına yeniden ‘kadın’ ifadesi eklensin. Sığınmaevleri artırılsın. Ensest ve kadın intiharları çözüm bulunsun” önerilerine ise yorumsuz kaldı. Toplantıda tek tek söz alan kadın örgütleri, bakanlığın kadın örgütleriyle mesafeli olmaması gerektiğine de vurgu yapıp, şu önerilerde bulundu:

- Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na “kadın” ifadesi yeniden eklensin.

- Yasa tasarısı taslağında eksikler var; yasanın yanında zihniyet değişikliği yapılsın.

- Sadece savcılık değil, kollukta da koruma bürosu kurulsun, polislere eğitim verilsin.

- Mağdur kadınların bilgileri gizli tutulsun. Koruma kararına karşı adli tatilde süreç yasada yer alsın.

- Yasanın hazırlık sürecinde örgütlere etkin olarak yer verilsin.

- Bakanlıkla iyi bir diyalog kurmak istiyoruz. İşbirliği yapalım. Sivil toplum örgütlerinin deneyimleri önemsensin.

- Kadına yönelik suç işleyene verilecek hüküm ertelenmesin, para cezasına çevrilmesin.

- Eşcinseller için yeni Anayasa’ya “cinsiyet kimliği” ifadesi konulsun.


Bakan Şahin: Kabul edemem

HSYK toplantısında tartışmalara yol açan kadınların tecavüzcüsüyle evlendirilmesi önerisini değerlendiren Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, şunları söyledi:

“Bunun kurumsal bir görüş olmadığını, bir çalıştayda bir hakimin yaşadığı sorunlarla ilgili bilimsel görüş olduğunu söyledi. Bilimsel görüş dahi olsa hakim olarak yetişmiş, bu ülkenin iyi yetişmiş bir beyninin bu şekilde bir çözümle bunu söylemiş olmasını biz kabul edemeyiz, doğru bulmuyoruz. Bizim bütün gayretimiz ve niyetimiz akademik olarak birçok alanda başarıyı sağlamış olsalar ve devletin kurumlarında karar alma mekanizmalarında olsa bile bazen erkek bakış açısı dediğimiz bu tür garip çözümlerin söylendiğini duyabiliyoruz. Biz bunlarla da mücadele edeceğiz. Bu bir çalıştay raporudur. Yasa yapma yetkisi TBMM’ye aittir. Ben de bu devletin bir bakanı olarak asla geriye gidemeyeceğimizi, bunu 2005’te aştığımızı, bundan sonraki süreçte kadını genel olarak güçlendireceğimizi, bu tür fikirlerin bile artık konuşulmaması gereken bir Türkiye’nin olduğunu görüyorum. Biz bunların hepsini aştık.”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları