Öztin Akgüç

Tahrik

24 Ağustos 2012 Cuma
\n

\n

Türkiyede halkın bilgi düzeyinin düşük olduğu, olayları irdelemediği, neden sonuç ilişkisi kuramadığı, belleğinin zayıf olduğu, kolayca kandırılabileceği üzerine politika, yayın, yorum yapılıyor. Özür dilerim, halkın önemli bir bölümünün bön olduğu düşünülüyor.

\n

İç ve dış odaklarca bu varsayımlara dayanan politikaların, Suriye ve İran ilişkilerinde, kamuoyunu bu ülkelere karşı tahrik amacıyla yürütüldüğünü gözlemliyoruz. Tahrik öğelerini şöyle özetleyebiliriz:

\n

İnsani duyguları harekete geçirmek.

\n

Suriyede bir insanlık dramı yaşanıyor. Çoluk çocuk, genç yaşlı, Beşşar Esad güçleri tarafından öldürülüyor, eziliyor. İnsan yüreği buna dayanamaz, her insan yapılan vahşete tepki vermelidir. İnsan olmanın gereğidir bu.

\n

Irakta bir milyon olarak tahmin edilen insan öldürülürken yine milyona yakın kişi dış göçe, ülkeyi terke zorlanırken, sesleri çıkmayan, kılları kıpırdamayanlar, Suriyede 20 bin dolayında kişinin ölümü üzerine galeyana geliyor. Sayın A. Davutoğlunun, bir milyon Iraklı öldürülürken, hatta Afganistanda en azından Suriye boyutunda sivil kayıplar olurken bir tepki verdiğini okumadım, duymadım. Ama Suriyede duygular birden kabarıyor. Tutarlı olmak gerekir. İnsani tepkiler, ABD çıkarları doğrultusunda değişiklik göstermemelidir.

\n

Türk Hava Kuvvetlerinin RF4 uçağının düşüşü veya düşürülmesi.

\n

Uçağımız düştüğünde ilk resmi açıklamaları anımsayalım: Uçağı kesinlikle Suriye düşürdü.Ancak uçağın enkazı hemen bulunamadığından tartışmanın odağı, uçağın Suriye hava sahasında mı yoksa Suriye hava sahası dışında mı düşürüldüğü üzerinde yoğunlaştı. Yine anımsanırsa, kamuoyuna verilmek istenen ileti, Suriyenin kendi hava sahası dışında düşürdüğü yolunda idi. Sonra araştırmalar başladı, uçağın enkazının yeri saptandı. Uçağın yerini saptayan geminin birden araştırma, görme araçları bozuldu, gemi enkazının bulunduğu yöreyi terk etti. Çıkarılan parçalardan, uçağın, füze ya da uçaksavar ateşiyle düşürüldüğüne ilişkin bulgu elde edilemedi. Araştırma, inceleme sürüyor. Ortada kesin bir kanıt, hatta kanaat yok. Konuya ilişkin resmi açıklamalar ya medyada yer almıyor ya da yazılı basının arka sayfalarında alt haber olarak veriliyor. Olay, toplumun unutkanlığına bırakıldı.

\n

Türkmen köylerine Beşşar Esad güçlerinin saldırısı.

\n

Toplumumuz soydaşları konusunda son derece duyarlı ve tepkili. Bu gerçek dikkate alınarak Türkmen köylerine saldırı, vahşet konusu ön plana çıkarılıyor, medyada yer alıyor. Soydaşlarımızın Beşşar Esad yönetimine karşı yakınmaları dile getiriliyor.

\n

Suriye PKKye silah sağlıyor söylemi.

\n

Beşşar Esad, Türkiyeden öç almak için PKKye, onun Suriye kolu PYDye ağır silahlar veriyor. PKK Şemdinli olayını Suriye ve İrandan aldığı destekle gerçekleştiriyor. İran olabilir, ama Suriye nasıl Irakı geçmeden Şemdinliye destek verebilir? PKKnin asıl konuşlandığı bölgeler, Kuzey Irakta ABD denetiminde değil mi? ABD ile istihbarat işbirliği yaptığımıza göre, uzaydan tüm dünyayı gözetleyen ABD, nasıl oluyor da burnunun dibindeki Irak - İran geçişlerini göremiyor, bilgi veremiyor? Açıklamalarda, yorumlarda biraz inandırıcı olunmalı, insanlar bu denli budala yerine konulmamalı.

\n

ABD Büyükelçisi Sayın Ricciardone tahrik girişimi kampanyasını güçlendirmek için devreye girmek gereğini duyuyor. Kanıt sunmadan İran ve Suriyeyi suçluyor. Amaç açık. ABD, Ortadoğuda bir silahlı çatışma olacaksa TSKyi ileri sürmek, kullanmak istiyor ve buna uygun bir ortam hazırlamaya, yandaşları ile kamuoyu oluşturmaya çalışıyor. Tahriklere kapılmadan gerçekleri görmeye çalışalım.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sorun ve çözüm 20 Kasım 2024
DEM’e gülücükler 6 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları