Öztin Akgüç

Merkez Bankası Bağımsızlığı

06 Şubat 2015 Cuma

Günümüz neo-liberal yaklaşımda merkez bankacılığı alanında paradigma merkez bankası bağımsızlığıdır. Merkez bankası bağımsızlığı Avrupa Ekonomik ve Parasal Birlik (EMU) uyum koşullarının başında yer alır. Avrupa Merkez Bankaları Sistemi’nde (ECBS) sisteme giren ülkelerin merkez bankalarının bağımsız olmaları ana koşuldur.
Merkez bankalarının bağımsızlığı savı, tezi iki temel gerekçeye dayanır:
(1) Ekonomi politikasında temel amaç fiyat istikrarının sağlanmasıdır. Fiyat istikrarı, finansal piyasalar başta olmak üzere piyasalara istikrar getirir; kaynakların etkin kullanımını sağlar, en azından bir orta vadede işsizliği azaltarak hızlı ekonomik büyümeye de olanak verir. Fiyat istikrarı sağlamaya yönelik para politikası ancak bağımsız merkez bankası eliyle yürütülebilir. Fiyat istikrarı ile merkez bankası bağımsızlığı arasında yakın ilişki vardır. Enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz koşulu, merkez bankası bağımsızlığıdır. Kuramsal savların yanı sıra araştırmalar da enflasyonu önleme ile merkez bankası bağımsızlığı arasında yakın bağ olduğunu ortaya koymaktadır.
(2) Bürokratlar, politikacılara kıyasla toplumsal çıkarı daha iyi gözetir, daha sorumlu davranırlar. Bürokraside toplumsal çıkarı gözetme temel güdüdür. Politik kaygılar, hesaplar ise çoğu kez kamu yararının geri plana itilmesine yol açar. Merkez bankası bağımsızlığı ile kamu yararı daha iyi gözetilir, yaşama geçirilir.

***

Merkez bankası bağımsızlığı çeşitli açılardan ölçülmekte, irdelenmektedir. Merkez bankası bağımsızlığı, genel olarak siyasal bağımsızlık, ekonomik bağımsızlık ölçütlerine göre değerlendirilmektedir.
Siyasal bağımsızlık, merkez bankası yöneticilerinin atanmasını ve yöneticilere görevlerini sürdürme konusunda tanınan güvenceleri ve hükümetlerin bankanın kararları üzerinde etkinliğini kapsar. Yöneticiler, hükümet tarafından atanıyor, görev süreleri kısa, görevden alınabiliyor ve merkez bankası kararlarına hükümet ya da hazine temsilcisi katılıyor veya onaylıyorsa merkez bankasının siyasal bağımsızlığından söz edilemez.
Ekonomik bağımsızlık, merkez bankasının para politikasını yürütürken, araç seçme özerkliği ile kendine özgü gelirlerinin olmasını, bütçesini serbestçe hazırlamasını ve bütçe uygulamasının siyasal otorite onayına bağlı olmamasını kapsar.
Stanley Fisher, merkez bankası bağımsızlığını amaç ve araç bağımsızlığı olarak belirtmektedir. Merkez bankası para politikası amacını saptıyor, amaca ulaşmak için para politikası araçlarını serbestçe seçiyor ve uygulayabiliyorsa bağımsızlıktan söz edilmektedir.

***

Avrupa Merkez Bankası’nın (European Central Bank -ECB-), Avrupa Birliği Avro Bölgesi’nin Merkez Bankası’nın bağımsızlığı, sistemin özelliği ve karmaşıklığı nedeniyle daha ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Bağımsızlık, (1) kuramsal bağımsızlık, (2) yasal bağımsızlık, (3) yöneticilerin kişisel bağımsızlığı,
(4) işlevsel ve faaliyet bağımsızlığı, (5) finansal ve örgütsel bağımsızlık olarak düzenlenmiştir. Avrupa Birliği’nde ECB’nin ve ulusal merkez bankalarının, birliğin karar organları ile ilişkisi önem taşımakta, bu ilişki kurumsal bağımsızlık başlığı altında düzenlenmektedir.
Merkez bankası bağımsızlığı beraberinde şeffaflık ve hesap verebilmeyi de getirir. Merkez bankası kararlarında kullandığı araçlarda olabildiğince şeffaf olmalı ve kamuoyuna sürekli hesap vermelidir. Bağımsız merkez bankası, kamuya hesap verme yükümlülüğünü, sorumluluğunu taşır.
Bizde merkez bankası bağımsızlığı da, çoğu alanda olduğu gibi öykünme, özenme ve AB’ye şeklen uyum sağlama çabası sonucudur. Yasal düzenleme ile bağımsızlık sağlanamaz. Bağımsızlık, büyük ölçüde merkez bankası yöneticilerinin kişiliğine, davranışlarına bağlıdır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sorun ve çözüm 20 Kasım 2024
DEM’e gülücükler 6 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları