Öztin Akgüç

Belirginleşen Finansal Riskler

30 Mayıs 2014 Cuma

Türkiye’de ekonomide başarı, güçlü ekonomi, krize dayanıklı ekonomi göstergeleri arasında T.C. Merkez Bankası’nın döviz rezerviyle bankacılık sisteminin güçlü mali yapısı özellikle ileri sürülür, övünülür. Ancak diğer övünme konularında olduğu gibi, döviz zengini TCMB, güçlü bankacılık sistemi söylemlerinin de gerekçesi olmadığı, en azından belli çevrelerce yeni yeni görülmeye, dillendirilmeye başlandı.
TCMB’nin uluslararası rezervi, döviz-altın mevcudu nasıl oluşur? Özetle TCMB; (i) Para basarak iç piyasadan altın ve döviz satın alır. (ii) Yurtdışında YP (yabancı para) mevduat toplar. İşçi dövizleri veya kredi mektuplu döviz tevdiat hesabı, Dresdner hesabı gibi başlıklar altında TCMB’nin bilançosunda yer alır. (iii) Bankalar zorunlu karşılık olarak TCMB’ye döviz, altın yatırırlar. TCMB, ROM (Rezerv, Opsiyon Mekanizması), ROK (Rezerv Opsiyon Katsayısı) uygulaması ile bankalara, TL yükümlülüklerinin zorunlu karşılığının bir bölümünü de döviz ve/veya altın yatırma yoluyla yerine getirebilme seçeneği (opsiyonu), olanağı tanımıştır. Bankalar, TL’nin getirisi daha yüksek olduğu için, zorunlu karşılık yükümlülüklerini TCMB’ye döviz ve/veya altın yatırma yoluyla yerine getirmeyi yeğlemişlerdir. Bankalar, altın günleri adı altında toplantılar düzenlemekte, müşterilerden altınlarını bankaya yatırmaları istenmektedir. Bankalar, kuyumculuk, sarraflık yapmamakta, yatırılan altınları, TCMB’ye karşı zorunlu karşılık yükümlülüğünü yerine getirme olarak kullanmaktadırlar. TCMB’nin döviz- altın varlığının çok önemli bölümü aslında bankalar aracılığıyla mevduat sahiplerine (mudilere) aittir. Mevduat çekildiğinde TCMB karşılığı döviz veya altını iade etmek zorundadır. TCMB, hukuken emanet paraları da kullanabilir, ama sağduyulu, sağgörülü bir yönetimin emanet parayı satmaması gerekir.
TCMB’nin döviz rezervi, (i) Döviz kurunu koruyabilmek için açmış olduğu döviz ihaleleriyle döviz satmasıyla. (ii) Cari işlemler açığının fonlanmasıyla azalmaktadır. TCMB, döviz ihalesi ve kambiyo piyasasına müdahale amaçlı döviz satmaktadır. Son bir yılda TCMB önceki dönemlerle kıyaslanmayacak ölçüde döviz satmıştır.
Türkiye, geçmiş yıllarda cari işlemler açığını, finansman hesabıyla, yurtdışından döviz girişi ile kapatırken bu yılın ilk çeyreğinde 11.6 milyar USD olan açığın 6.6 milyar USD’sini kaynağı belli olmayan döviz girişi ile 5.0 milyar USD’sini de TCMB resmi rezerv azalışı yolu ile karşılamıştır. Türkiye cari işlemler açığına bir de sürekli finansman hesabı açığı eklerse, TCMB brüt rezervi de bunu kapatmaya yetmez. Ülke ciddi bir ödemeler dengesi krizine de girer.
Bankacılık kesiminin tüm göstergeleri olumsuz yönde gelişmektedir. Bankaların taksitli gecikmiş kredileri artmakta, kârlılık oranları gerilemekte, riskleri yükselmekte, daha tehlikelisi sermaye yeterlilik rasyoları oluşmaktadır.
Açıklanan verilere göre sermaye yeterlilik rasyosu bankalarda ortalama olarak yüzde 16.0’nın altına inmiştir. Bankaların iş hacimlerini genişletebilmeleri, sermaye yeterliliğine bağlıdır. Sermayesini artıramayan banka iş hacmini de genişletemez, sermaye artışı da ödenmiş sermaye artışı ve/veya yedek akçe birikimi yoluyla olmaktadır. Bankaların kârları azaldığı için yedek akçe birikimi yoluyla özkaynak artışı da sınırlı kalmaktadır. Ödenmiş sermayeyi büyük ölçüde artırmak için de yeni ortaklar gerekmektedir. Yeni ortaklar yabancı bankalar, yabancı finansman kurumları olabilir. Böylece bankalarda yabancılaşma oranı daha da yükselir.
Uyarılara karşın ne yazık ki günü kurtarma kaygısıyla düzeltici önlem alınmıyor, sorunlar giderek de ağırlaşarak erteleniyor. Türkiye’nin artan finansal risklere karşı da hazırlıklı olmasında da yarar var.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sorun ve çözüm 20 Kasım 2024
DEM’e gülücükler 6 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları