Yunanca kökenli bir sözcüğe göz atalım:
“Demokrasi”, iki sözcükten oluşur. “Dimos” halk, “kratos” ise iktidar demektir. “Demokrasi” sözcüğü “halk iktidarı”, “demokrat” ise “demokrasi yandaşı” anlamındadır… “Dimos” kökenli “demagoji” sözcüğü ise Avrupa dillerinin yanı sıra “lafebeliği” karşılığında Türkçeye de girmiştir.
“Dimos” kelimesine “agogos” liderlik yapmak anlamında eklenen sözcüklerin birleşiminden türemiştir. Sözlükler “demagojiyi”, akılcı ve mantıklı çıkarım ve tartışmalardan ziyade, halkın isteklerine, önyargılarına ve korkularına dayalı olarak yapılan siyaset ve destek arayışıdır, olarak tanımlıyor. Bu kişilere “demagog (lafebesi)” deniliyor.

***

AKP reisinin “aldanma” sözlerini anımsayalım:
2010 - “Şimdi biz bu yolda milletimizle birlikte yürüyoruz. Gönül birliği, kader birliği yaptık. Aldanan olmadık, aldatan da olmadık!”
2011 - Amerikan televizyonu PBS’de “Filistinlilerin de İsrailli sivilleri hedef aldığı” yolundaki bir soruya yanıt: “Çıksınlar bunu belgelesinler, beni kimse aldatamaz!”
2013 - Bir eğlence parkının açılışında: “AK Parti iktidarı söz verdi mi sözünü yapar. Ne aldatan olduk, ne de aldanan olduk!”
2014 - Uşak’taki konuşması: “Üzülüyorum şu paralel yapıya, o tabanda olan saf, temiz kardeşlerimize, diyorum ki, bu oyuna gelmeyin. Çünkü zekâtını veriyor, tertemiz, hakikaten iyi niyetle veriyor. Aldatılıyoruz, aldatıldık, ben dahi aldatıldım!”
2015 - Harp Akademileri Komutanlığı’nda düzenlenen törende, Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarını işaret ederek: “Bu operasyonlarla şahsım başta olmak üzere, tüm ülke yanlış yönlendirildi, aldatıldı!”
Ağustos 2016 - FETÖ olayında: “Bu hain örgütün gerçek yüzünü çok daha önceden ortaya dökmemiş olmanın üzüntüsü içindeyim. Bundan dolayı hem Rabbimize hem de milletimize verecek hesabımız olduğunu biliyorum. Rabbim de milletim de bizi affetsin!”
Nisan 2017 - Muhtarlar toplantısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “örtülü darbe” ifadelerine tepki: “Siyasi hayatımda ne aldanan oldum, ne de aldatan oldum. Bundan sonra da ne aldanan olacağız, ne de aldatan olacağız!” Nisan 2017 - El Cezire televizyonuna: “Obama, maalesef PYD ve YPG konusunda bizleri aldatmıştır! Ama şu andaki yönetimin aynı durumda olacağına ihtimal vermiyorum!” Suriye’de aldanma TV dizisine dönüşmedi mi?
Eylül 2017 – Bir akademik yılı açılış töreninde: “Açıkçası biz son ana kadar Barzani’nin böyle yanlışa düşeceğine ihtimal vermiyorduk. Demek yanılmışız!” CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney ise bu sözlere karşı şu açıklamayı yapmıştı: “Bu kaçıncı kandırılma, yanıltılma. Daha önce ‘Obama, Esad, İsrail, Avrupa, FETÖ, PKK beni yanılttı’ dedi. Dünya yanılma rekoru kırıyor. Bu kadar yanıltılan birine devlet teslim edilir mi? Beceriksizliğin adı yanıldık demek oldu!”

***

AKP Reisi, meydanlarda “6 sıfırı biz attık!” diye övünüyor. Ardından da “Kentinize şu kadar trilyon, katrilyon yatırım yaptık!” diyor. Bu anlatıma, Yunancada ne deniliyordu?

***

Arapça kökenli “kıyak çekmek” sözcüğüne de göz atalım:
Çöllerde deve kervanı sürücülerinin elindeki sopaya “kıyak” denilir. Çölü aşarken erkek devenin dişiye sarkması durumunda, aşırı sıcak altındaki dişiyi korumak amacıyla, sürücü erkek devenin cinsel organına bu sopayla masaj yaparak boşalmasına yardım eder. Bu işleme de “kıyak çekmek” deniliyor! Anadolu’da at yetiştirilen haralarda, hayvanların çiftleşmesine yardım eden kişiye “kıyakçı” denilir. Erkek atın organını tutarak, dişi atın organına yerleştirip çiftleşmesine yardım etmek ise “kıyak çekmek” oluyor!
Son günlerde bazı adaylar da halka “kıyak çekmek” vaadinde bulunuyorlar… Acaba neyi, nasıl yapacaklar, doğrusu merak ediyorum!

***

Meydanlarda AKP Reisi olarak konuşuyor! Aynı günde iki kente uçuyor? AKP’nin özel uçağıyla mı? Hayır, Cumhurbaşkanlığı’nın uçak ve helikopter filolarıyla… Mersin’e biri polis, biri cankurtaran olan 7 helikopterle uçtu!
Hafta sonunda da bir TV kanalı söyleşisini 2. TBMM binasında yaptı, ayrıca 19 Mayıs Stadyumu’nda halka konuştu. İkisi de AKP’nin malı mı? Öteki parti adaylarının bu tür kullanımları olabilir mi? Peki, neden yalnızca AKP adayının var?
Hafta içinde “81 milyona gelin helalleşelim, diyeceğim!” dedi. AKP’nin değil, halkın cebinden yapılan bu kullanımlar “helal” mi, “haram” mı?