Özgen Acar
Özgen Acar ozgenacar@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Rabiaizm Hoş Gel(me)din!

18 Nisan 2017 Salı

Vezir-i Azam, halkoylaması sonuçlarını “Gece gölgenin rahatına bak, ‘evet’ çıktı, keyfine bak” sözleriyle “Rabia” işareti yaparak torunları ile birlikte kutladı. Demek ki “fiilen” uygulanan “Rabiaizm” Türkiye Cumhuriyeti’nde “resmen” başladı!

***

Halkoylaması, sanki hakemin yanlış kararları ile bir futbol maçının oynanmasına benzer bir biçimde gerçekleşti. Hakem Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), “mühürsüz” oyları da “kabul edeceğini” açıklaması, “hilelerle ‘evet’ az farkla öne geçti” inancının yayılmasına yol açtı. Tribünlerden “2.5 milyon oyda kuşku” bağırışları yankılandı!
Daha önce “Maç oynanırken, kural değişmez!” ve “Nehir geçerken at değiştirilmez!” diyen YSK, son dakikada “mühürsüz” oyları da geçerli kıldı. Sonrasında Sultan, zevkle “Atı alan Üsküdar’ı geçti!” dedi…

***

AKP - MHP koalisyonu oylama hedefi için çıtayı yüzde 60’ın üzerine yükseltmişti. Bunun da nedeni Kasım 2015 seçimlerinde AKP - MHP oylarının yüzde 61.5 oranında oluşu idi.
Halkoylamasında koalisyon, şikelerin desteği ile yüzde 51.4’te kaldı, 63 ilde oy kaybı yaşadı. 7 Haziran 2015 seçimlerinde MHP’nin oyları yüzde 16.3’ten 1 Kasım’da yüzde 11.9’a düşerek baraja zorla tutunabilmişti.
Adına uygun olarak “devleti” desteklemesi gereken Bahçeli, her nedense Sultan’ın güdümüne girerek, halkoylamasında MHP’yi yok etti…

***

Pazar günü, daha eğitimli kentli seçmenler “hayır” oyuna yüklenirken, kırsal insanları “evet” dediler. İstanbul, Ankara, İzmir gibi üç büyük kentte üstelik YSK’nin desteği ile “evet” oyları yüzde 50’nin altında kaldı.
Türkiye’deki seçimleri etkileyen en önemli etken “eğitimsizlik” ve “dinsel” söylemlerdir.
Uluslararası bir araştırmada ilginç kıyaslamalar yer alıyor. “Gazete okuyanların nüfusa oranları” ile ilgili bir örneği alalım: Japonya yüzde 62, Almanya 48, Türkiye 5…
“Kitap okuyanların nüfusa oranları” ise şöyle: Japonya yüzde 14, ABD 12, Almanya ve İngiltere 11, Türkiye ise 0.01… Bir başka kıyaslama, Türkiye’de kütüphane ve kahvehane sayıları ile ilgili: Kütüphane 1412, kahvehane 570 bin… Bireysel boyutta ise 49 bin 500 kişiye bir kütüphane, 122 kişiye bir kahvehane düşüyor.

***

Sultan ve Vezir-i Azam ile vekiller, devletin ve belediyelerin her türlü maddi desteği ile kent kent dolaştılar. Bu maddi desteğin “hayır” diyenlerin vergileri ile karşılandığını da unutmayalım…
Sultan, 65 gün boyunca 35 kentte, meydanlarda “Rabia = Evet” dedi… 20 kent kabul etti, 15’i “hayır” dedi… Seçim bölgesi İzmir’de neredeyse ilçe ilçe nutuklar atan Vezir-i Azam, ancak oyların “üçte birini!” alırken “hayır” diyenlerin oranı yüzde 69 oldu!

***

Her köşe başı “evet” afişleri ile donatılırken, “hayırlar” alaşağı edildi. OHAL denilerek, 130 bin kişi kamusal ve özel yaşamlarından uzaklaştırıldı. 40 bin öğretmen, 8 bin subay, 8 bin polis, 5 bin akademisyen, 4 bin yargıç ve savcı görevlerinden alındı. 1200 okul, 15 üniversite, 50 hastane kapatıldı.
“Anayasa ile kurulan demokrasi düzenini, temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması nedeniyle” ilan edilen OHAL’in dün gece uzatılması gündemdeydi. Oysa Sultan, 15 Temmuz’dan sonra Türkiye’ye demokrasi getirmemiş miydi?
Haydarpaşa GATA (askeri) Hastanesi’nin adı “Sultan Abdülhamid Eğitim ve Araştırma Hastanesi” olarak değiştirildi, Sağlık Bakanlığı’na devredilerek sivil başhekim atandı.
Atatürk’ün kurduğu “Meclis’e dayalı cumhuriyet” yerine Sultan, “2 yüz yıllık sistemin artık değişeceğini” söyleyerek, “astığı astık, kestiği kestik” içerikli “başkanlığı” getirdi.

***

Avrupa Birliği (AB) değerlerinden kopmada büyük adımlarla ilerlenirken Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kati Piri halkoylaması sonucunu şöyle değerlendirdi:
“Adil olmayan bir seçim ortamında, Türkiye nüfusu az bir farkla Erdoğan’a denetimsiz yetki verecek, otoriter bir sisteme uygun olan anayasa paketine destek verdi. Bu, Türkiye’deki bütün demokratlar için üzücü bir gün.
Bu ülkenin kuvvetler
ayrılığına saygı duymayan, hiçbir denetim mekanizması bulunmayan bir anayasayla AB’ye katılamayacağı açık.
Eğer paket değiştirilmeden uygulanırsa, bu durum AB ile müzakerelerin askıya alınmasına yol açacaktır!”  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kadın cinayetleri... 18 Ekim 2024
İran-İsrail... 11 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları