Geçen hafta, AKP hükümetinin izlediği yasakçı alkol siyasası nedeniyle Türkiye’de üretilen ve yakalanan “sahte içki” haberlerinden bazılarına yer vermiştik.
İçki yapımında “etil alkol” kullanılır. Oysa “sahte içki” üretenler zehirli olan “metil alkolü” kullandıkları için ölümlere neden oluyorlar.
Anımsarsınız Bodrum’da 26 Mayıs 2011’de 5 Rus turist rehberi sahte içkiden ölmüştü. Türk turizmine darbe vuran bu olay için açılan dava sonuçlandı. Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi; 4 sanığa 88’er yıl 1 ay, bazı sanıklara da 7 yıl 6’şar ay hapis cezası verdi.
Sözcü gazetesinin 4 Kasım 2015’te bildirdiğine göre, İstanbul’da “metil alkolle yapılan sahte içkiden” ölenlerin sayısı 26’ya yükseldi! 18 Ekim’den sonra bu tarihe kadar “sahte içki zehirlenmesinden” 91 kişi hastanelere başvurmuştu!
Hürriyet gazetesinin 13 Aralık 2015’teki haberine göre İzmir’de “sahte içki” kurbanlarının sayısı 12’yi buldu!
TV haber kanalları, 9 Mart 2017’de İstanbul Kadıköy’de dövmecilik yapan 45 yaşındaki Güray Tan Mısır’ın satın aldığı “sahte içkiden” zehirlenerek kaldırıldığı hastanede 4 gün sonra yaşamını yitirdiğini duyurdular.
Kilis Postası, cumhuriyet savcılığının basın açıklamasına dayanarak bildirdiğine göre 22 Ağustos - 25 Eylül 2017 tarihleri arasında “sahte içkiden” 12 kişiden 3’ü yaşamını yitirdi, 3 kişi de yaşam mücadelesi veriyor!
28 Ocak 2018’te Sabah gazetesi, Manisa Soma’da bir büfeden aldıkları “sahte içkiden” zehirlenen 4 kişiden 2’sinin öldüğünü bildirdi. AA, bu haberden 5 gün sonra ölü sayısının 3’e yükseldiğini iletti!

***

Kamu kurumu olan TEKEL’in alkollü içki bölümü; 17 fabrika, ham madde, stok ve varlıklarıyla, 2004’te 292 milyon dolara (Nurol - Limak - Özaltın - Tütsab ortak girişimi olan) “MEY İçki Sanayi ve Ticaret AŞ’ye” satılarak özelleştirildi.
İki yıl sonra “MEY İçki”, 810 milyon dolara ABD’li “Texas Pacific Group’a” satıldı, 2011’de ise 2 milyar 100 milyon dolara, dünya içki devi İngiliz “DIAGEO Şirketine” devredildi.
AKP’nin içkiye uyguladığı yüksek vergiler nedeniyle “zehirli metil alkolle sahte içkinin” yanı sıra evlerde “zehirsiz etil alkol ile içki” üretimi de yaygınlaştı!
Market ve eczanelerde satılan “etil alkol” evlerde suyla seyreltilip “anason yağı” ile kokulandırıldıktan sonra, içine biraz şeker katılarak 15 - 20 dakika içerisinde kolaylıkla rakıya dönüştürülüyordu. Piyasada yüksek vergilerden dolayı 140 liraya satılan bir litre rakı, bu yolla 25 - 30 liraya mal edilebiliyordu.
Yüksek fiyatın yanı sıra evlerde bu tür içki üretiminden şikâyetçi olan yabancı şirket devreye girdi. “Metil alkolle sahte içki” yapımını önleyemeyen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, evlerde doğru yöntemi içeren “etil alkolle içki” üretimini önlemek amacıyla bu maddeye “detonyum bonzoat” katılmasını öngören bir yönetmelik yayımladı!
“Detonyum bonzoat” içki ve parfüm üretiminde kullanılıyor. Dünyada “en acı kimyasal nesne” olarak bilinen bu madde, insanın ağzında saatlerce süren acı ve ekşi bir tat bırakıyor.
İnsan sağlığına zararı yok! Ancak bu madde, insanları kötü ve zararlı şeylerden uzak tutmak için kullanılıyor. Fare zehri ve antifriz gibi maddelerin içerisine de konularak, tadı acılaştırılarak insanların zehirli maddeleri bilmeden yemesi ya da içmesi önleniyor!
Yönetmelik “daha önce satışı yapılmış etil alkol ürünlerinin 31 Mart 2018’e kadar piyasada bulunmasını” öngörüyordu. Artık “etil alkol etiketinde gıda amaçlı kullanılması uygun değildir” ifadesinin kullanılması zorunlu oldu…
(Devam edecek)

Cumhuriyet 100 Yıla Doğru!

Türkiye’nin yerel olmayan en eski gazetesi Cumhuriyet, kuruluşunun dün 94. yıldönümünü kutladı.
Ben de gazeteciliğe 13 Kasım 1960’ta Cumhuriyet’te başladım. O günden bugüne inişli çıkışlı günlere, tanıklık yapmayı sürdürüyorum. “Cumhuriyet” adını veren Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkeleri doğrultusundaki okurlarının güçlü desteği ile bu gazete, daima çeşitli siyasal ve ekonomik baskılardan kurtulmasını bildi.
Türkiye’de 21. yüzyıla kadar yalnızca bazı “iktidar yandaşı” gazeteler vardı, çoğunluğu “bağımsız - tarafsız” gazeteler idi... Ne yazık ki günümüzde Türk basınına “çıkardaş basın” egemen. Cumhuriyet, her türlü baskıya dayanarak temel ilkeleri doğrultusunda daima ilerleyecektir.