İnternette (Yeni Çağ, 2 Mayıs 2022) bulduğum bir haber ve bununla ilgili yorumları yazıma aktarıp aradan çekileceğim:

***

HABER:

“Maalesef ülkemizde bazı kesimlerde bir şükürsüzlük, tatminsizlik, karamsarlık hali aldı başını gidiyor. Halbuki önce elimizdekilere şükredeceğiz. Bunu en iyi siz işçi kardeşlerimiz bilir.”

“Alım gücümüz bir parça düşmüş olabilir. Bu kayıpları telafi edeceğiz. Çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras büyük ve güçlü Türkiye’dir.”

“Uzaktan bakıldığında pırıl pırıl ışıldayan şehirlerin, her biri farklı ürünler çıkaran fabrikaların gerisinde binlerce insanın işgücü vardır. Emek yoksa fabrika çarkları dönmez. İşte bu anlayışla hep çalışanların emeklerini alabilmelerini sağlayacak adımlar attık.”

“Türkiye ekonomisi son dönemde ciddi sınamalardan geçiyor. Şimdiye kadar olduğu gibi bunun da hamdolsun üstesinden geldik.”

“Bu süreçte bir yandan istihdam alanlarını genişlettik bir yandan ücretleri artırdık.”

“Herkesin insanca yaşayabilmesini sağlayacak adımlar attık. Asgari ücrette yüzde 50 üzerinde artış yaptık. Gelir ve damga vergilerini kaldırdık.”

“On yıl öncesine göre işçilerin ve kamu görevlilerinin sendikalaşma oranında yarı yarıya artış olmuştur.”

YORUMLAR:

- Şükretmeyi unutanlar döviz milyarderi oldular 1994 bu halk şükretti, 2001 ve şu anda cezasını halk çekiyor 2002 yılında Türkiye’de 119 tane sayılı zengin vardı şu anda bunların hepsi sayılı zengin.

- Valla reis kuru emekli maaşı ile yine de şükrediyoruz ama ne huzur hakkımız ne bir yerden çift maaş almadığımız için gönül rahatlığı ile şükredemiyoruz.

- Zaten bu millet bugüne kadar şükretmeseydi siz de iktidarda olamazdınız.

- 5.000 TL aşağı kira yok aldığımız emekli maaşımız 3.200 TL gel de geçin.

- Çok haklı doymak bilmeyen verdikçe daha çok, daha çok diyen yalaka tayfası şükrü unuttu gariban kuru ekmeğe şükrediyor.

- Şikâyet etmeyin zamanında oyu veren sizdiniz. Ağlayıp sızlamayın artık çok geç.

- Bu bayramda çocuklara bayramlık birşey alamadık... Şükredelim.

- Faiz sebep enflasyon sonuç dedin. İkisini de tavan yaptırdın. 70.000 TL’ye almayı düşündüğüm araç bugün 200.000 lira oldu. Ama benim 70.000 liranın alım gücü sıfıra düştü. Buna mı şükredelim?

- Yahu bir de şükürsüz diyor. Asgari ücreti yüzde 50 artırdın da açıklanan yüzde 54 enflasyonu ne yapacağız? Ona da gülüyoruz tabii. Meyve sebze fiyatları yüzde 300, elektrik yüzde 125, doğalgaz yüzde 70, akaryakıtı söylemiyorum.

- Şükrettikçe zamlar daha çok geliyor... Koltukta yakıyor ha sultanlara layık... Durma yola devam et... Millet yolun sonuna geldi.

- Sayın Cumhurbaşkanım senin aldığın maaşın 10’da 1’ini biz alalım eğer şükretmezsek hayvanız. 2.500 TL maaşı elimizde göremiyoruz ki neyine şükredelim...

- Biz fakir babası dedik seni getirdik, sen zengine verdin; emekli, çifçi ve dar gelirli bitti çok üzülüyorum size güvendiğim için yanılmışım.

- Senin vazifen millete şükür öğretmek değil. Senin vazifen milletin senden istediklerini yerine getirmek. Kimse senden ne akıl istiyor ne de vaaz. İşini yap, yapamıyorsan da çek git.

- Sayın reis asgari ücret 23 kat arttı da alım gücüne ne oldu acaba?

- Sayenizde millet şükür çekmekten yok olma noktasına geldi. Hâlâ milleti şükrü unutmakla suçluyor. Asıl o koltuğa kibirle oturanlar şükür demeyi unuttu. Ha babam de babam biraz daha yeme peşindeler...

***

Kuran’a baktım, şükürle ilgili 75 ayet var ama şükretmenin ölçüsü yok. Birinin bir avuç bulguru, ötekinin vagon vagon milyarı var. Bu ne biçim adalet? Yoksullar yoksulluğa mı, açlar açlığa mı şükredecekler?

***

ÖZÜR: 5 Haziran yazımdaki ters anlamı düzelttim. İlgili satır şöyle olacak: “...dolaysız vergi yüzde 90’a çıkmadan, dolaylı vergi yüzde 10’a inmeden, bu yedinci madde asla gerçekleşmez.”