Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
AKP’nin Müslüman Kardeşlik çıkmazı (4)
AKP, bütün İslamcılıklar gibi Arap milliyetçisi bir oluşumdur. Bütün Selefiler gibi geleceğini İslamcı geçmişte arayan anakronik bir kafası vardır. Bu nedenle de çağının, aydınlanmanın, laikliğin ve aklın düşmanı; İslami dogmaların tutsağıdır. Gözü kafatasının arkasında olan bir hilkat garibesidir.
AKP bu özelliğiyle, aralık (2020) ayında yayımlanan Türk Aydınlanması ve Laiklik (*) adlı kitabımın sürekli konuğu oldu. Bilgi ve ilginize sunduğum “Başkan ya da Müminlerin Emiri” (**) adlı yazı Osmanlı’nın son yıllarında yaşanan ve Cumhuriyet sayesinde önü açılan çıkmazı ele almaktadır.
***
“Anımsayalım: Tanzimat’tan itibaren bütün 19. yüzyıl boyunca Osmanlı aydınları, imparatorluğu kurtarmak için üç siyasete bel bağlayıp peşinden gitmişti: Osmanlıcılık, Panislamizm ve ırkçı Pantürkizm (Turancılık). Üçü de Osmanlı İmparatorluğu’nun parçalanmasına engel olamadı. Ancak ve sadece Kuvvayi Milliye ruhu ve muasırlaşmak bilinci imparatorluğun yıkıntılarından günümüzün Türkiye Cumhuriyeti’ni çıkardı.
Cumhuriyet kurulduktan sonra, Osmanlıcılar, Panislamistler, Turancılar (Pantürkistler) bozguna uğramış hayallerinden vazgeçmediler. Üçü de kendine göre Cumhuriyette kusurlar aramaya başladı. Bunların arasında en çok zırvalayanlar Panislamistlerdir. Onlara göre Osmanlı Devleti’ni Türk milliyetçiliği yıkmıştır. Oysa 1800’lerin başında Osmanlı ve Türk düşmanlığına dayanan Arap milliyetçiliği neredeyse Hıristiyan milletlere örnek olmuştur.”
***
“Cumhuriyet ve devrimler karşıtı ve düşmanı Türkiye İslamcıları, Cumhuriyet ve devrimlerin karşısına sanki bir Arap milliyetçisi kimliğiyle çıkmıştır: Saltanat ve Hilafet kaldırılmamalıydı; Medeni Kanun getirilmemeliydi, dil, harf ve kıyafet devrimi yapılmamalıydı; laiklik getirilmemeliydi.
Böylesine geniş kapsamlı devrimler yapılırken toplumun bazı kesim ve katmanlarının, bireylerinin bunlara karşı çıkması kuşkusuz doğaldır. Ama Türkiye İslamcıları, yapılanlara bir Müslüman olarak değil, Arap milliyetçisi olarak karşı çıktı. Müslüman olarak öylesine Araplaşmışlardı ki tepkilerinin Arap milliyetçiliğinden kaynakladığını fark etmiyorlardı.
Arapça bilmeyen bir ulus Kuran’ı neden kendi dilinde okumasın, kendi dilinde dua edip namaz kılmasın, ezan neden Türkçe okunmasın? Kuran’da Arapçadan başka dilleri Müslümanlara yasaklayan herhangi bir ayet var mı? Yok! İslam, Arapçadan başka dilleri yasaklamıyor ama Arap milliyetçiliği yasaklıyor. İslam öncesine dayanan Arap milliyetçiliği, Müslümanlığı sonradan kabul eden bütün halkları küçümsemiş ve Araplaşmalarını istemiş ve beklemiştir. Bu baskı altında Osmanlı uleması, tarikat şeyhleri Araplaşmışlar, yarım yamalak Arapça ile düşünüp bu dille yazmışlardır.
Cumhuriyet, Türkiye halkını Arap kültür emperyalizminden kurtarmak için, çağdaşlaşmak için devrimlerini yapmıştır.
Arap milliyetçiliğine göre İslam uygarlığının kurucusu Arap, yıkıcısı Türktür. Bağımsızlık sınırları içinde Arap milliyetçiliğine saygı göstermek gerekir. Ama orada durulur!
Arap milliyetçiliğinin iddialarını İlhan Arsel’in ‘Arap Milliyetçiliği ve Türkler’ (İnkılap Kitabevi) adlı kitabından okuyalım. Yazar, her sayfanın altında kaynaklarını göstermektedir: ‘İslâm dinini gelişmekten alıkoyan Türklerdir. Türklerin İslamiyeti kabul etmeleri ve Arap ülkelerini fethetmeleri sonucunda İslam dini, onların hoşgörüden yoksun ve akılcılığa sırt çeviren, ilme ve kültüre düşman davranışları yüzünden bozulmuş ve kendine özgü niteliklerinden uzaklaştırılmıştır.’ (S.8)
‘Eğer Moğollar, XIII. yüzyılda Bağdat kitaplığını yakmamış olsalardı, biz Araplar, bilim ve fende öylesine ilerlemiş olacaktık ki şimdiye kadar çoktan atom bombasını bulmuş olacaktık. Bağdat’ın yağma ve talan edilmesi bizi yüzyıllar gerisine götürmüştür.’ (S.9)
Bu iddialarda Moğollar ve Türkler özdeşleştirilir. Hidrojen bombasının ve gezegenler arası uyduların sırrının Kuran’ın Fusilât suresinin 53. ayeti ile al-Rahman suresinin 33. ayetinde bulunduğunu söyleyen, Müslüman Kardeşler hareketinin kurucusu Hasan alBanna, eğer Türkler gelip de Arap ülkelerini istila etmemiş olsalardı Arapların, Ruslardan ve Amerikalılardan önce uzaya insan göndermiş olacaklarını ileri sürer. (S.9)”
(*) Özdemir İnce, Türk Aydınlanması ve Laiklik, SİA Kitap, 2020.
(**) s.69
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Yıkılması gerekiyor!
- Ünlü markanın adı bir kez daha listede!
- CHP'den duruşma sonrası ilk açıklama