Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Çarpık ekonomi modeli - Sıtkı Ergüney
Ekonomi biliminin esası; “Kıt
kaynakların sonsuz sayıdaki
ihtiyaçların karşılanmasında
‘maksimum toplumsal refah’
ilkesi ile kullanılmasıdır”.
Bu hedefe ulaşabilmek için
uygulamada; biri “serbest piyasa
ekonomisi”, diğeri “kamusal
ağırlıklı planlı ekonomi” olmak
üzere -siyasi iktidarın önündeiki seçenek vardır. Sistemden
bağımsız, sürdürülebilir bir
ekonomik yapı için altı temel
makro dengenin tesisi şarttır.
Bu dengeler ve bağlantılı
ekonomik sonuçları şunlardır:
1.Arz-talep (maliyet-satın alma gücü)
2. Tasarruf-yatırım (GSYH-gelir
dağılımı)
3. Dış ticaret-ödemeler
(kaynakların verimli kullanımıöncelikler)
4. İşgücü-tam istihdam (verimlilik, gelir dağılımı).
5. Gelir dağılımı (yurtiçi tasarruf, toplumsal refah)
6. Fiyatlar genel seviyesi (enflasyon, faiz, kur
Türk ekonomisi 50’li yıllardan başlayan, 90’lı yıllarda artan özelleştirmeler ve “yap-işletdevret” tanımlı kamu yatırımları ile özel sektörün egemenliğine girmiştir. Bu kesim her ekonomik krizle birlikte çözüm olarak “yapısal reform” olarak adlandırdıkları soyut öneriyi ortaya atarlar. Aslında kastedilen sermayenin yeni finansal ve yasal düzenlemelerle desteklenmesidir.
Serbest piyasa ekonomisi, kapitalist sistemin operasyonel tanımı, bunun da olmazsa olmazı “üretimde azami kârlılık”tır. Üretilerek piyasaya arz edilen mal ve hizmetlerin arz/piyasa fiyatı; ücret (emek), faiz (sermaye), rant (toprak) ve girişimci kârı toplamı piyasada kabul edilebilecek en yüksek düzeyde olmalıdır. Bu süreçte; emeğin fiyatı ücretin belirlenmesinde ağırlıklı söz sahibi işveren olduğundan gelir dağılımında sömürü kaçınılmazdır. Türk ekonomisinde yaratılan toplam değerde özel sektörün payı yüksek, vasıfsız işgücü arzı ekonomik potansiyelin üstünde, sendikalaşma düşük olduğundan, taban ücret pazarlıkla belirlenmektedir!
Makro ekonomik dengelerin bozulmasında önemli etken gelir dağılımındaki bozukluktur. Serbest piyasa modelinde yaşanan dönemsel krizlerin nedeni budur. “Küreselleşme” (Batı kapitalizminin yaşadığı krizlerin ucuz emek cenneti Uzakdoğu’ya ihracı) ile küresel emek sömürüsü büyümüştür. İngiliz iktisatçı Keynes, 1929 dünya ekonomi krizinde serbest piyasa ekonomi modelinin sürdürülebilirliği için kamu harcamalarının gerekli olduğunu savunmuştur. Bu tez, Keynes’in Marx’ın artık değer (surplus value) teorisinin etkisinde kaldığı iddialarına, hatta Marx’la özdeşleştirilmesine yol açmıştır.
Gelişen ekonomiler için kamu ağırlıklı planlı ekonomi toplumsal refahın oluşması ve sürdürülebilirliği için şarttır. Türkiye’nin Cumhuriyetin kuruluşunda uyguladığı kamu ağırlıklı planlı ekonomiden giderek uzaklaşması talihsizliktir.
Türk ekonomisini yönetenler, “fahiş fiyatla” mücadele ettiklerini söyleyerek demagoji yapıyorlar. Serbest piyasada fahiş fiyatın bilimsel tanımı olamaz. Sorun; çarpık ekonomi modelinin sebep olduğu maliyet enflasyonu ve bunun büyüttüğü gelir dağılımdaki dengesizliğin ortaya çıkardığı yaşam pahalılığıdır. Doğru çözüm bulabilmek için nedenin doğru tanımlanması gerekir.
Sıtkı Ergüney
Ekonomist
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- Yıkılması gerekiyor!
- Erdoğan belayı satın aldı
- Ali Koç'tan çok sert Kayserispor açıklaması!