Gözaltı ile Tutukluluk

26 Şubat 2013 Salı

“Seni gözaltına aldık.”
Bu söz yeter.
Nice aydınımız, askerimiz, sivilimiz gerçekte tutuklu olarak üç, dört, belki daha çok yıldır hapishane hücrelerinde...
Nedir suçları? Belli değil. Daha doğrusu belirli bir suçla cezalandırılmış da değiller.
“Sen tutuklusun, yat bekle!” Günler, aylar, yıllar...
Prof.
Mehmet Haberal bir cerrah, bir hoca, bir Kemalist...
Niye içerde?
Atatürkçüler de içeri atılıyorsa bunun sorumlusu kimdir?
Mehmet Haberal’a kıyanlar kim?
Bir üniversite kurmuş, ünlü bir hekim.
Ama yıllardır hücrelerde!..
Kim yapıyor bunu?
Bu ülkede yasalar var. Hangi yasa maddesine uymuş örneğin, Haberal’ın uğradığı ağır suçlama. O da yok ya? Kendi de bilmiyor, ama içerde yatıyor. Kendine benzer nice Kemalist gibi. Düşman mı var? Bu ülkede Kemalistlere acımadan kıyan kim?
AKP’nin başbakanı mı? Sorsak o da bilmez ne diyeceğini! Hükümetin haberi olmadan yüzlerce insan aylar yıllar cezaevlerinde yatar mı?
Ne bekleniyor? Kim bekliyor? Neyi bekliyor? Hepimiz bekliyoruz. Yalnızca birilerinin isteğiyle içeri atılmış olanları kim kurtaracak?
Öyle biri yoksa!.. Ama bu ülkede bir hükümet var. Görüyor, biliyor, tanıyor, içeri atılan yüzlerce, belki daha da çok insanı. Gerçekte bir mahkûmiyet kararı bile yok. At içeri bunları demiş birileri, atmışlar!
Niçin bir milletvekili çıkıp da sormuyor, Haberal gibi adamlar neden yıllardır hapiste, diye!
Hilmioğlu bir diğer örnek, hem hasta hem de yıllardır tutuklu. Bir üniversite rektörü!.. Ne yapmış da bu dört yıldır kapatılmayı hak etmiş? Hasta, sağlam, dinleyen yok! Tut kolundan at içeri! Ne soran var ne de yanıt veren! İnsanları yıllardır hapislerde yatırmaktan hoşlanan kim, kimler?
Bunu soracak bizden başka biri yok mu? Biz derken sizler de, hepimiz de, tüm ulus da...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yağmurda Bir Gün 20 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları