Bugün Pazar

10 Şubat 2013 Pazar

Şubattayız.
İlkyazın habercisidir bu ay..
Bir yaz daha yaşamak bizi bekliyor. Sizi bizi hepimizi, daha da çok çocuklarımızı...
Zamanın geçmesiyle sevinenler var mıdır? Oh bir ay daha çekip gitti diye!..
Aylar yıllar gelir gider, kiminde seviniriz, kiminde üzülürüz. Sevinç duyacak olduk mu keyfimize diyecek yoktur. Hele pazar günlerindeysek...
İşte bugün pazar!..
Benim ilk çocukluğumda resmi tatil günü cuma idi. Ben yabancı bir okul öğrencisiydim. Onların \ttatil günü ise pazardı. Sanırım 1935’te çıkarılan bir yasa ile günler değişti. Bizler için de pazardı artık. Ne varki benim okulum cumartesi de yarım gündü. Böylece biz yabancı okul öğrencileri, hem cuma hem cumartesi hem de pazarın keyfini çıkarırdık. Ama sonra her şey değişti.
Ben yazmışımdır ya pazar günlerini hiç sevmem diye. Ardından pazartesi geliyor diye mi? Okul başlayacak, dersler, sınavlar. Zorla sevdim ben okulu, sınıfları, öğretmenleri!
Kaç kez okulun ön kapısından annemin ya da ağabeyimin zoruyla itilmişimdir. Ama ilk fırsatta okulu, dersleri, hocaları bir yana itip özgür bir çocukluk yaşamak istemişimdir.
Bir kez yakalandım. Okul kaçağını yakalayan, beni okul müdürüne götürdü. Sakallı müdür bir şeyler söyleyip bir de tokat atmaz mı? Okul süresince yediğim ilk ve son tokat!.. Lisedeyken daha başka türlü. Tarih hocası sert bir adamdı. Tarih olaylarını öyle güzel anlatırdı ki...
Kanuni dönemini bir de ondan dinle, filmler senaryolar nerde, bizim hocamızın anlattıkları masal gibi ölümsüz tarih yaprakları nerde!
Bugün pazar diye mi geçmişe döndüm? Anılar bir gün için midir? Oysa anısız bir yaşam olamaz. Her an bir anıdır, sevilen ya da nefretle hatırlanıp unutulmak istenen...
Bak bu pazar şubatın apaydınlık bir sabahı... Pencereden bak, uzaktan Marmara’yı gör. Okullar bitmiş, dersler bitmemiş. Yalnız okul değildir ki yaşam dediğimiz. Kaç kez birkaç arkadaşla okuldan kaçmışızdır. Hiç ders çalışmamak! Ama olası mı, annen baban yakana yapışır; kitaplarını topla getir, defterine bakayım diyen bir ağabey bir anda keyfimizi kaçırır. Hep böyle oldu ama keşke yeni baştan o anları yaşayabilsem diyorum...
Çocukluk, ilk gençlik bir insanın yaşamının en unutulmaz günleridir. Ama nedense sonradan duygularımız değişir. Sen ne yaparsan yap yaşam sürüp gider, hep de böyle gidecektir...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yağmurda Bir Gün 20 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları