Bir Devrim Ateşi Yakmak

21 Şubat 2013 Perşembe

Yine canım sıkıldı. Sen de çok oldun, diyeceksiniz. Ülke zor durumda. Gazeteler, TV’ler bangır bangır bağırıyor. Bir felakete doğru mu gidiyoruz? İç tehlike dış tehlike birbirine karşıt. Birleşip anlaştığı yerler var. Türkiye Cumhuriyeti doksan yılı dolduruyor. Yeter mi diyorlar, yeni bir cumhuriyet mi kurulmalı?
İktidar partisi zaten on yıldır bu yolda yürüyor. Belki de hepimiz yeni bir cumhuriyetin, yani adı demokrasi olan, ama tek parti, tek adam saltanatının içinde yaşıyoruz. Bilmeden mi, bilerek mi? Ama pek çoğumuzun aldırdığı yok, bir seçim olsa kim kazanır? Halk mı yoksa güçlüler takımı mı? Halkı ustalık’la kullandın mı her şey olursun.
Elli yıldır DP’ler, DYP’ler, yani ak partilerle yaşadık. Muhalefet de var, ama gerçekten var mı? CHP’nin kendi içindeki çekişmeler bir bitse belki bir değişik ses çıkar da yeni bir yol ileri sürer. Ama görünüşe baktın mı hiç umut olmadığı ortadadır. Politika bir ülkeye gerekli hizmetleri yerine getirmekle görevlidir. İyi kullanılırsa! Ulus çoğunluğunun mutlu bir yaşama doğru yol almasını sağlayabilirse!..
Yetmiş beş milyon, seçim yoluyla kendi yazgısına sahip olmalıdır, görüşü zaman zaman ters yorumlanıyor. Belirli partilerin, daha açığı belirli kişilerin elde tuttuğu bir güç alanı oluyor. Halkın partisi mi? CHP olmalı elbet. Bir gün, iktidarla eşit bir anlayıştan uzak olabilse, yeni önerilerle, yeni araştırmalarla... Ben yine de CHP’den çok şey bekleyenlerdenim. Daha doğrusu CHP’nin kişiliğinde gerçek bir halk eyleminin yaratılmasından yanayım. Kemalist devrim ilkelerine dönüldüğünü görmek özlemiyle...
Mustafa Kemal’in yolu önümüzde açık duruyor, önemli olan o yolu bilmek, o yolda yürümek. Bir büyük halk gücü olarak... Ülkenin bütün ilerici güçlerinin CHP çatısı altında toplanıp büyük bir devrim ateşi yakacağını bekleyerek!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yağmurda Bir Gün 20 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları