Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Politikada Açıklık
AÇILIM değil, açıklık. Ama herkesin benimsemesi gereken, ülkesini ve cumhuriyetini seviyorsa, kuşku yaratmayan tam bir kesinlikle yerine getirmesi gereken bir açıklık.
Hukukçunun da, politikacının da, akademisyenin ve medyacının da başka türlü davranılır ve ülkenin üstünü belirsizlik, aldatıcılık, yalancılık, ikiyüzlülük, hatta dolandırıcılık bulutları kaplarsa işimiz zordur.
Çünkü cumhuriyet çok kesin ve tam ilkelere dayanır. 1924 ve 1961 Anayasaları bunları kuşku duyulmayacak tam bir açıklıkla ortaya koyuyor ve değiştirmelerinin önerilmesini bile yasaklıyordu. 12 Eylül darbesinin ürünü olan 1982 Anayasası’nın ilk metni ve sonrasının bazı çalkalamaları yeniden birtakım yeni belirsizlik yaratmıştı. Bereket 1995 Anayasa değişiklikleri ve Anayasa Mahkemesi’nin bazı kararları belirsizliklerin çoğunu gidermiş ve anayasal sistemin cumhuriyeti kuran ilkeler ışığında yorumlanmasını kolaylaştırmıştır.
Ne yazık ki, şimdi yine iki partinin programlarındaki ve söylemlerindeki bazı ifadeler belirsizlik bulutlarını yeniden çoğaltmıştır. İki noktada. Biri laiklik, öbürü de ulus-devlet konusunda.
Daha dün, saygın gazetelerimizden Milliyet “Milli Eğitim’de medrese özlemi” ve “AKP anayasada laikliği istemiyor” diye endişe verici haber başlıklarıyla birinci konuda alarm çanlarını çalmaktaydı.
Bütün basındaki haber sayfaları da öbür noktayı, yani gitgide yaygınlaşmaya başlayan etnik bölücülük akımlarının Karadeniz kentlerinde bile endişe yaratıp hiç istenmeyecek tepkilere yol açtığını duyurmaktaydı.
Demek ki, bu iki konuda açıklık kaybolunca huzursuzluk hemen artıyor ve bu yüzden belirsizliğin ister istemez kamu düzenini tehdit edici boyutlara varması önlenemiyor.
Dolayısıyla, aslında bütün söylemler ve etkinlikler bakımından özde nihayet bir üslup konusu olan açıklık ve kolay anlaşılırlık, bizimki gibi bir ülkede kolaylıkla bir güvenlik ve toplumsal barış konusu olabiliyor demektir.
Bu kadarı bile, açıklık denen kavramın önemini anlatmaya yetmez mi?
Yangını başlamadan önlemek herhalde yanlış bir düstur sayılamaz.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Erdoğan belayı satın aldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- ‘Kar leoparı’ neden cezaevinde
- Ünlü kebapçının kardeşi 20. kattan aşağı düştü!
- Kayyum belediyeyi kapattı!
- Trabzonspor'da ayrılık!
- Elazığspor'dan maça çıkmama kararı!
- Ali Koç'tan çok sert Kayserispor açıklaması!
- Al Nassr'dan Talisca açıklaması!
- Yetki kısıtlayan teklif komisyondan geçti