Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Olimpik Yanlış
ARA SIRA nükseden bir ulusal hastalığımız yine gündemde: İstanbul’da ille bir olimpiyat düzenlemek. Bütün kesimler seferber olacak: Belediyeciler, inşaat, turizm, otelcilik, havayolu şirketleri, saymakla bitmez. En başta olması gereken sporculara neredeyse hiç sıra gelmeyecek. Sanırsınız ki, belediye başkanlarının, müteahhitlerin, mühendislerin, turist rehberlerinin, seyahat kumpanyası sahiplerinin, lokantacıların filan katılacağı bir yarış söz konusudur.
\nKabul, olimpiyat yapabilmek için tesislerden, statlardan, havuzlardan başlayıp ulaşıma varıncaya kadar her türlü olanağın sağlanması gerekir ama hepsinden çok daha önemli olarak ülkenin sporda ve sportif oyunlarda biraz iddia sahibi olması beklenir, değil mi? Güreş listeden çıkarılırken bile sesini yükseltecek durumda olmayan bir Türkiye’nin olimpiyat iddiasında bulunabilmek için hiç değilse birkaç spor dalında sürekli ve kalıcı bir ün sahibi olması gerekmez miydi? Kızlarımız sayesinde 1.500 metre yarışında ve kapalı salon engelli sürat koşusunda kazanılmış birincilikler öyle bir iddia oluşturmaya pek yetmeyecektir herhalde.\t
\nYine de böyle ölçüsüzlükler bir yana, olimpiyat tartışmasının açılmış olması, sporcu kuşaklar yetiştirme davasına daha akılcı, güçlü ve planlı biçimde yanaşabilmek açısından kaçırılmaması gereken bir vesile sayılmalıdır.
\nOlimpiyat sözcüğünün daha ilk hecesi söylenir söylenmez gökten yağmaya başlayan iyi niyetli sponsorluk sunucuları parasal güçlerini böyle bir spor eğitimi alanında kullanmayı öne alsalar çok daha yararlı bir iş yapmış sayılacaklardır. Örneğin, bütün sporların anası olarak tanımlanan atletizmde en iyi başlangıç noktası okul sporculuğu olduğuna göre, oradan işe girişerek koşu pistleri, küçük sahalar, kapalı salonlar, havuzlarla başlayıp forma ve eşofman yardımlarına uzanabilecek öyle bol sayıda küçük destekleme fırsatı çıkar ki, onları yerine getirmeden yapılan büyük çaplı ve reklam kokulu sponsorluk başvuruları hem zamansız olur, hem de kamuoyunda ve devlet canibinde gereksiz umutlarla hevesler yaratıp sonuçta iç burkucu ve moral bozucu hayal kırıklıklarına yol açar.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Erdoğan belayı satın aldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- ‘Kar leoparı’ neden cezaevinde
- Ünlü kebapçının kardeşi 20. kattan aşağı düştü!
- Kayyum belediyeyi kapattı!
- Trabzonspor'da ayrılık!
- Elazığspor'dan maça çıkmama kararı!
- Ali Koç'tan çok sert Kayserispor açıklaması!
- Al Nassr'dan Talisca açıklaması!