Mümtaz Soysal

Ölçütler

03 Nisan 2013 Çarşamba

ESKİDEN Arapça “kıstas” derdik, boyumuzun ölçüsünü almak, vücut varlığımızın ağırlığını öğrenmek için kullandığımız metre ve kilo gibi ölçü birimlerine artık Türkçe “ölçüt” diyoruz. İnsanların tutumlarını tartarken de kendi değer ölçütlerimizi kullanmaktayız.

\n

Milliyet’in birinci sayfa sağ alt köşesinde eski bir resim:
İETT’nin, yani İstanbul Elektrik, Tramvay, Tünel işletmesinin futbol takımı kendi ligindeki şampiyonluğunu kutluyor. Oyuncular, antrenör
Mehmet Ali Gürses’i omuzlarına almış, kupaya koşmaktalar.
Resmin en solunda, formasıyla
Tayyip Erdoğan, bugünkü başbakan.
Şimdi artık başka bir kupaya koşuyor demektir ama bir ulusun, Türk ulusunun bireyi ve bir devletin, Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşı olarak. Siyasette şampiyon olmuş ve başbakanlığa yükselmişse, ulusunun ve devletinin forması olan bayrağı da oraya yükseltmiş demektir. Elbet, rastgele ölçülemeyecek kadar ağır olan bu işin olanca sorumluluğunu da yüklenerek.

\n

O zaman, bütün vatandaşlarca paylaşılması gereken böyle bir onur ölçütü varken önündeki “Türk” sıfatını çizmek ve ortadan kaldırmak için bunca çaba harcamanın, telaşın, hukuk hokkabazlığının, hatta anayasa gibi kutsal bir kavramı bu çırpınışta alet etmenin anlamı nedir?

\n

Hani o sıfat tarihin çamuruna, çirkefine bulaşmış, dünyanın çöplüklerinde, yenilgilerinde sürünmüş olsa da yine anlayışla karşılanır ve insanca temizlenmesine yardımcı olunur ama bu öyle de değil. Tam tersine, Allah’ın her günü başı dara girmiş, can derdine düşmüş binlerce insanın sınır aşıp bayrağının gölgesine sığındıkları bir devletin anayasası onarılırken benzeri hiç görülmemiş şu densizlik neyin nesidir? Devletin okullarından alınmış diplomalarla birtakım mevkilere yükselmiş, ulusun verdiği oylarla bir yerlere gelmiş olanlardaki zillet anlaşılır şey midir?

\n

İnsan, bu tür davranışları bilmek, duymak bile istemiyor. Neredeyse kendi değerlerinizi bile unutup öyle kişilere seslenerek “Kapılar açık, nereyi beğeniyorsanız oraya koşun” demek geçmiyor mu içinizden? Ama yine de insanlık sizde kalsın, “lahavle” çekip katlanın buna ve sinirlerinizi bozmayın. Değmez.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları