Mümtaz Soysal

Mızıkçılık

24 Haziran 2011 Cuma
\n

\n\n\n

ELBET, daha çok çocukların dilinde dolaşan bir sözcüktür ve onların oyunlarında kullanılır ama koskoca insanların, hem de ciddi yerlere gelmek isteyenlerin bazı davranışlarına tanık oldukça, aynı sözcüğü büyüklerin konularında da kullanılmaktan kendini alamıyor insan.

\n

Şimdi bağımsızsıfatıyla politika yapan Barış ve Demokrasi Partisi üyelerinin son günlerdeki tutumlarını yine çocukların dilinden alınma mızımakfiilinden başka bir sözcükle anlatmak git gide kolaylaşmakta.

\n

İsterseniz, güncel mızıkçılıklardan biri olarak, TBMMye seçilenlerin açılış günü kürsüden seslendirmeleri gereken andı örnek alarak konuya girelim. O ant içilmedikçe milletvekili olarak çalışmaya başlanmıyor. Ama bir yandan da Meclis hemen çalışmaya başlasın ve tartışılan bir yığın sorunu çözecek yasal çareler bulunsundeniyor, değil mi?

\n

İsterseniz, daha Hatip Dicle sorunu bugünkü sıcaklığıyla gündeme gelmeden, Böyle bir metni okuyarak ant içme pahasına Meclise girmeyi kabul etmeyizdiyenlerin ağızlarına almak istemedikleri ve herkesin eli altında bulunmadığı için Neymiş ağza alınmayacak bu korkunç ant?diye sorulan sözcüklere bir bakalım: Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma, toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve anayasaya sadakatten ayrılmayacağıma, büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine ant içerim.

\n

Faşistçe yazılmışdenen metinde galiba şu sözcüklere itiraz edilmekteymiş: vatan ve millet, Atatürk, büyük Türk milleti”. Bu sözcükleri faşistçe saymak, sadece mızıkçılık mıdır, yoksa ulus kavramını ve Cumhuriyeti reddetmenin çocukça açıklanması mı?

\n

Dicle konusunda da öz ve usul bakımından eleştirilse bile sonuçta uygulanması gereken bir karar ortadayken başvurulan protesto yolunun Meclisi toptan boykot etmekbiçiminde özetlenmesinde çocukça bir mızıkçılık yok mu?

\n

Üstelik, içtüzüğe göre, özürsüz veya izinsiz olarak bir ay içerisinde toplam beş birleşim günü Meclise katılmayışınmilletvekilliğinden düşürülmeye yol açabileceğini ve anayasa gereği, boşalan üyelikler sayısının üye tamsayısının beşte birini bulduğu hallerde veya bir ilin hiç üyesiz kalması durumunda ara seçimlere gidilebileceğinibilerek.

\n

Pasif direniş mi? Sisteme meydan okuma mı? Bir yığın sorun yasal çözüm beklerken kargaşaya ve dolayısıyla şiddete yol açıcı davranışların gölgesinde kendi çözümlerini kabul ettirme tehdidi mi? Yoksa yanlış açılımlarla şımartılmış olmanın kaçınılmaz sonucu mu?

\n

Güneydoğunun insanlarını ve onların bütün yurda yayılıp ulusun bireyleri durumuna gelmiş olanlarını temsil ettiklerini söyleyenler, Cumhuriyeti ve demokrasinin olanaklarını kötü kullanmakla kendilerine zarar vermiş olmuyorlar mı?

\n

Ortak vatan kurtarılırken işgalcilere karşı bunun için mi omuz omuza vuruşulmuştu?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları