Mümtaz Soysal

Kestane-Maşa Uygarlığı

17 Mayıs 2013 Cuma

BATI dillerinde “kestaneyi ateşten çekmek” denir buna. Zor iştir; kestane sımsıcak olmuştur, kızgın maşa el yakabilir. Başkasına çektirebilsek ne iyi olurdu diye düşünenler var zaten uzaklarda.
Şu aşamada geriye doğru bakınca Ankara’nın dış politikasında verimlilik açısından kaçırılmış fırsatın ne olduğu açıkça görülüyor.

\n

Arap Baharı denen süreç, en geniş boyutlarıyla bütün Ortadoğu haritasında Batı sermayesinin hoşuna gitmeyen, hesaplarını bozan, rejimlerini tedirgin eden ne kadar iktidar varsa hemen hemen hepsini yıkmış, neredeyse daha özgürlükçü olacakmış gibi görünen bir ufkun habercisi olmaya çalışmıştı. Bu arada, başta Muammer Kaddafi olmak üzere yerel kültürün ortaya çıkardığı değişik görüntülü liderleri de sahneden silmişti. O aşamada Suriye’deki rejimi yıkma hevesine katılmak yerine daha önce kurulmuş iyi ilişkiden yararlanarak oradaki rejimin normalleşmesi yönünde işbirliği olanakları yaratıp bugünkünün tam tersine olumlu bir sonuca varılabilirdi.

\n

Şimdi bölgedeki gerçek şundan ibaret: Arap Baharı asıl doğurması gereken devlet tiplerini doğuramadı. Türkiye’deki örneğe az çok benzeyen “ulus-devlet”ler hiç yok ortalıkta. Her yerde etnik bölünmeler ve koyu mezhepçilik var.

\n

Buna karşılık, Suriye’yle iyi ilişkilerin henüz sürmekte olduğu bir dönemde Washington’ın hedefini de olumlu bir yorum getirip etnik kökenlere ve mezheplere göre bölünmemiş ulus kavramını öne çıkarmak çok daha barışçı bir Ortadoğu’ya yönelmeyi sağlayabilirdi. Hele Suriye ve Lübnan’da varlığı hâlâ sürmekte olan Fransız etkisinin yardımıyla Ortadoğu’daki “gidişat”ı daha sağlam yönlere çevirmek niçin denenmesin?

\n

Hayal mi? Hayal elbet. Ama hiç değilse batağa saplanmış “gidişat”ı yanlış tasarımların peşinde sürüklenmekten çok daha doğru ve yaratıcı, taze, zihin açıcı.

\n

Belki Suriye konusuyla bambaşka hesaplar nedeniyle ilgilenmekte olan Rusya’nın da katkısıyla toplanması beklenen bölge toplantısı konuya yeni bir ferahlık getirebilir ve gelmiş geçmiş büyük uygarlıkların sahnesi olan bu bölge nihayet kendi şanına layık yeni bir atılıma öncülük ederek tarihe yeni bir sayfa ekleyebilir.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları