Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
İnsanca Barış
KANI durdurmak yetmez; insanca olması gerekir barışın.
İnsanca olması ise, anlamlı olmasına bağlıdır, o da kapsamına.
İsterseniz, günlük yaşamdan alınma basit örneklerle düşünmeye çalışalım kapsamlı barışı: Bir apartmanın altlı üstlü ya da yan yana iki dairesinde oturan aileler çocukların ya da büyüklerin anlaşmazlıkları yüzünden birbirine küskün, kavgalı, hatta kanlı bıçaklı olduktan sonra başkalarının çabasıyla barıştırılsalar ve hep asık suratla ancak gerektiğinde birbiriyle konuşabilir duruma getirilmiş olsalar, o kadarı “barış geldi” demeye yeter mi? Çocuk oyunlarının mızıkçılığı mahalle kavgasına, karı-koca geçimsizliği suçlamalara, dövmelere, yaralamalara, cinayetlere dönüşüyorsa orda barıştan söz edilebilir mi?
Bunlar, kapsamlı barış kavramının akla getirdiği sıradan olasılıklar; “bölgesel huzur” gibi başka beklentiler de eklenir onlara.
Ama PKK barışı dolayısıyla ciddi olarak ele alınması gereken ilginç sorun bunlarla ilgili değil. Şimdiki sorun, Öcalan’ın durup dururken barışın çözüm çerçevesine “Misakımilli” kavramını niçin sokmak istemesidir. Bunun Mondros Mütarekesi sonrasında gündeme geldiğini, Sivas Kongresi’nin, hatta Mustafa Kemal’in ısrarıyla toplanan son Osmanlı Mebusan Meclisi ile ilk Millet Meclisi toplantılarının başlıca konularından biri olduğunu, Musul ve Hatay sorunlarını da içerdiğini hep biliyoruz. PKK reisinin konuyu gündeme getirmesi neyin işareti olabilir?
Kimi yorumcularca ileri sürüldüğü gibi, ideoloji taslağı olarak Davutoğlu’nun derinliklerini tarayıcı bir AKP-PKK senteziyle yeni yol arayışı mı? Ortadoğu’yu yeniden biçimlendirmeye yönelik Amerikan tasarımına öncülük etmeyi amaçlayan bir büyük Kürdistan hedefi mi? Musul ve Kerkük sorunlarını canlandırıp Cumhuriyetin yeniden kuruluşunda federalizmi öne çıkarıp federe statülü etnik özerk yerel yönetimler kurma hevesi mi?
Yalnız, yeni barış niyetlileri iyi bilmelidirler ki, değişik etnik kökenli bütün vatandaşları içerecek bir çözüm, cumhuriyetin temel ilkesi olarak, tek yapılı ulus-devlette insanların mutlak eşitliğini benimseyip ırkçı ya da dinci ayrımcılığı mutlaka engelleyen kurallara dayandırılmalıdır. Başka türlüsü insanca bir barış olmaz.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Erdoğan belayı satın aldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Yıkılması gerekiyor!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- ‘Kar leoparı’ neden cezaevinde
- Ünlü kebapçının kardeşi 20. kattan aşağı düştü!
- Kayyum belediyeyi kapattı!
- Trabzonspor'da ayrılık!
- Ali Koç'tan çok sert Kayserispor açıklaması!