Mümtaz Soysal

Ersan'ın Gidişi

09 Temmuz 2011 Cumartesi

İNSANLAR vardır. Sessiz gelir, sessiz giderler. Varlıklarının, sonradan, yokluklarıyla anlaşılmasını istercesine sessizdirler. Bu kadar da alçakgönüllü olunmazdiye kızarsınız onlara neredeyse.

Önceki gün aramızdan ayrılan Profesör Ersan İlal onlardan biriydi. Çeşitli vesilelerle yokluğunu hissettikçe çok anacağız onu. Sağlam düşünce yapısı, bilgeliği ve en çok da uygarca cesaretiyle.

Anayasa hukuku ileyönetim hukukubirbirinden kolay ayrılmayan kamu hukuku alanlarıdır. Onlarsız doğru dürüst yönetim olmayacağı için hep güncel kalırlar. Öyle oldukları için, herkes o konularda konuşup yazar. Oysa alanlarının genişliği, öbür bilim ve hukuk dallarıyla sıkı ilişkileri ve ister istemez ideolojik alanlara kaymaları açısından çeşitli güçlükleri vardır. Aynı zamanda sağlam mantık ve titiz hukukçuluk gerektirdikleri halde, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanların cirit atmaktan çekinmedikleri alanlardır bunlar.

Ersan İlalin, anayasa ve yönetim hukuku bilgisini çok kişice yan çizilen bir sorunu açıklığa kavuşturmanın hizmetine vermiş olması asla unutulmayacak.

Özelleştirme furyasının estiği, büyük özverilerle oluşturulmuş ulusal varlıkların elden çıkarıldığı dönemlerde iç ve dış baskılar ve yanıltıcı yayınlar siyasal muhalefeti de sindirmişti. Üzücü olan, işçi dünyasının bazı kesimlerinde hüküm süren tepkisizlikti. Hatta, bu furyanın çalışanlara büyük yarar sağlayacağını, istihdamın artacağını, ücretlerin yükseleceğini söyleyenler çoktu. En haksız durumlarda bile Danıştaya iptal davası açmaktan çekinenler çoğalmıştı.

Öyle bir ortamda sendikaların desteğiyle oluşan birsivil toplumörgütü, Kamu İşletmeciliğini Geliştirme Merkeziadıyla kurulmuş bir vakıf, kendi alanını ilgilendiren bir alanda kamu yararını korumak amacıyla dava açma ehliyeti kazanmak istemiş, Profesör İlalin destekleyici düşüncesi bu ehliyetin kazanılmasında önemli rol oynamıştı. Şimdi, vakfın adındaki baş harflerle oluşan KİGEM diye bir kuruluş var, kamunun ve emeğin haklarını korumaya çalışan.

Ersan gibi insanlar hiç gitmiş olmuyorlar aslında.

 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları