Mümtaz Soysal

AB, Balyoz ve Kıbrıs

16 Ekim 2013 Çarşamba
AB, Balyoz
ve Kıbrıs
SON günlerde Yunanistan’la
Türkiye’nin dışişleri bakanlıkları,
Lefkoşa’nın güneyindeki politikacılar
ve Avrupa Birliği’yle Birleşmiş
Milletler’in New York’ta ya da
buralardaki hamarat diplomatları öyle
bir telaş içinde koşuşuyorlar ki, onları
seyreden ya da medyadan izleyenler
acaba Ada’da kıyamet mi kopacak
diye merak etmekteler.
Yoo, öyle bir şey yok; toplumlar
arası kavga, silahlı kapışma falan
söz konusu değil, her şey eskisi
gibi, insanlar kendi günlük dertleri
ve sorunlarıyla meşgul, asayiş de
berkemal.
Sadece, Batı dünyasındaki
bazı aklıevveller Türkiye’nin
Doğu Akdeniz’den büsbütün
uzaklaştırılması, deniz dibindeki
doğalgazla petrol kaynaklarının
büsbütün büyük Batılı devletlerin ve
şirketlerin hesabına geçirilmesi ve
Yakındoğu ile AB ülkeleri arasındaki
ulaşım yolları güvenliğinin kendi
ellerine verilmesi peşindeler.
Paranoya mı? Türklerin Batı
Akdeniz’e egemen olması
karşısında aşırı tedirginlik mi?
Asyalılığın Küçük Asya’dan Avrupa’ya
taşmasını önlemeye yönelik olarak
hiç dinmeyen, neredeyse ezeli ve
ebedi denebilecek bir takıntı mı bu?
Türkiye’nin AB’ye tam üye olma
hevesini uzun süre körlettikten sonra,
kendi açılarından havayı uygun
bulup Kıbrıs konusunda Kuzey’i
ağır ödünlere bağlamak niyetiyle
sorunu yeniden canlandırmaya ve
hepsinden önemli olarak Türk deniz
gücünün komuta kademesini yargı
oyunlarıyla etkisizleştirerek Ankara’yı
Doğu Akdeniz’de zayıflatma dolabını
döndürmeye başlanmasına tanık
olunca ister istemez pirelenip
kuşkucu olmadan duramıyor insan.
Adanın kuzeyinde de, sanki Kıbrıs
savaşın eşiğindeymiş ya da kendi
başına kötü yönetilmekten perişan
olmuş gibi Güney’e yamanmayı tek
çözüm sayan dış güdümlü küçük
bir kesimin varlığı da aynı kuşkuyu
artırıyor.
Ama her şey bir yana, Kıbrıs’la
ilişkili olarak Türk deniz gücünü
zayıflatmaya yönelik onur kırıcı
hesaplarla vatansever insanlarımıza
çektirilen eziyetler o denli aşikâr
ki, bu tür dolapların uygar bireyler
düzeyinde değil, ancak gözü dönmüş
çıkar grupları ve baş edilemez
yabancı devletlerle onların yerli
yardakçılarının iğrenç düzeyinde
yaşanabileceğini düşünmekten
kendini insan alamıyor..


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları