Sakat Bir Oyun

19 Ocak 2009 Pazartesi

Bir Musevi arkadaşım, iki hafta kadar önce eşini kaybetti. Türkiyede ve İsrailde aylar süren tedaviye rağmen amansız bir hastalığı yenmek mümkün olmadı. Türkiyede yaşıyor, Türkiyede çalışıyor, çocuklarını Türkiyede büyütüyorlardı. Türk vatandaşlarıydılar. Eşinin yıllar önce benzer rahatsızlığını iyileştiren doktor İsraildeydi. Ona da gittiler. Ama olmadı. Arkadaşımın eşi orada vefat etti.

İsrailliler, acılı eşe, Ne fark eder, hepimiz Yahudiyiz, eşini burada toprağa verelimdediler. Cevap şöyleydi:

Hayır, onu kendi topraklarımıza götüreceğim.

Getirdi de. Sevgili eşini İstanbulda Musevi Mezarlığında toprağa verdi. Şimdi yasını tutuyor. Müslüman ya da Musevi, dostlarının başsağlığı dileklerini kabul ediyor.

Yüzyıllardır etle tırnak gibi kaynaşmış Müslüman-Musevi birlikteliğinin sadece bir örneği bu olay. Daha sayısız örnek sıralayabiliriz. Bu topraklar onların kendi toprakları’. Onlar Türk vatandaşları. Belki birçok Türkten daha Türk...

***

Şimdi bu etle tırnağı birbirinden ayırmaya çalışan sinsi-açık bir çabanın boy gösterdiğine tanık oluyoruz. İsrailin Gazzeye saldırısını fırsat bilen kimi çevrelerin, İsrail karşıtlığını Türkiyede Yahudi düşmanlığına dönüştürmek için kolları sıvadığını görüyoruz. Medya köşelerinden meydanlara kadar bilinçli bir anti-semitizmin belki de ilk kez Türkiye topraklarında hortlatılmak istendiğine, Yahudiliğin aşağılandığına tanık oluyoruz.

Türk Musevi cemaati bu gelişmelerden rahatsızlığını bir açıklama ile duyurdu. Dediler ki, Gazzede olanlardan elbette üzüntü duyuyoruz. Çatışmaların sona ermesi, kalıcı barışın sağlanmasını istiyoruz. Ama Türk Yahudileri olarak biz bölgede hiçbir devletin politikasına yön verme gücüne sahip değiliz. Başta Türk devlet adamları olmak üzere liderler devreye girsin, aktif rol üstlensin.

Daha ne desinler?

Türk Musevileri, dinlerinin aşağılanmasından ve hedef gösterilmekten de yakındılar.

Türk Musevileri ve Türk Ermenileri hedef gösteren pankartlarla poz verenlerin ortaya çıktığı bir yerde ve zamanda daha ne yapsınlar?

***

Müslüman Türklerle Musevi Türklerin kaynaşmasının, dünyanın hiçbir yerinde ve tarihin hiçbir döneminde örneği yoktur. Bu öyle kolay kolay bozulacak bir birliktelik değil. Uzun bir tarihin sağlamlaştırdığı bir beraberlik. Türk Musevileri, Gazzeye ölüm kusan, çocukları katleden İsrail devleti ile aynı kefeye koymaya çalışarak, bu kaynaşmayı ayrışmaya dönüştürmek isteyenlerin heveslerinin kursaklarında kalacağına kuşku yok.

Ama tehlikeli.

Dini farklı diye, azınlık diye, bu milletin bir bölümünü huzursuz etmeye, tedirgin etmeye kimsenin hakkı yok. Gücün yetiyorsa gider İsraile karşı koyarsın. Gazzedeki katliamlardan herkes kadar üzüntü duyan, acı çeken Türk vatandaşlarından ne istiyorsun?

Bu saçma sapan tavırları, söylemleri, eylemleri durdurmak için hükümetin de medyanın da harekete geçmesi gerekiyor.

hikmetbila@ttmail.com



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Türkel... 9 Şubat 2009
Elde Var Hamas 2 Şubat 2009
Uğur Mumcu Işıktır 26 Ocak 2009

Günün Köşe Yazıları