Halit Deringör
Halit Deringör hderingor@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Kuyt'ın Düşündürdükleri

21 Haziran 2012 Perşembe
\n

\n

Transfer ayı F.Bahçe için sıcak geçer. Son yıllarda daha arttı bu sıcaklık. İşte en yenisi Hollandalı Dirk Kuyt. Esnaflar el ele vermiş reklamını yapıyor. Hisseyi acizanelerine ne düşecek merak ediyorlar. Hemen her gün, jeneriklerde attığı goller pompalanıyor. Atamadıklarından ya da kötü oyunundan söz edenler yok. Ama olur mu? Değeri nasıl yükseltilecek? Kulüp kesenin ağzını nasıl açacak? Bu kadar büyük futbolcu neden Portekiz maçında oynatılmadı? Oysaki hayati bir karşılaşma idi. 5 dakika bile girmedi oyuna. Galiba bundan öncekilerin çoğunda olduğu gibi yine ayak oyununa düşüyoruz. Bunu da zaten çok iyi yapıyoruz. Neyse, isterseniz bu konuyu burada kapatalım. Güncelliğini yitirmiş bir konu olarak kabul edenler olabilir. Bir de geriye dönüp, eski transferleri hatırlayalım. Belki biraz kıssadan hisse kapar biraz da serinlemiş oluruz.\n

\n

Yıl 1945-46. Ankarada Milli Küme maçındayız. Demirspor Kulübünde oynayan bir futbolcu F.Bahçeye önerildi. Geldi. Gördük kendisini. Zayıf, nahif, çelimsiz bir genç idi. O yılların Anadolu Ajansı Genel Müdürü Muvaffak Menemencioğlunun yanında da önceki yılların büyük futbolcusu Niyazi Sel çalışıyor. Bu futbolcuyu İstanbula gönderiyorlar. Haydarpaşa Garında trenden indiğinde, kendisini karşılayan kimse yok. Üstelik, denizi de vapuru da daha önce hiç görmemiş biri. Allak bullak oluyor. Elinde bavulu öylece kalakalıyor. Sonra Müslim Bağcılar, birisini gönderip aldırıyor ve kendi evinde misafir ediyor. F.Bahçe tarihini okuyanlar bilir. Bu futbolcu daha sonraları değil F.Bahçenin, Avrupanın en iyi oyuncularından biri oluyor.\n

\n

Bir başkası; yıl 1972. Altayda Miço Mustafa diye bir futbolcu var. F.Bahçe ile anlaşıp, kulübe geliyor. Kulüp müdürü, gelmiş geçmiş büyük futbolculardan Büyük Fikret. Onun odasına getiriyorlar. Bir de ne görsün? Karşısında uzun saçlı, üzerinde lacivert ceket, göbeğine kadar düğmeleri açık beyaz gömlek giymiş biri duruyor. Hele boynundaki kolyesine diyecek yok. Ayakkabılarının topuğuna basmış. Fikret soruyor, Bu da kim?diye. Yeni futbolcudiyorlar. Bundan futbolcu mu olur?deyip kovuyor. Didinin antrenör olduğu o dönemde, sonradan mecbur oluyorlar takıma almaya.\n

\n

Nereden nerelere geldik. O zamanlar karatrenle İstanbula gelen, cebinde parası olmayan futbolcuların yerini, özel uçakla gelip, izzeti ikram ile karşılanan, cepleri dolu futbolcular aldı. Villaları beğenmeyip, köşk istiyorlar. İçinde de kuyruklu piyanosu olsun bari

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Olmaz.. Olmaz... 6 Kasım 2012

Günün Köşe Yazıları