Güray Öz
Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Tilki Yine Peynir Peşinde

02 Şubat 2014 Pazar

Ellerindeki tüm olanaklarla yolsuzluk dosyalarını kapatmak için çaba harcayacakları ortaya çıktı. Kızgınlıkları Cemaat’in bir “örgüt”, birlikte yapılmış işlerdeki foyasının meydana çıkmasına değildir. Koalisyonun çatlamış olması nedeniyle bu gücün yolsuzluk dosyalarıyla isyan etmiş, kendini göstermiş olmasınadır.
Bu nedenle de yakın geçmişte aydınların, gazetecilerin, politikacıların hatta kendilerine yakın kimi polis şeflerinin ensesinde boza pişiren ortakları ile uğraşmayı düşünmüyorlar. Dertleri bir an önce şu yolsuzluk dosyalarının kapatılması ve bundan sonra yenilerinin açılmasının önlenmesidir. İktidarlarının devamı, kimi ortada gezinen, barış en azından ateşkes isteyen yandaş yazarların sık sık söylediği gibi “vazgeçilmezliği” buna bağlıdır.

***

Geçmişte de o “efsane” gücü, o gücün elinde birikmiş her türlü yöntemi kullanarak “askeri vesayeti bitiriyoruz” vaveylası ile liberalleri cepheye katarak kendi vesayetlerini kurmak niyetiyle hareket etmişlerdi.
Yoksa faili meçhulleri ortaya çıkarmak gibi bir dertleri hiç olmadı. İş oraya doğru ne zaman kaysa hemen rotalarını düzelttiler. Bu nedenle Hrant Dink cinayetinde tetikçilerden yukarı çıkılmasına izin vermediler. Nasıl versinler? O kapıyı açsalar şimdi peşine düştüklerini iddia ettikleri örgütün, büyük işler başarmış koalisyonun foyaları dökülecek, her işi birlikte yapıp ettikleri ortaya çıkacaktı. Bu nedenle bütün dikkatlerini işin yolsuzlukların örtülmesi kapsamından taşmamasına vermişlerdir.
Gazetelerin yazdığı, Başsavcıvekili’nin yalanladığı, öyle ya da böyle açılmış olan ya da açılacak bir “örgüt” soruşturmasının sınırları da bu nedenle bellidir ve yolsuzluk dosyalarını belki de intikam hırsıyla ortaya dökmüş olan örgütün bir kesimiyle sınırlı kalacaktır. Soruşturma dosyalarının savcı savcı dolaşması, polis ve savcıların görev yerlerinin sürekli değiştirilmesi bunun içindir. Eski müttefikleriyle ucu kendilerine kaçınılmaz bir şekilde uzanacak yaygın bir soruşturma yerine, nokta atışlarını, “sınırlı sorumlu” bir kavgayı yeğledikleri besbellidir.

***

Özel yetkili mahkemelerin, savcıların işlevi bitmiştir. Bu sistem artık gereksizleşmiş, tehlikeli hale gelmiştir. Şimdi bir kere daha geçmişte olduğu gibi “demokrasi” sosuna bandırılmış yöntemlerle karşımıza çıkıyorlar.
Gerçekte ise hemen her alanda otokratik bir yönetimin eylemlerini görüyoruz. İdeolojik baskının tıpkı inşaat işleri gibi doğrudan merkezi bir anlayışla ele alınacağının, her alanı kapsayacağının somut belirtileri ortada. Medyaya bakın, kültür sanat alanına bakın, internet sansürüne bakın ve “dinlemeleri sınırlandırıyoruz” demagojisine bakın, yeni dönemin kanıtları oradadır.
Liberallerin bir kere daha “AKP’yi korumak demokrasiyi korumaktır” sloganı altında harekete geçmeleri de yakındır. Türkiye ile demokrasiyle özdeşleştirdikleri iktidarın büyük bir tehlike ile karşı karşıya kaldığını ilan etme hazırlığındalar. Danışmanların piyasaya sürdüğü “demokrasi için AKP etrafında kenetlenme” fikirsizliğinin yaygınlaşması için harekete geçtiler.

***

Yolsuzlukların üstünün örtülmesine odaklanmış örgüt operasyonlarının amacı “iktidarın ve politikalarının vazgeçilmezliğine” halkı inandırmaktır. 11 yıldır bilmem kaç kere iflas etmiş dış politikanın, her teğet geçişinde halkı yoksullaştırmış, iflastan başı dönmüş ekonomi politikasının, canlar yakmış zorbalığın ve ayyuka çıkmış yolsuzlukların “Cemaat örgütüyle mücadele lafazanlığıyla” koyu bir sis perdesiyle örtülmek istendiği zamanlarındayız.
Oyuna gelme ihtimali yüksektir. Çünkü bu masalı satın almaya teşne liberaller meşe ağacının dalında ağızlarında peynirle tilki beklemeye çoktan başladılar. O da ağacın altında sırıtıyor zaten.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları