Rıdvan kesik yemiş. Ama Diaby, Boyd gibi yetenekleri sınırlılar, Lens gibi vurdum duymazlar sahada. Bir kere Rıdvan takımın en iyi pas sezgisine ve becerisine sahip oyuncusu. Tek bir hata yaptı Kayseri’de ve yedeğe düştü. Ayrıca o hatayı değerlendirirken Rıdvan’a pası verene de bakacaksın. Dahası Diaby oynayacağına Kartal Yılmaz oynasın. Roco oynayacağına Erdoğan oynasın. Kaybedeceksen bunlarla kaybet. Üstelik gördük Atiba da dahil 60’tan sonra yaşlı oyuncular düşüyor. Ne var ki Beşiktaş Sergen Yalçın’ın tercihlerini doğrularcasına Caner’in asistiyle Boyd’un vuruşuyla golü erken buluyor. Sonrasında çanlar Beşiktaş için çalmaya başlıyor. Önce Burak sakatlanıyor Güven oyuna giriyor. Çok erken bir değişiklik bu. Beşiktaş’ın genç kalecisi Ersin bire birde yaptığı kurtarışla kalesini koruyor ama Beşiktaş savunması öylesine hatalar yapıyor ki, Roco ve Ruiz öylesine ağır kalıyor ki Koita’ya hayatının maçını oynatıyor. Koita ardı ardına 2 golle Paşa’yı öne geçirmekte hiç zorlanmıyor. Sonra Gökhan da sakatlanıyor. Bir talihsizlik daha. Ve Siyah-beyazlılar Burak ve Gökhan gibi 2 tecrübeli oyuncusundan yoksun olarak 2-1 geride bitiriyor ilk yarıyı. Belli ki bundan sonrası daha da zor geçecek. Ne var ki Fuat Çapa Koita’yı çıkararak Beşiktaş savunmasını rahatlatıyor. Ve Lens ender asistlerinden birini yapıyor Boateng tamamlıyor ve Kartal eşitliği sağlıyor. Boateng’in golü kadar ırkçılığı protesto hareketi de güzel. Zaten geçmişte ırkçılıktan çok çekmiş. Ardından Beşiktaş moralleniyor, 3. gol için baskı kuruyor. Ama ilk dokunuş yok, pas yok, bitiricilik yok. Son 20 dakikaya girerken maç adeta “Rus ruletine” dönüyor. Kim atarsa o kazanacak. Ve Beşiktaş 90’da Güven’le atıyor ve kazanan o oluyor.