Erol Manisalı
Erol Manisalı erolmanisa@yahoo.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

AKP’nin ‘Birleştirici’ Rolü!

09 Mart 2015 Pazartesi

AKP hükümetinin ve Erdoğan’ın özellikle 2007’den itibaren izlediği politika ve yürüttüğü uygulamalar “çok farklı olan ve eskiden birbirlerine karşı çevrelerin yakınlaşmasına” neden oluyor.
Kimler mi?
- Sağ, sol, tutucu ve liberal çevrelerin önemli bir bölümü, “AKP ve Erdoğan konusunda çok benzer sert eleştiriler yapıyorlar”.
- Aralarındaki karşıtlıkları bir kenara itmiş durumdalar “AKP (ve Erdoğan) gitmeli” duruşunda aynı noktaya gelmişler.
- TÜSİAD, sosyal demokratlar, bazı sendikalar ve “elit”, bugüne kadar olmadığı bir biçimde yakınlaşmışlar. “Ortak düşünceleri” paylaşıyorlar.
Kimi İslamcılarla sosyal demokratlar bile işbirliğine girmişler.
Tarım kesimi, köylü nüfus “ağalık düzeni ile termik santral ve HES’lerin nasıl birlikte çalıştığını nihayet anlamaya başladığı için tutucu söylevlerden uzaklaşmaya başlamış”; pratikte sorunlarını çözmeye çalışarak “demokrasinin ne olduğunu hissediyorlar”; hem de direnç göstererek sonuca gidiyorlar.
II. Cumhuriyetçiler AKP’yi yaşadıktan sonra “meğerse birincisi ne kadar önemliymiş” dercesine AKP’yi eleştirmeye başladılar.
AKP sayesinde kamuoyunun ABD’ye bakış açısı da değişti. 2003’te yüzde 75-80 olan kamuoyundaki ABD karşıtlığı ABD lehine büyük değişim gösterdi. ABD yönetimi AKP sayesinde hep kazanan taraf oldu.
Türk kamuoyu Avrupa’dan (ve AB’den) medet umar duruma geldi. AKP üzerinde AB baskıları gündeme geldi.

Ve CHP
CHP’nin içindeki değişime bakın; AKP yüzünden (ve sayesinde) CHP de değişim gösterdi.
AKP’yi “merkez”den iteleyebilmek için “kimi muhafazakâr çevrelerle” işbirliğine girdi; ABD ile ilişkilerini “gözden geçirdi”.
Laiklik felsefesini önemli ölçüde gevşetti. AKP (ve Erdoğan) iktidara gelmese bütün bu değişiklikler olabilir miydi?
Kuşkusuz yalnız AKP değil, 1990 sonrasının yeni küresel gelişmeleri de CHP’nin iç yapısında bu değişmelere yol açtı. Yeni küresel rüzgârlardan etkilendi.

Yeni oluşumlar
AKP (ve Erdoğan) karşıtı cephe hangi odaklardan oluşuyor?
- Cumhuriyetin yerine bir “İslamcı (ve dinci) yapının oluşmasından korkan herkes” AKP’ye karşı değişti.
-Demokrasinin tamamen ortadan kalkacağından, tek adam tek güç rejiminin geleceğinden kuşku duyanlar AKP (ve Erdoğan) tepkisinde yakınlaşma gereksinimini duydular.
- Avrupa ve ABD, Türkiye’nin Ilımlı İslam ve laik bir ülke zemininden hızla uzaklaşarak radikalleşen eğiliminden kaygı duydukları için AKP yönetimine (ve Erdoğan’a) tepki göstermeye başladılar.
- Uluslararası sermaye çevreleri ve şirketler, AKP’nin Türkiye pazarında “yandaşlık koşullarını” yerleştirmesinden korktular. Haksız rekabete karşı çıktılar.
Ancak, “Kürdistan meselesinde” AKP’ye (ve Erdoğan’a) bir süre daha gereksinimleri bulunduğunu bildiklerinden tepkileri şimdilik sınırlı.
AKP’ye karşı tepki vermeyen çevrelerin başında, “İslamcı bir toplumsal yapıyı” isteyenler geliyor.
Ayrıca, AKP sayesinde büyük iktisadi güç sağlayan ve pay elde eden (sermaye ve siyasi) kesim oluşturuyor.
Dışardan ise S. Arabistan ve Katar gibi sınırlı Arap ülkeleri bulunuyor. Bunların hepsi dikta rejimi ile yönetilen ülkeler.
AKP sayesinde Türkiye içinde “değişik kesimlerden oluşan ve aralarında ortak zemin bulmaya çalışan çok geniş bir cephe ortaya çıktı.
Bu ortak zemin haziran seçimlerinde ne oranda etkili olacak? Ülke şu günlerde bunun sancılarını yaşıyor.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları