Cüneyt Arcayürek

Yaptıkları Yapacaklarının Teminatı...

30 Ağustos 2014 Cumartesi

“Büyük Türk milleti ve tarih huzurunda namusu ve şerefi üzerine ...
... yemin ettikten” sonra:
Meclis’te yeminin ardından ziyaret ettiği Anıtkabir’de daha önceleri başkaları için söylediğini yineledi. Kendi deyimiyle sap gibi durdu.
12 yıl 4380 gün nerdeyse bir günün 12 saati basit siyasal manevralarına, siyasal amaçlarına destek olsun diye karaladığı, kötülediği, inkâr ettiği, devrim nitelikli eserleriyle adından söz etmediği büyük öndere “Aziz Atatürk” diye seslendi.
Daha önceki söylemlerini anımsayınca, insanın içinden, bir insan bir günde, 12 saat içinde bu kadar değişemez demek, bu duygusunu dışavurmak için kaba bir seslenişle yuh demek geçiyor.
Daha önceleri söylediklerinden bir süre sonra nasıl çark ettiğini anımsayınca, biz ne kadar 12 yıllık geçmişi anımsatsak da, o yine; o söylediklerim siyasal liderlik zamanına aitti.
Cumhurbaşkanı olarak bütün milleti görüş farklılıklarını ayırt etmeksizin kucaklayacağımı söyledim.
Şu gün bu gereği yerine getiriyorum, diyebilir.
Bu nedenle ziyaretinden sonra Anıtkabir’de “Aziz Atatürk” diye seslenişini yadırgamayalım.
Son konuşmalarının birinde galiba Mevlana’dan, dün geride, bugün yeni şeyler söylemek lazım gelen iki satırı boşuna söylememiş demek.

***

Öyle ya dün AKP kongresindeydi, bugün Ata’nın huzurunda.
Dün dündü, bugün ise bugün!
Gelelim Meclis’teki yeminine:
27 Ağustos’a kadar anayasanın emredici maddelerini tanımadı.
Hukukun üstünlüğünü lafta tanıdı, fiiliyatta umursamadı.
Demokrasiyi kendi anlayışına göre tıraş etti.
Atatürk ilkelerini ve inkılaplarını tanımazlık bir yana, sürekli hakaret etti.
Laik Cumhuriyet ilkelerine sözde bağlı kalan uygulamalar yaptı.
Aday iken söylediklerine bakarsanız.. yemin metnindeki “aldığı görevi ‘tarafsızlıkla’ yerine getireceği” vurgulaması okkalı bir yalan izlenimi veriyor.
Cumhurbaşkanı sıfatıyla anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağına, görevini tarafsızlıkla yerine getireceğine, bütün gücüyle çalışacağına Türk milleti ve tarih huzurunda namusu ve şerefi üzerine ettiği yemine inanmakta zorluk çekiyor insanlar.

***

Bu ülkede görev alanların daha önce yaptıkları yapacaklarının teminatıdır özdeyişine sadık kaldıklarını yaşadığımıza göre...
...12’nci Cumhurbaşkanı’nın özdeyişteki kurala sadık kalacağı, kuşku ve kaygıdan ötede toplumsal bir inanış olarak göze çarpıyor.

***

Bu gerçeklerin ışığında 12’nci cumhurbaşkanlığı döneminin bu ülkeye hayırlara vesile olacağını nasıl söyleyebilirsiniz?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları