Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
‘Tozlu raf’ derken, kaç parmak?
Kuvvetler ayrılığının fiilen kalktığını “Oğlan bizim kız bizim” folklorik sözüyle anons eden anayasa profesörü ve AKP milletvekili Burhan Kuzu’nun ardından, meseleye daha “vizyoner” bakış, dün Ömer Çelik’ten geldi.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Çelik, Milliyet’te, Serpil Çevikcan’a verdiği röportajda şöyle diyor:
“Kuvvetler ayrılığı ortadan kalkacak diye, yeni sistem tartışmalarının önünü tıkamaya çalışanlar bilsinler ki ortada bir kuvvetler ayrılığı yok. Yasamayı da alıyor yürütmeyi de alıyor eline.”
İktidar partisi mutfağında pişirilen ve çizdiği hak kısıtlayıcı çerçeveyle anayasayı ihlal eden dokunulmazlık fezlekelerine dair anayasa değişikliği teklifi, TBMM Anayasa Komisyonu’nda bu hafta işte böyle bir atmosferde görüşülmeye başlıyor.
Teklif, milletvekili fezlekelerini, soruşturmaları açan savcılıklara göndersin diye Başbakanlık’a iadesini öneriyor.
Hem de 15 gün içinde. Çünkü AKP’nin mayısta Meclis’te başka önemli işleri var.
Ve bakınız, anayasaya eklenmek istenen bu teklif, eklenmek istediği anayasanın hangi emredici hükmünü (m.83/2-1) ortadan kaldırmak istiyor:
“Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclis’in kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz.”
Ne kadar etkileyici değil mi?
Şimdi CHP ile MHP, hukukçu olmayı bile gerektirmeyecek kadar “kör kör parmağım gözüne” anayasayı ihlal eden bu maddeye destek verecek.
Bizler de bu hafta boyunca teklifin işaret fişeğini, sanki Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu fezlekeler parlamento raflarında çürümemeli” sözüyle çakmamış gibi görüşmelerini izleyeceğiz.
TBMM Anayasa Komisyonu, daha bir hafta önce Burhan Kuzu, Galip Ensarioğlu “Oğlan bizim kız bizim dememiş”; Ömer Çelik “Ortada bir kuvvetler ayrılığı yok” dememiş gibi sanki, çalışacak.
***
Bu arada, Cumhurbaşkanı’nın, “parlamento raflarında çürümemeli” derken “bu” işaret sıfatını kullandığı fezlekelerin tamamının HDP milletvekillerine dair olduğunu da not düşelim.
Yani ola ki yanılan varsa; Erdoğan, “fezlekeler parlamento raflarında çürümemeli” derken misal, kendisinin Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemindeki AKBİL, yahut 2000 yılında Avustralya’da yayın yapan bir radyoda, şehitlerden söz ederken kullandığı “kelle” ifadesi üzerine düzenlenmiş “tozlu” fezlekeyi kastetmiş olmuyor.
Velev ki kastetse dahi, 2008’deki 3 kuruşluk tazminat kararına da konu oluşturan bu ifadeye ilişkin fezleke, şu anda Meclis kayıtlarında görünmüyor.
Kâğıt üzerinde var ama tıpkı kuvvetler ayrılığının kâğıt üzerinde olması gibi. Var da yok.
***
Dokunulmazlık fezlekeleriyle ilgili kanun teklifinin, diğer kritik boyutunu, oylama sonucu oluşturuyor. Bağlayıcı nitelikte grup kararı alınamayan bu konuda, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun destek açıklamasına karşın, ana muhalefet partisinden “hayır” oyu kullanacak milletvekili sayısının yüksek olacağı anlaşılıyor. Ancak, oylama sonucunun 330- 367 aralığında çıkması durumunda, Cumhurbaşkanı’nın, anayasa değişikliği teklifini referanduma götürmesinin önü açılıyor.
Eklenmek istediği anayasaya aykırı bir teklifin referanduma götürülmesi, -sadece reddettiği kuvvetler ayrılığının nimetlerinden yararlanmak bakımından değil- başka pek çok sorunun habercisi olabilir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Erdoğan belayı satın aldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Yıkılması gerekiyor!
- Ünlü kebapçının kardeşi 20. kattan aşağı düştü!
- ‘Kar leoparı’ neden cezaevinde
- Trabzonspor'da ayrılık!