'Yeni' CHP ve Dersim Tuzağı!

06 Aralık 2011 Salı
\n\n\n

Tarihi sürekli olarak 60-100 yıl geri sarıp, temcit pilavı gibi güncel siyasete bulamaç yapmak, bu iktidarın ve onun psikolojik harp taktiklerini yöneten sapmış entel kadronun ana görevleri arasında. AKP halkın ekonomik sorunları ve ezilmişliğiyle uğraşacağına, yalnız 27 Mayıs, 28 Şubat, 12 Eylül ve şimdi Dersim diye, dur durak bilmeden geçmiş hakkında çoğu yalan yanlış yorumlara sarılıyor.

\n

Bir yandan Ermenilere Tarihi tarihçilere bırakın, siyasete malzeme yapmayın diyeceksin, diğer yandan kendi ülkende en bayağı şekilde tarih saptırmalarından medet umacaksınİşte CHP, böylesine bu konulara meraklı bir iktidara, kendi vekili Hüseyin Aygün eliyle gümüş tepsiyle akıl almaz bir servis yaptı, içten vuruldu.

\n

Erdoğan herhangi bir lider değil: Stratejiden son derece anlayan, fırsatçı, en küçük zaaf veya duvardaki çatlaktan istediği konuda olay çıkarabilen, büyük bir taktisyen. Ona karşı bu gaflete imza atmak az başarı (!) değil... Bu olay CHPye yakışmadı. Yani en azından tarihten tanıdığımız gerçek CHPye hiç yakışmadı. Peki böyle düşünceler demokratik bir toplumda olamaz mı? Olabilir tabii ki. Ama yeri CHP olamaz. Toplumda ateistler olamaz mı? Tabii ki olur. Ama yeri AKP veya SP olamaz. Olursa komik olur! Bazı çelişkiler, kurumsal kimliklerle abartılı çatışmalara sokulamazlar. Ayrıca önemi kendinden menkul resmi tarihsuçlamasıyla tüm Cumhuriyet tarihini yadsımanın malum takımın hastalığı olduğunu biliyoruz. Ama bir CHPlinin bu standart tuzağa düşmesi, içler acısıdır.

\n

Kılıçdaroğlu, CHP ve Cumhuriyet tarihine bu kadar Fransızkalamaz. Herkesin anlaması lazımdır ki, CHP, 90lardan kalma Yeni Demokrasi Hareketi değildir. Hiç kimsenin sorumsuzca partinin adı önüne yeni kelimesini koyarak, CHP içinde Atatürk ve İnönü eleştirmenliğine soyunmaya hakkı yoktur. CHP, Öz Varan veya Hakiki Koç şeklinde firmalar gibi isim değiştiremez. Bunu mümkün sananlar, partide sıfatları ne olursa olsun, çok şaşıracakları sonuçlarla karşılaşabilirler. Bir gün parti disiplini işlerse, partinin kimliğini koruyanlara değil, saptıranlara işler.

\n

Siyaset, her şeyden önce 3-5 hamle sonrasını görebilmektir. CHPyi Dersim tuzağının dibine çekenlerin ana hedefi, ne Sabiha Gökçen, ne Alevilerdir. Onların hedefi, Dersim üzerinden bir türlü başaramadıkları bir Mustafa Kemal cephesi açmak, büyük öndere saldırmaktır. Tabii ki Sabiha Gökçen, Atatürke uzanan bir köprüdür, bir günah keçisi yapılmaktadır. Herhalde Gökçen, durup dururken sefere gitmemiştir! Hükümet kararını uygulamıştır. Ayrıca kendini çürüğe çıkarıp askerlikten kaçanlardan farklı bir örnek sergilemiştir. Bu zavallı mantıklarla yakında Kubilayın anıtı kaldırılıp, Menemende karşıdevrimi engellemiş olmaktandava açılabilir! Zaten AKPnin bir güzide ismi, İstiklal Mahkemelerinin de yakında mercek altına alınacağını müjdelemiştir!

\n

İşte Hüseyin Aygün bu toprak kaymasını tetiklemiş olmakla övünebilir! CHP, Cumhuriyet düşmanlarına uydurma paslar verip, kendi kalesine gol atamaz: Artık hiç olmazsa bu kritik dönemde, partiye Truva Atısokmaktan vazgeçilmelidir. Zaten yıllardır gözünü kan bürümüş Sevrciler, Cumhuriyet düşmanları, emperyalizm uşakları her yerde parti aleyhine çalışmakta, Cumhuriyet karşıtı psikolojik harekâtı, CHP üstünden yapmaktadırlar. Partinin bir de iç düşmanlara ihtiyacı yoktur.

\n

Dersim konusunda köşe yazısında tarih dersi vermeyeceğim. Çok merak edenler, mesela Mehmet Perinçekin Sovyet Devlet Kaynaklarında Kürt İsyanları kitabını okuyabilirler. Herkesin nimetlerinden faydalandığı bu Cumhuriyet nasıl kurulup korunabilmiştir? Hangi dış destekli kışkırtılmış isyanlarla baş ederek ayakta kalabilmiştir? Geçmişte kalmış talihsizlikleri deforme ederek masumiyete çekip, geriye dönük suçlu aramak, son 88 yıl hakkında bu hükümetin refleksi olmuştur. Tabii özellikle kendilerini rahatsız eden ve yoruma açık olmayan Sivas gibi olaylara perde çekerek!

\n

Bu anakronik değerlendirmelerle geriye bakarak herkes her ülkeden ve herkesten özür dilemeye mecbur edilebilir! Bunun sonu yoktur. AKP, bu işe çok meraklı olduğuna göre, bir dahaki sene işe İstanbulun fethi nedeniyle Bizanslıların torunlarına özürlerini sunmakla başlayabilir! Haluk Koç ve arkadaşları, tabii ki haklıdırlar. CHPyi Anti-Kemalist faaliyetlerin odağı” (!) sananlar varsa, acil olarak bu trenden inmeleri şarttır.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Erken seçim mi dediniz? 18 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları