Geçen pazar günü yayımlanan yazımda Galatasaraylı basketbolcu David Hawkins’in idrarında bulunan ve “keyif verici” olarak açıklanan maddenin ne olabileceğini anlatmış; Prof.Dr. Uğur Erdener’in WADA yönetimine seçildiğini belirtmiş, antrenör ve yöneticilerimizi dopingle mücadelede yeni bir anlayışın hâkim olacağı konusunda uyarmıştım. Üstü kapalı bir şekilde atletizm camiasına göndermiştim son mesajımı. \n

Hafta içinde Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Terzi ile sohbet ettik. Spora başladığım yıllardan bugüne, yani 40 senedir tanıdığım eski bir atlet Terzi... Dost sohbetimizde çok şey yaptıklarını, ancak zaman zaman yanlış anlaşıldıklarını anlattı. Federasyon olarak hem dopingle hem de bu işi sektör haline getiren, sporcu ve antrenörleri kandırarak dopinge bulaştıranlarla mücadele ettiklerini anlattı. \n

Sporcularla birlikte antrenörlerini de disiplin kuruluna gönderdiklerini, yönetim olarak dopingli yakalananlara verilecek ceza konusunda etki ve yetkilerinin olmadığını söyledi. Antrenör ve sporcuları bilgilendirmek üzere kitaplar hazırlatıp dağıttıklarını, kamplarda seminerler düzenleyerek doping konusunda eğitimler verdiklerini ve uyarılar yaptıklarını, WADA’ya ait her bilginin federasyon internet sitesinde yenilenerek yer aldığını belirtti. \n

Başkan Terzi, geçen yaz İzmir ve Ankara’da yapılan yarışmalar sırasında yaşananlara da değindi. Dopingle mücadele ederken hem atletizme yatırım yapan kulüplerin hem de sporcuların haklarını korumak zorunda olduklarını, numune alma işleminin prosedüre uygun bir şekilde yapılması halinde hiçbir sorun yaşanmayacağını ifade etti. İtirazlarının temelinde bu düşüncenin yattığını açıkladı. Baş antrenörün, “Dopingle mücadele edenlerle savaşacağım” demesini doğru bulmadığını, bu sözün sporcu haklarını koruma arzusuyla söylenmiş olduğuna inandığını anlattı. \n

En çok doping numunesi aldıran federasyon olduklarını, test başına 300 lira ödedikleri Hacettepe Doping Kontrol Merkezi’nin kapanmasının ardından yurtdışındaki laboratuvarlara gönderdikleri her bir numune için 400 Avro vermek zorunda kaldıklarını, bu nedenle son dönemde sıkıntı yaşadıklarını, yine de dopingle mücadele konusunda en çok çaba harcayan federasyon olduklarını kaydetti. \n

WADA’nın uygulamaya yeni koyduğu biyolojik pasaport konusunda atletlere yardımcı olmak üzere Gençlik ve Spor Bakanlığı desteği ile İzmir’de üst düzey performans merkezi kuracaklarını, Ege Üniversitesi öğretim üyelerinin görev yapacağı merkezde sporcuların kan örneklerinin toplanacağını, değerlerinde dış etki bulunan atletlerin milli takım kafilesine alınmayacaklarını belirtti.\n

Okuyucularımızın bilgisine sunuyorum.