Alev Coşkun

Dr. Sedat Akman: Gerçek bir Atatürkçüyü yitirdik

19 Ağustos 2020 Çarşamba

Dr. Sedat Akman, İzmir Tabipler Odası Başkanı ve CHP’nin gençlik kollarından yetişmiş, partinin her kademesinde çalışmış bir parti emekçisi.

Sedat Akman’la 1950-1954 yıllarında  İzmir Atatürk Lisesi’nde birlikte okuduk, o benden bir sınıf yukarıdaydı.

Dr. Sedat Akman, Bergama’da alçakgönüllü bir ailenin belediye kâtibi bir babanın evladıdır. Ortaokulu bitirince devlet imtihanlarına girerek İzmir Atatürk Lisesi’nde parasız- yatılı” eski deyimle leyli mecaai” okudu.

Daha sonra İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni de Sağlık Bakanlığı’nın sınavını kazanarak ve Sağlık Bakanlığı bursu ile okudu.

Gerek lisede, gerek üniversitede Türkiye Cumhuriyeti’nin verdiği olanaklarla okuyan Dr. Sedat, Cumhuriyet felsefesine olan bağlılığını yaşamı boyunca sürdürdü.

TOPLUMSAL MESELELERE DUYARLI

Tıp Fakültesi öğrencisi Sedat, ülkesinin toplumsal sorunlarından ayrı kalmıyordu. Sosyal konularda aktifti. 1956 yılında, CHP Beyazıt İlçesi Devrim Ocağı Gençlik Kolu Başkanlığı görevine  getirildi. Henüz 22 yaşındaydı. O günkü siyasal iktidar Sağlık Bakanlığı bursu ile okuyan Dr. Sedat’ın bursunu kesmek gibi bir yola başvurmuştu.

1960 öncesi o günlerin gençliğinin duyarlı ve etkin olduğu yıllarda, demokrasinin temel ilkelerinden sapmalar, gençlik tarafından titizlikle izleniyordu. 1960 öncesi günler, doğuştan örgütçülük yeteneğine sahip, genç üniversite öğrencisi Dr. Sedat Akman’ı da etkiliyordu. 1959 yılında CHP Beyazıt ilçesi gençlik kolu başkanlığına seçildi.

Tahkikat Komisyonu’nun kurulması ve özellikle bu komisyona anayasaya aykırı olarak verilen insanları tutuklama, gazeteleri kapatma gibi geniş yetkiler üniversite gençliğini etkiliyordu.

AKTİF ROL ALDI

28 Nisan 1960 İstanbul Üniversitesi öğrenci hareketlerinden bir gün önce yapılan ve polisin ağır, orantısız güç kullanarak dağıttığı Tıp Fakültesi Talebe Cemiyeti kongresinde, Dr. Nurettin Sözen (İBB Başkanı), Dr. Kemal Alemdaroğlu (İstanbul Üniversitesi Rektörü), Dr. Yüksel Burkutoğlu, Dr. Cemal Sarı, Dr. Önder Dai, Dr. Gencay Gürsoy, Dr. Memduh Eren gibi arkadaşlarıyla birlikte aktif rol almıştı.

28 Nisan günü, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi büyük amfisinde başlayan, üniversite bahçesine taşan masum öğrenci gösterileri, polisin aşırı güç kullanması ve birçok arkadaşımız (Hüseyin Onur, Cengiz Ballıkaya, Hüseyin Irmak, Mevlüt Kudunoğlu, Kenan Öztin) ağır yaralanmıştı. O günlerde, CHP İstanbul İl Gençlik Kolları Başkanı olarak cesur, dürüst, dik duruşlu arkadaşım, Sedat Akman’la birlikte çalışıyorduk.

1960 sonrası, 1961 yılında yapılan kongrede, Sedat Akman, CHP İstanbul İl Gençlik Kolu Başkanı seçildi.

ÖRGÜTÇÜ DOKTOR

Örgütçü ve partinin emekçisi Dr. Sedat Akman’la 13 yıl sonra bu kez 1973 seçimlerinde yollarımız yine kesişti. Kader bizi tekrar birleştirmişti. 1973 seçimlerini yürütmek üzere, CHP İzmir İl Başkanlığı’na atandım. Dr. Sedat Akman da İl Yönetim Kurulu üyesiydi. Omuz omuza birlikte çalışma yine başladı.

Sedat Akman, parti emekçiliğini sürdürdü. 1976’da CHP İzmir İl Sekreteri’ydi ve daha sonra 1977 seçimlerini CHP İzmir İl Başkanı olarak yönetti.

EFSANE İL BAŞKANI

1977 seçimlerinde İzmir Çiğli havaalanında kontrgerillanın Ecevit’e karşı giriştiği ve polis silahından çıktığı sonradan ispatlanan ve Ecevit’in yakın arkadaşı Mehmet İsvan’ın yaralanmasına neden olan infaz hareketi” sırasında Ecevit’in yanı başındaydı.

1978’de yapılan CHP İl Kongresi’nde yeniden İzmir İl Başkanlığı’na seçildi. 1980 askeri darbesine kadar il başkanlığını sürdürdü. Büyük örgütçülüğü ve özverili çalışmaları nedeniyle CHP örgütü içinde, tabanda efsane il başkanı” unvanını aldı.

DEMOKRATİK İLKELERE BAĞLILIK

Dr. Sedat Akman, sadece ülkede demokratik sisteme değil, parti içi demokrasiye de içtenlikle bağlı bir kişiydi. Bizzat tanık olduğum bir olayı anlatmak isterim.

1977 genel seçimini İzmir İl Başkanı olarak İzmir’de yöneten Sedat Akman, gerek parti tabanında gerekse kamuoyunda etkin bir üne kavuşmuştu.

Genel seçimden hemen sonra, yerel seçimlere gidildi. O sırada CHP’nin İzmir Belediye Başkanı İhsan Alyanak birinci dönemini doldurmuştu.

Genel Başkan Ecevit, belediye başkanlığında bir değişim istiyordu. İl başkanı Sedat Akman’ı Ankara’ya çağırdı ve kendisini belediye başkanı olarak görmek istediğini, İzmir Belediye Başkanlığı’nın merkez yoklamasıyla tespit edileceğini belirtti.

Sedat Akman, bu görev için kendisinin tercih edilmesine teşekkür etti. Ancak bu görevi önseçim yapılırsa kabul edeceğini bildirdi.

Bunun anlamı şuydu: Dr. Sedat Akman, Ecevit’in en güçlü zamanında kendisine sunulan İzmir Belediye Başkanlığı’nı kabul etmiyor, ancak önseçimde kazanırsa belediye başkanı olacağını ifade ediyordu.

Bunun üzerine, İzmir CHP örgütünde önseçim yapıldı. Bir tarafta il başkanı Sedat Akman, karşısında fiili olarak birçok olanağa sahip belediye başkanı İhsan Alyanak…

Kimi delegelerin çocuklarına iş verildiği, kimilerine büfe tahsis edildiği o günkü basında yazılmıştır. Bu önseçimi Alyanak, sadece 55 oyla kazandı.

NESLİ TÜKENEN İDEALİST

Ecevitin en güçlü bir döneminde, 1977’de kendisine altın tepsi içinde İzmir Belediye Başkanlığı’nın sunulmasını içine sindiremeyip, önseçime inanmış bir idealist partilinin niteliğini ortaya koymaktadır.

Dr. Sedat Akman böylesi bir CHP’liydi ve bu gibilerin artık nesli tükenmiş olduğu anlaşılıyor.

1980’den sonra demokratik yaşamın tekrar rayına oturması yönünde çalışmalarını, tüm baskılara karşın sürdürdü. Ecevit’in yanında yer aldı. Daha sonra CHP’nin açılması çalışmalarına aktif olarak katıldı.

İzmir Kadın Örgütleri Başkanlığı’nı yapan Şermin Akman’la evli olan Sedat Akman’ın, üç kız evladı ve torunları vardır. Akman, düzgün bir aile babasıydı.

Dr. Sedat Akman, gerçek bir Cumhuriyetçi, tam bir Atatürkçüydü. Dik duruşlu, sadık bir dosttu. Dr. Sedat Akman, Atatürkçü çizgisinden hiçbir zaman ödün vermedi. Gerçek bir CHP emekçisiydi. 

Sedat Akman gibiler birer birer bu dünyayı terk ediyorlar.

Siyasal yaşamımdaki en gerçekçi, en dürüst, en sağlam arkadaşımı yitirmenin onulmaz acısını yaşıyorum. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları