Yeter! Otele doyduk

TÜROB Başkanı Timur Bayındır: Türkiye turizmi için şu anda en büyük risk, konaklama yatırımlarındaki arz fazlası. Antalya ve İstanbul’daki yeni yatırımlar arz fazlalığına rağmen artmaya devam ediyor.

Yeter! Otele doyduk
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 13.01.2019 - 23:12

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, turist sayısındaki artıştan daha çok, fiyatlarda yükselme sağlamaya odaklanılması gerektiğine işaret ederek, kişi başına harcamanın 612 dolara gerilediğini 2019’un en önemli çalışmasının bu olması gerektiğini söyledi.
Türkiye turizmi için şu anda en büyük riskin konaklama yatırımlarındaki arz fazlası olduğuna işaret eden Timur Bayındır ile Türkiye turizmini, geleceğini ve sorunlarını konuştuk.

-2018 genel ekonomi açısından kötü geçerken turizm için iyi bir yıl oldu; ne söyleyeceksiniz?

Türk turizmi 2 yıl zor ve engebeli bir dönem geçirmesinin ardından 2018’le birlikte yeniden yükseliş eğilimine girdi. Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre Türkiye’ye gelen turist sayısı 11 ayda yüzde 22.2 artışla 37 milyon 537 milyon kişi oldu. Yıl oransal olarak aşağı yukarı bu düzeyde bir artışla sonlanacak gibi görünüyor.

Fiyat artışı düşük

-Otel dolulukları da aynı oranda arttı mı?

Türkiye’nin Kasım 2018 otel dolulukları 2017’nin aynı ayına göre yüzde 1.5 artarak yüzde 63.7 oldu. Ocak-Kasım 2018 döneminde de doluluklar yüzde 10.3 artarak yüzde 66.7’ye yükseldi. 2018 yılı 11 aylık performanslarda Türkiye doluluk oranında en yüksek artışı yaşayan ülke oldu. Konaklama sektöründe fiyat artışı da devam etti. Ocak-Kasım 2018 döneminde ortalama günlük satılan oda bedeli yüzde 6.4 artışla 70.8 Avro’ya, toplam oda sayısı üzerinden oda başı elde edilen gelirler yüzde 17.3 artışla 47.2 Avro’ya ulaştı. 11 aylık dönemde Türkiye oda başı elde edilen gelirde, geçen yıla göre en yüksek artış oranını yakalayan Rusya’dan sonra ikinci ülke oldu. 11 aylık dönemde Avrupa ortalaması doluluklarda yüzde 73.3, ortalama günlük satılan oda bedelinde 111.8 Avro, toplam oda sayısı üzerinden oda başı elde edilen gelirlerde 81.9 Avro oldu. Özellikle İstanbul’da başlayan pazar çeşitlenmesi hızlanarak devam ediyor. Bu durum fiyatlara da olumlu yansıyor. Ancak henüz Avrupa ortalamasının neredeyse yarısındayız. Yükseliş eğiliminin gelecek aylarda da devamını bekliyoruz. Hedef pazar ülkelerden gelen işaretler olumlu.

Geliri artırmak önemli

-Öyleyse turizm gelirleri de tatmin edici boyutta değil mi?

Fiyatlarda artış mevcut. Ama maalesef turist ve doluluk artışı kadar hızlı bir yükseliş gerçekleşmedi. Avrupa ülkelerinden geri dönüş başlaması  sevindirici. Ancak fiyatlarda 2013-2014 yıllarının seviyelerine dönmek için birkaç yıl daha beklememiz gerekiyor. Mutlaka ve mutlaka kişi başı harcamayı, dolayısıyla gelirleri artırıcı uygulamaları devreye sokmak zorundayız. Belki turist sayısını beklentilerin üzerinde artırabiliriz ama asıl önemli olan geliri artırmak. Turist sayısındaki artıştan daha çok, fiyatlarda yükselme sağlamaya odaklanmak lazım. 2019’un en önemli çalışması bu olmalı. 2017’yi 26.2 milyar dolar turizm geliriyle kapatmıştık. 2018’in 9 ayında 22 milyar dolarlık turizm geliri elde edildi. Geçen yılın 9 ayına göre yüzde 20’nin üzerinde artış yaşandı. Bu trendin devam etmesini, yıl sonu itibarıyla da bu artış oranının gerçekleşmesini bekleyebiliriz. Kişi başı harcama bu yılın 3. çeyreğinde 612 dolara geriledi. Maalesef gerileme söz konusu. Geçen yıl bu rakam 684 dolar olmuştu. İspanya’da turist başı harcama 1.050 Avro civarında, yani Türkiye’nin epey üstünde.
İtalya’da 1.100 Avro ve Fransa’da ise kişi başı harcama 1.400 Avro’nun üzerine çıkıyor. Buradaki farkın en önemli sebeplerinden biri, turiste şehir içinde eğlence, gastronomi, kültür/sanat gibi alanlarda harcama yaptırabilmektir.

Yeni değil yenileme şart

-Birçok sektörde yatırım iştahı kalmadı. Turizm yatırımlarında frene basma sözkonusu mu?

Konaklama sektöründe yatırımlar yavaşlarken, Anadolu’da yatırımlarda artışlar yaşanıyor. 2018’in 10 aylık döneminde toplam 48 şehirde toplam 22 bin 81 yataklı 143 yeni otel projesi teşvik belgesi aldı. Yeni yatırımlar toplamda 2 milyar 337 milyon TL harcanarak tamamlanacak. Yeni yatırımlar sonrasında sektöre 6 bin 515 yeni ek istihdam sağlanacak. Geçen yıl aynı dönemde 46 ilde toplam 28 bin 73 yataklı 153 otel projesi 2 milyar 564 milyon TL yatırım teşviği almıştı. Proje sayısında yüzde 6.5, yatırım tutarında yüzde 8.8 gerileme oldu. İller bazında Antalya toplam 3 bin 628 yataklı 16 yeni otel projesi ile ilk sırada yer aldı. İstanbul 2 bin 449 yataklı 15 proje ile ikinci sırayı alırken, Trabzon 1253 yataklı 12 proje ile ilk iki sırayı zorlamaya başladı.
2018 ikinci yarıdan itibaren ekonomik koşullar doğrultusunda gerileme meydana geldi. Ancak planlı yatırımlar yapılmasına dikkat etmek gerekiyor.

Planlı olmalı

-Turist sayısı artıyor, yatırımlar düşüyor, Türkiye’nin yatak kapasitesi yeni gelecek turiste yeter mi?

Türkiye turizmi için şu anda en büyük riski konaklama yatırımlarındaki arz fazlası olarak görüyoruz. Yatrımların Anadolu’ya yayılmaya başlaması olumlu olmakla birlikte, bu yatırımların planlı yapılması çok ama çok önemli. Plansız yatırımlar hızlanırsa gelecek dönemlerde fazla kapasite riski ortaya çıkabilir. Antalya ve İstanbul’daki yeni yatırımlar arz fazlalığına rağmen artıyor. Yatak arzındaki aşırı artış turizmdeki sıkıntılardan biri haline gelmiş durumda. Bir planlama yapılması şart. Yenileme teşvikleri konusunda adım atılması gerekiyor.

Antalya, İstanbul, Aydın ve Muğla’da yıpranma sürecine giren birçok otel bulunduğu göz önüne alınmalı ve bu illerimize verilecek teşvik belgelerinde yeni yatırımlar yerine, daha çok mevcut yatırımların modernizasyonu ve renovasyonu yönünde düzenleme yapılmalı. Turizm yatırımlarının sürdürülebilir olarak planlanması için “Yatırım İzleme Kurulu” oluşturulmalı, ‘Yatırım Teşvik Sistemi’ revize edilmelidir. Sürdürülebilir bir turizm ve rekabet koşulları açısından, otel yatırımlarının doğru planlanmasını sağlamak üzere, Sektör kuruluşları, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı birlikteliğinde kurulacak “Yatırım İzleme Kurulu” doğru planlamanın yanında bölgeler arası farklılıkları da giderecek, turizmde mevsimsellik ve bölgesellik sorunlarına çözüm getirecek.

4 turistten 1’i Arap

-Türkiye en çok hangi ülkelerden turist ağırlıyor, yeni pazarlar var mı?

2018’in 10 ayında en fazla turist gönderen ülkeler sıralamasında ilk sıralarda  Rusya, Almanya, İngiltere, Bulgaristan, Gürcistan, İran, Ukrayna ve Irak bulunuyor. Ortadoğu kökenli turist sayısında da artış devam ediyor. Ortadoğu pazarı bu yıl da lokomotif olma özelliğini sürdürdü. Şu anda İstanbul’a gelen her 4 turistten 1’i Arap. Arap turistlerin rotalarındaki en önemli ve en çok rağbet gören ülke Türkiye. Son zamanlarda Arap turistler yeşil ve serin destinasyon tercihlerinin yanı sıra Muğla, Antalya ve Marmaris gibi sıcak ve denize kıyısı olan destinasyonlara da ilgi göstermeye başladı.
Son 2 yıldır İran pazarındaki artış dikkat çekici.

TÜROB’un Çinli havayollarının yeniden Türkiye’ye sefer düzenlenmesi yönündeki girişimleri devam ediyor. China Southern’den sonra Hainan Airlines’ın da Türkiye’ye sefer düzenlemesini bekliyoruz. Geçen yıl Ukrayna pazarı için Kiev’de ve Odessa’da workshop düzenledik. Benzer organizasyonları bu yıl da Balkanlar, Çin ve Rusya’da planlıyoruz.

Eskiden konserlere gelirlerdi

-Son yıllarda Türkiye’ye gelen turist profilinde nasıl bir değişim sözkonusu?

İstanbul’da fiyat düşüşünün en büyük nedenlerinden biri pazar çeşitliğinin azalmasıydı. Türk turizminin ana pazarı olan Avrupa’dan gelen turist sayılarının kan kaybetmesi, 2015 yılına kadar dünyanın en önemli 8. kongre destinasyonu olan İstanbul’un bu unvanını kaybetmesi, İstanbul’da kruvaziyer turizminin neredeyse sıfırlanması gibi nedenler pazar çeşitliğini çok olumsuz etkiledi. Dolayısıyla daha az para harcayan turistler gelmeye başladı. Bu turist grubu İstanbul’da sadece otellere değil yeme-içmeden eğlenceye, kültürel etkinliklere kadar oldukça iyi gelir sağlayan turist grubunu oluşturuyordu. Mesela İstanbul’da düzenlenen bazı konserlere yakın ülkelerden gelenler oluyordu. Geçen yılın sonlarından itibaren yeniden pazar çeşitlenmesinin işaretlerini almaya başladık. Turist profilindeki çeşitlilikte geri dönüş sağlanamadığı için oda fiyatlarında da istenilen seviyeye ulaşılamıyorduk. Ancak bu çeşitlilik işaretleriyle fiyatların yeniden yükselmeye başladığını gözlemliyoruz.

Siyasi çıkışlar olumsuz etkiliyor

-Turizm en ufak olumsuzluktan, krizden, saldırıdan en hızlı etkilenen sektör. Bunun önüne geçmek için ne tür adımlar atılmalı?

Sektörümüzün süregelen sorunlarına kalıcı çözüm bulunması, turizm pazarlarımızın çeşitlendirilmesi, turizmin mevsimsellikten kurtarılarak tüm yıla ve ülkeye yaygınlaştırılması halinde gerek turist sayısı gerekse turizm gelirinde önemli artış yakalanabilir. Ülkemizin yakaladığı turist sayısının önemli bölümünü oluşturan deniz-kum-güneş turizminin yanında görece daha nitelikli turist profili ve gelir grubuna hitap eden kongre, kültür, gastronomi, sağlık, alışveriş ve termal turizm gibi alanlarda çalışma ve teşvik uygulamaları hayata geçirilmeli. Türkiye’nin jeopolitik konumunun siyasi iniş/çıkışlara müsait olması sektörü olumsuz etkiliyor. Sıkıntıların aşılması yönünde kamu-özel sektör işbirliğinde başlatılan adımların ve çalışmaların fiiliyata geçirilmesi süreci hızlandıracak.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler