Kur büyük problem

Dalgalı kur gelişmekte olan ülkeleri kurtarmayacak. Merkez bankalarının kredibilitesi azalıyor. Türkiye’nin kalıcı yabancı yatırıma ihtiyacı var.

Kur büyük problem
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 24.03.2018 - 20:23

İş dünyasını bir araya getiren 7. Uludağ Ekonomi Zirvesi’nin ikinci gününe bankacılık sisteminin karşı karşıya kaldığı problemler, kur baskısı ve giderek maliyetli hale gelen finansman damga vurdu. Global Ekonominin ve Gelişmekte Olan Ülkelerin Yarını panelinde konuşan Hindistan Merkez Bankası Eski Başkanı Duvvuri Subbarao, Türkiye ve Hindistan gibi gelişmekte olan pazarların yabancı yatırımcıya ihtiyaç duyduğunu ancak bunun kalıcı ve istikrarlı olamasının daha büyük önem taşıdığını aktardı. Subbarao, sermayenin çok uçucu olduğunu ve gelecek dönemde sermaye kaçışları ile birlikte merkez bankalarının daha fazla ön planda olacağını dile getirdi.

İşbirliği şart

Merkez bankalarının en büyük probleminin kur baskısı olduğunu dile getiren Subbarao, gelişmekte olan piyasalar için döviz kurunun dalgalanmaya bırakılmasının bile çözüm olmadığını belirtti. Burada en ideal çözümün küresel bir işbirliğine giderek eşgüdümlü bir küresel ekonomide yattığını aktaran Subbarao, “2000’li yıllarda kur savaşlarda yaşanıyordu. Merkez bankaları için en büyük problem küresel kur savaşlarının etkisiyle savaşabilmek. ABD, Çin ve Avrupa’nın gelişmekte olan ülkeler üzerinde çok daha etkili. Biraz daha hassas olmaları gerekiyor” dedi.

Öngörülemezlik

TEB Genel Müdürü Ümit Leblebici, Merkez Bankaları açısından öngörülebilirlik ve kredibilitenin bittiğine işaret ederek, “Bir merkez bankasının aldığı karar tüm dünyayı tüm ülkeleri etkiliyor. Merkez bankası TL ile ilgili bir politika uyguluyor. Benim bilançomun yüzde 60’ı TL yüzde 40’ı döviz. Ve bu politikalar benim sadece TL bilançoma etki edebiliyor, merkez bankalarının tek başına etkileri sınırlı” dedi.

Her şey dövizle

Merkez Bankasının para politikasını yorumlayan Leblebici, sermaye ihtiyacı olan problemlerle Türkiye’nin karşılaştığını aktardı. Türkiye’de dövize bağlı bir endeks problemi olduğunu ve bütün fiyatlamaların döviz üzerinden yapılması nedeniyle enflasyon problemi oluştuğunu aktaran Leblebici, “Biz bunu tam kıramadık. Bunu kıramayınca bu da döviz kurundaki volatiliteyi düşürecek para politikası ihtiyacı olur. Bu bazen faizin yukarıda bazen aşağıda olmasını gerektirir. Burada sadece gecelik faizlere bakıyoruz ama bizim kredilerimizin çoğu uzun vadelide. Bizim merkez bankasının para politikası açısıdan iş çok zor ticaret tarafında kesin bir koordinasyon lazım. Global korumacı politikalar bizim işleri engelliyor. Cari açığı aşağıya çeken herşey yapısal reformdur. Türkiye’de merkez bankası elindeki araçları kullanarak ihtiyacı olan herşeyi yapar bazen piyasa olarak merkez bankalarını eleştiriyoruzdur ama biraz güvenmemiz işini kolaylaştırmamız lazım. Kolaylaştırırken, ekonomi olarak bütünsel bir yaklaşıma ihtiyaç var” dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler