Küçük yatırımcı önce risk profili belirlemeli

Türkiye’de, özellikle çalışanların büyük kısmı için tasarruf yapmak ve bunu çeşitli yatırım araçlarına yönlendirmek gerçekten zor. Bu, ekonomik kriz ortamında daha da sıkıntılı. Ancak daha kötü günler, çocuklar, sağlıkla ilgili sorunlar ve enflasyona ezilmemek için yine de adımlar atmakta fayda var. Bu kapsamda Gedik Yatırım’ın Cumhuriyet’in küçük yatırımcılarla ilgil sorunlarına verdiği yanıtlar yol gösterici nitelikte.

Takip etmek zor

-Öncelikle, küçük yatırımcıların karar verirken “getiri - risk grupları”nı iyi belirlemeleri önem taşıyor. Çünkü bazıları anapara kaybı yaşamak istemezken, bazıları yüksek getiri için yüksek anapara riski alabiliyor. Bu nedenle risk profili ve istenen getiri düzgün şekilde belirlenmeli. Daha sonra yatırımın vadesine karar verilmeli. Bunlardan sonra portföy oluşturmak, riskin dağıtılması için yararlı oluyor.

-Bugün para ve sermaye piyasası araçları yatırımcılar tarafından sıklıkla kullanılıyor. Ancak piyasadaki gelişmeleri takip etmek, yatırımcılar için her zaman mümkün olmayabilir. Görece riskli varlıklara yatırım yapmayı değerlendiren danışmanlık veren kurumlardan profesyonel hizmet alarak istenmeyen zararların önüne geçebilirler.

-Yüksek riskli varlıklara yatırım yapan yatırımcılar kısa vadede mali piyasalardaki dalgalanmalardan etkilenebilir. Bu nedenle önceden hazırlıklı olmaları gerekli.

-Yatırım araçlarıyla ilgili bilgilenme konusu da çok önemli. Bu nedenle bireysel emeklilik sistemine girmek isteyenler emeklilik şirketlerine, mevduata yönelenler bankalara danışmalı. Ancak hisse senedi ve yatırım fonlarına ilgi duyanların aracı kurumlarda hesabı olmalı. Alınan profesyonel hizmet ise getirileri düşünüldüğünde ciddi maliyet içermiyor.

2019 belirsizliklerle dolu

Piyasalar açısından 2019’un gündemini yorumlayan Gedik Yatırım Uzman Yardımcısı Onurcan Bal, küreselde; ABD-Çin arasındaki ticaret savaşının izleyeceği seyre, martta gerçekleşmesi gereken Brexit’e, Avrupa Merkez Bankası’ndaki görev değişiklikleri gibi konulara dikkat çekti.
Yurtiçinde ise ilk aylarda enflasyondaki olası yükseliş ve yerel seçim öncesi piyasalardaki belirsizlikler önemli. Bu Türkiye’nin CDS primlerinin yükselmesine ve TL varlıkların baskı altında kalmasına neden olabilecek. Bu nedenle ilk çeyrekte TL varlıklar üzerindeki satış baskısı olabilir.

İkinci çeyrekte ise daha iyi bir yıl bekleniyor. Bal, “Bu süreçte yurtdışı piyasalardaki gelişmeler ve risk iştahının seyri de TL varlıkların performansı üzerinde etkili olabilecek” dedi.

Bal, yılın ilk yarısında dolar/ TL ve gram altının başarılı performans sunmasını bekliyor. İlk aylarda ise yurtdışı varlıklara yatırım yapan ve Dolar/ TL’yi takip eden yatırım fonlarına portföylerde yer verilebilir. BİST’deki iskontolu seviyeler de cazip görünüyor.