IŞİD, ABD ile İran’ı buluşturdu

IŞİD’in Musul hamlesiyle birlikte gözler Irak, Suriye, Türkiye’nin yanı sıra İran’a da çevrilmiş durumda. Bölge bir kez daha kanlı etnik, mezhepsel çatışmanın merkezinde. Bölgede haritaların yeniden şekilleneceği, Suriye’den ayrılığın ayak sesleri olarak nitelendirilen savaşla birlikte Irak’ın da Kürt, Sünni Arap ve Şiiler arasında resmen bölünmesine ilişkin senaryorların adım adım yaşama geçirilme hazırlığının yapıldığı iddiaları yine konuşulmaya başlandı. Bu iddiaların arkasına eklenen önemli soruların başında ise bölgede gücün anahtarı konumundaki Irak’ın petrolünde kimin söz sahibi olacağı. Önceki gün Irak’ın batısında kimi bölgelerde petrol sahalarını ele geçirdiği belirtilen IŞİD militanlarının peşmerge ile çatışmalarının ardından bölgeden çekilmesi, zengin enerji yataklarına sahip, Bağdat-Erbil hattında toprak tartışmalarının merkezindeki Kerkük’te kontrolü peşmergenin ele geçirdiği haberleri de bu çerçevede oldukça dikkat çekici.

El Kuds Irak’ta mı?

ABD’den Irak’a hava saldırısının düzenlenebileceği sinyalinin yankıları sürerken İran güçlerinin de Irak’ta IŞİD militanlarına karşı savaştığı haberi önceki gün gündeme düştü. Kimi İran kaynağının yanı sıra Amerikan ve İsrail basınında ABD’den Irak’a hava saldırısının da yer alan haberlerde İran Devrim
Muhafızları’na bağlı El Kuds Tugayları Komutanı Kasım Süleymani’nin geçen çarşamba günü Irak’ın başkenti Bağdat’a gittiği duyuruldu. Süleymani’nin Suriye’de Şam yönetiminin muhalif güçlerle savaşına destek için İran’dan gönderilen birliklerin başında olduğuna, başarılar elde ettiğine ilişkin yorumlar dikkat çekiyor. El Kuds’a bağlı iki birliğin geçen çarşamba günü İran sınırından Irak’a kaydırıldığı gelen bilgiler arasında. Devrim Muhafızları’ndan kimi kaynak, bu birliklerin görevinin IŞİD tarafından saldırı tehdidi altında olan Şiilerce kutsal sayılan Kerbala ve Necef şehirlerinin korunmasına yardımcı olmak ve Bağdat  çevresinde güvenliği artırmak olduğunu belirtti.

‘Washington’la işbirliği yapabiliriz’

İsrail gizli servisine yakınlığıyla bilinen DEBKAF ile internet sitesindeki bir haberde de ABD’nin Bağdat yönetimine destek için Irak’a silah göndereceği iddialarına yer verilerek karada da İran birliklerinin konuşlanmasıyla Tahran-Washington arasında ilk kez askeri işbirliğinin yolunun açılabileceği kaydedildi. Üst düzey bir İranlı yetkili, Reuters’e yaptığı açıklamada Tahran’ın Irak’ta Washington’la işbirliği yapabileceğini söyledi. Yetkiliye göre İran yönetiminde bu fikir tartışılıyor. Irak ile İran yıllar boyu inişli çıkışlı ilişkiler yaşayan, uzun dönem birbiriyle savaşan enerji zengini topraklara sahip iki komşu. Suriye’de Sünni bir yönetimin palazlanmasına karşı Alevi Esad iktidarına tüm gücüyle destek veren Şii İran yönetiminin Sünni cihatçı IŞİD’e karşı da Şii Başbakan El Maliki liderliğindeki Bağdat’a destek vermesi şaşırtıcı değil elbette. Nitekim önceki gün IŞİD’i “vahşice hareket eden, bir radikal terör örgütü” olarak tanımladı İran Cumhurbaşkanı Ruhani ve ekledi “müsamaha göstermeyeceğiz”. İşin ilginci yıllara dayanan düşmanlığın tarafları ABD ile İran söylemde de olsa en azından bu kez ortak bir düşman ilan etmiş oldu: IŞİD. ABD işgali sonrasındaŞii nüfusun korunması yönünde Irak’ta etkinliğini sürdürdüğü bilinen İran birliklerinin IŞİD ile çatışmasının bölgedeki denklemi nasıl etkileyeceği sorusu sıkça dile getiriliyor.