Gezi mağdurları için en başa dönüldü

Türkiye’nin dört bir yanında gerek gerçek, gerek sanal dünyada gerçekleştirilen protestolara yönelik operasyonlar sürerken kısa süre sonra ilk eylemciler mahkemeye çıkacak. İstanbul’da tek bir dosyada birleştirilen, polis şiddeti ile ilgili suç duyuruları ise yerinde sayıyor. Gezi protestoları sırasından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile harekete geçen polis önce Taksim Meydanı’na girdi, ardından eylemcilere yönelik seri operasyonlar başlattı. Eylem sırasında gözaltına alınanlar, görüntülerden belirlenenler, teknik takibe takılanlar, sosyal medyada tepki gösterenler hatta Başbakan ile görüşmeye gidenler dahi polisin ve yargının hedefindeydi. Sokakta bayrak satandan, demokratik tepkisini ifade etmeye çalışanlara, sosyal medyada kendini ifade etmeye çalışana kadar birçok kişi tek tek sorgulandı. Kiminin tutuklu kiminin tutuksuz yargılanmasına karar verildi. Eylemcilere yönelik gözaltılar, soruşturmalar ve davalar tüm hızıyla sürerken, İstanbul’da polis şiddetinden şikâyetçi olanların yaptığı başvurular tek bir dosyada toplandı. Soruşturma için elde edilen görüntüler bilirkişi incelemesi için önce bir şirkete gönderildi. Bir yandan görüntüler ayıklanırken diğer yandan hukuki inceleme için İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyelerinden oluşan bir bilirkişi oluşturulmasına karar verildi. Kısa süre önce çalışmaya başlayan bilirkişi heyeti görevden çekilince soruşturma başladığı noktaya geri döndü. Eylemler sırasında yaralanan, görme yeteneğini kaybeden, dövülen iki yüzü aşkın kişinin yaptığı suç duyuruları tek bir dosyada toplandı. Cumhuriyet savcısı Adnan Çimen, suç duyuruları doğrultusunda İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden istediği MOBESE kayıtlarının yanı sıra, yayın kuruluşlarından elde edilen video görüntüleri ve fotoğrafları da incelenmek üzere bilirkişi heyetine gönderdi. Ulusal Kriminal Büro’ya ilk etapta İstanbul’un dört bir yanından toplanan 263 bin saatlik MOBESE görüntüsü ulaştırıldı. İlk incelemenin ardından hareket olmayan ve ilgisiz görüntüler ayıklandı ve görüntüler 32 bin saate düşürüldü. Yeniden yapılacak bir inceleme ile görüntülerin 2 bin saate indirilmesi planlanıyordu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyelerinden oluşturulan 14 kişilik bilirkişi heyeti ise görüntülerden tespit edilenlerin eyleminin suç oluşturup oluşturmayacağı konusunda inceleme yapacaktı. Ancak öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi heyeti göreve başladıktan bir süre sonra görevden çekildi. Bilirkişi heyetinin çekilmesinin ardından savcılık, yeni bilirkişi heyeti oluşturulması için tüm görüntülerin adli emanete alınmasına karar verdi. Karar doğrultusunda üzerine çalışılan görüntüler yeniden savcılığa geri döndü.