‘İyi ki Almanya’da yaşıyoruz’ dedik

<video:506085>

- Son programınıza bakılırsa Ankara veya Berlin’den sizi arayan olmadı. Doğru mu?

Hayır, doğrudan bizi arayan olmadı, ama ben bunu olumlu görüyorum. Böylece biz kendi işimize devam ederiz, diplomatlar da kendi işlerini yapar. İkisi zaten ayrı ayrı alanlar. Böyle kalacağını da düşünüyorum.

- Alman hükümeti şarkı krizinin ortaya çıktığı ilk günler suskun kalmakla eleştirildi. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?

Bizler Merkel’i biliyoruz. Sadece bu konuda değil, başka olaylarda da uzun süre suskun kalmayı tercih ediyor. Elbette bazen, “Çıksa da açık ve net bir tavır koysa” diye içinizden geçiriyorsunuz. Ancak biz Merkel’in olaylar karşısındaki sessiz kalmasını şimdiye kadar hep “yaptığımız işi susarak onaylaması” olarak gördük. Şimdiye kadar hiç bir müdahale veya işimizi engelleme ile karşılaşmadık. Allah’tan Almanya’da yaşıyoruz ve yaptığımız işin basın özgürlüğü çerçevesinde olduğunu biliyoruz. Almanya’da gazeteci, kabare yapımcısı olduğumuz için de kendimizi çok şanslı hissediyoruz. Bu yayımları Türkiye’de yapmış olsaydık, bugün bu büroda oturuyor olmazdık. Kesin hoşumuza gitmeyen başka bir yerlerdeydik.

- Peki, Erdoğan şarkısına tepkiler nasıl? Övgü mü, eleştiri mi yoksa nefret mesajları mı daha çok?

İnanılmaz derecede olumlu tepkiler aldık. Elbette sert, kötü, kimileri de belden aşağı olan reaksiyonlar da geldi. Ama kabare programı yapıyorsanız bu tür tepkiler de işin bir parçası. Bir konuya eleştirel yaklaşıyorsunuz, elbette başka düşüncede olan izleyiciler de olacak. Bizim de bunu bu şekilde kabullenmemiz gerekiyor. Ama tekrar söyleyeyim, genel olarak aldığımız tepkilerden çok memnunuz. Ayrıca gururluyuz. Son extra3 programı ile NDR televizonunda yeni bir rekor kırdık, izlenme oranımız ağırlıklı yayın bölgemiz olan Kuzey Almanya’da yüzde 11’e ulaştı. Onun dışında Almanya çapında da 880 bin kişi izlemiş, daha önce hiç bu kadar izleyiciye ulaşmamıştık.

4.5 milyon izledi

Son programda ayrıca şarkıyı Türkçe altyazıyla yeniden yayımladık. Bununla bir mesaj da vermek istedik, tepkiye pes etmeyeceğimizi göstermek istedik. Hem belki Erdoğan da daha iyi anlar diye düşündük, zira ilkinde sadece Almancaydı. Bu arada Erdoğan da sonuçta amacına ulaşamadı. Duyduğumuza göre şarkının kaldırılmasını istemiş. Peki, ne oldu? Tam tersi. Cumartesiye kadar sadece 50 bin izlenmişti You- Tube kanalında şarkıyı. Kaldı ki bizim için o da iyi bir rakam. Son baktığımda ise 4.5 milyon kişi tıklamıştı Türkçe versiyonuyla birlikte. Sadece bu bile Erdoğan’ın amacına ulaşamadığının göstergesi.

- Bu nedenle mi Erdoğan’ı ayın elemanı seçtiniz?

Baktık, extra3’e bu ay hiç kimse onun kadar hizmet etmedi. O nedenle dedik ki ayın elemanı o olmalı.

- Türkiye’de yurtdışından gelen eleştiriler genelde komplo teorilerine bağlanıyor. Bu nedenle sorayım; emri kimden aldınız? BND, faiz lobisi...

Gülme... Bu suçlama bize de çok sık yöneltiliyor. Komplo teorilerine inanan insanlar var. Kimileri mesela Başbakan Merkel ile doğrudan bağımız olduğunu sanıyor, bazıları Mossad, Amerikan, Rus veya başka istihbaratlarla çalıştığımızı düşünüyor. Ama itiraf edeyim; Merkel veya başka istihbaratlarla ilişkimiz yok. Biz sadece eleştirel bir redaksiyonuz. Oturup, bakıyoruz, bu haftanın öne çıkan konuları neler, Almanya veya dünyada nerede kötü bir durum var, kabare programı olarak neye dikkat çekip, neyi kınayabiliriz diye. Erdoğan şarkısını yaptığımız hafta da AB-Türkiye zirvesi oldu. Her yerde gündem oydu, o konuyu yapmamak ihmal ve suça girerdi. Gazeteci ve kabare yapımcıları olarak bizim de görevimiz, Merkel’in işbirliğine girdiği kişinin düşünce özgürlüğü dendiğinde bizden çok daha farklı bir şey anladığını hatırlatmak olmalıydı.