ABD, İran merkezli bazı internet sitelerine el konulduğunu doğruladı

ABD Adalet Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "Bugün mahkeme kararları uyarınca, İran Radyo ve Televizyon Birliği (IRTVU) tarafından kullanılan 33 internet sitesine ve Kataib Hizbullah tarafından yönetilen 3 internet sitesine ABD yaptırımlarını deldikleri için el koyduk" ifadesine yer verildi.

ABD Yabancı Varlıkları Koruma Ofisi'nin (OFAC) 22 Ekim 2020'de IRTVU'yu İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü tarafından yönetildiği için yaptırım listesine aldığına işaret edilen açıklamada, bu listedeki kurum ve kuruluşların internet sitesi ve domain hizmetlerinden, OFAC lisansı olmadıkça yararlanamayacağı kaydedildi.

Açıklamada IRTVU'nun yaptırım listesine alınma nedeninin de ABD seçimlerine ilişkin yanlış bilgi yaymak olduğu anımsatılarak, el konulan 33 internet sitesinin domain adreslerinin OFAC onaylı olmadığı belirtildi.

Kataib Hizbullah'ın da 2 Temmuz 2009'da OFAC tarafından yaptırım listesine alındığını ve bu örgütün ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından "terör örgütü" olarak tanındığının kaydedildiği açıklamada, bu örgütle bağlantısından dolayı el konulan 3 internet sitesinin de yine OFAC lisansına sahip olmadığının altı çizildi.

Açıklamada, "El konulan internet siteleri ABD Ticaret Bakanlığı Endüstri ve Güvenlik Ofisi, İhracat Uygulamaları Ofisi ve Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından soruşturulmuştur. Ulusal Güvenlik Birimi Karşı İstihbarat ve İhracat Kontrol Birimi ise el koyma işlemini gerçekleştirmiştir" bilgisi yer almıştı.

YARI RESMİ FARS HABER AJANSI EL KONULMA OLAYINI DUYURMUŞTU

İran'ın yarı resmi Fars Haber Ajansı'nda yayımlanan haberde, devlet televizyonuna ait İngilizce yayın yapan "Press TV" ve Arapça yayın yapan "Al Alam" ile Yemen'deki Husilere ait "Al Mesira" kanallarının internet sitelerinin domainlerine ABD tarafından el konulduğu ileri sürmüştü.

Söz konusu sitelerin girişinde ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ile ABD Ticaret Bakanlığı Endüstri ve Güvenlik Bürosunun logoları yer alıyor ve nükleer, biyolojik ve teknolojik kaçakçılıkla ilgili yasaların kendilerine "el koyma" hakkını verdiği belirtiliyor.