Miçotakis: Türkiye'nin AB üyeliği yolu, Atina ve Lefkoşa'dan geçer

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi kapsamında bir araya geldi.

Kiryakos Miçotakis, Erdoğan ile görüşmesine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, görüşmenin "olumlu bir atmosferde" geçtiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Son birkaç aydaki olumlu gelişmelerin üzerine inşa etmemiz gerektiği konusunda mutabık kaldık. Yunanistan'ın, Türkiye'deki gerçekleşen depremlerde Türk halkına sağladığı destek sonrası, ilişkilerimizin psikolojisinde birçok şeyin değiştiğini düşünüyorum. Görüşmemiz, hem benim hem de Erdoğan'ın Türk-Yunan ilişkilerinde yeni bir başlangıç yapma ve aynı zamanda önümüzdeki aylarda nasıl ilerleyeceğimize dair daha net bir kanal, bir yol haritası belirleme isteğimizi bir kez daha teyit etti. Niyetimiz yılsonundan önce Selanik'te Yüksek İşbirliği Konseyi düzeyinde, açıkça olumlu bir gündemle yeniden bir araya gelebilmektir."

Miçotakis, "Bu, Türkiye ile aramızdaki önemli sorunların sihirli bir şekilde çözüldüğü anlamına gelmiyor, ancak her iki liderin de ilişkilerimizin çerçevesine daha olumlu bir perspektiften yeniden yaklaşma istekliliğini gösterdiğine inanıyorum ve bugünkü toplantının en önemli sonucunun da bu olduğunu düşünüyorum" diye ekledi.

"F-16 SATIŞI ATİNA'YI DOLAYLI OLARAK İLGİLENDİRİYOR"

Miçotakis, ABD ile Türkiye arasında F-16 savaş uçaklarının modernizasyonu ve tedariki konusunun Yunanistan'ı "dolaylı" olarak ilgilendirdiğini vurgulayarak, "NATO içindeki silahlanmanın başka bir üye ülkenin aleyhine kullanılmaması gerektiğinin anlaşıldığını" söyledi.

Avrupa Konseyi'nde "Yunanistan ve GKRY'nin aynı masada oturduğunu" belirten Miçotakis, "Türkiye-AB ilişkilerindeki herhangi bir iyileşmenin Atina ve Lefkoşa'dan geçtiğini" savundu.

Miçotakis, "Avrupa-Türkiye ilişkileri konusunun Avrupa Konseyi düzeyinde ele alınacağını da hatırlatmak isterim. Türk-Yunan ilişkilerinin iyileşmesi Türkiye'nin Avrupa Birliği ile genel yakınlaşmasına yardımcı olabilir, zira Türkiye'nin bu niyetinin şu anda samimi göründüğünden şüphe etmek için hiçbir nedenim yok" ifadelerini kullandı.

Yeni dönemde Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde iş birliğini "üç temel eksene" oturtan Miçotakis, "Bunlardan ilki, siyasi diyalogdur ki bunların en önemlisi Türkiye ile aramızdaki anlaşmazlık olarak kabul ettiğimiz Ege ve Doğu Akdeniz'deki deniz alanlarının, MEB'in ve kıta sahanlığının sınırlandırılmasıdır. İkinci eksen, Güven Artırıcı Önlemlerdir. Üçüncü eksen ise pozitif gündem olarak adlandırılan çalışmadır. Bu kapsamda nispeten hızlı bir şekilde bazı somut sonuçlar elde edebileceğimize inanıyorum; öyle ki bu sonuçlar yılsonundan önce Selanik'teki Yüksek İşbirliği Konseyi'nde resmiyet kazanabilir" dedi.

Miçotakis, "Türkiye'nin bizim kurallarımızla, yani uluslararası hukuk ve çok taraflı rejimlerle oynaması, hepimizin stratejik çıkarına olacaktır" diye konuştu.