Evsizler için bir mutfak: 'Bir kase çorba uzatmanın bu kadar şey öğreteceğini tahmin edemezdim'

İstanbul Beyoğlu'nda küçücük bir mutfak. Öğle saatlerinde başlayan yemek telaşı kendini mercimek çorbasının ve bulgur pilavının mis gibi kokusunda gösteriyor kendini. Koca kazanlarda yemekler pişiriliyor, fırınlarda ekmekler yapılıyor. Yemekler hazırlandıktan soran akşamüstü o küçücük mutfak onlarca genç ile doluyor. Şakalaşanlar, aynı üniversitede okuyanların ders muhabbetleri, aldığı paket paket çikolatayı gelene gidene dağıtanlar, ilk defa gelenlerle tanışanlar… Biraz sonra bu rahatlık dağılıyor ve herkes vızır vızır çalışmaya başlıyor. Önce yemekler kaplara konuyor, paketlenen kaplar çantalara dolduruluyor. Bütün bu telaş akşam Beyoğlu sokaklarında evsizlere yemek dağıtmak için. O küçücük mutfak aslında bir yandan da Çorbada Tuzun Olsun Derneği'nin ofisi. Akşam evsizlere yemek dağıtanlar, bir yandan derneğin iletişim ya da lojistik işleriyle de uğraşıyor. Gençlerden yayılan enerji tebessümlerde ve kahkahalarda can buluyor. Yalnızca siyaset ve inanca dair meseleleri konuşmaya izin yok. Çünkü o mutfağa her siyasi yönelimden insan giriyor, başlarına bonelerini ve ellerine eldivenleri geçirirken memlekete dair meseleleri kapının dışında bırakıyorlar. Akşam da büyük bir ciddiyet ve oryantasyonda anlatılan kurallar çerçevesinde Beyoğlu'ndaki evsizlere yemek ve kıyafet dağıtılıyor. Gönüllülere sorarsanız, evsizlerle kurdukları iletişim sayesinde öğrendiklerini tarif etmek mümkün değil. Her gün bu düzende, aksamadan devam ediyor Çorbada Tuzun Olsun'un faaliyetleri. Evsizlerin topluma katılmasını sağlamak, evsizlere kucak açacak bir toplum yaratmak, sokakta yaşayanların rehabilitasyonunu gerçekleştirmek gibi daha büyük hedefler için daha sıkı çalışarak… Artık haftanın bir akşamı Beşiktaş'ta da dağıtım yapıyorlar. Gelmek isteyen gönüllülere de her akşam kapıları sonuna kadar açık. Video-haber: Özge Özdemir

BBC Türkçe